Fenerbahçe'nin İlacı, Hastalıktan Kötü!
x
Buradasınız >> Ana Sayfa HABERLER & MAKALELER Genel Recep Cengiz Fenerbahçe'nin İlacı, Hastalıktan Kötü!

Fenerbahçe'nin İlacı, Hastalıktan Kötü!

5e54bebb31 

Recep Cengiz- 31 Mart 2021 Fenerbahçe’de oyuncu kalitesine bağlı olarak oyun ve skor memnuniyetsizliği arttıkça teknik direktör Erol Bulut’a karşı yetersizlik ve güvensizlik duygusu kaçınılmaz oldu. Bu durumda daha fazla puan kaybetmemek, kötü gidişe dur demek için kendisine ‘teşekkür’ edildi.

 

Erol Bulut’un gönderilmesi futbolun içinde (şahsa münhasır) büyük ve esrarengiz bir mesele değil, futbolun doğasında olan doğal bir durumdur. Ancak, Erol Bulut’un gönderilme gerekçesi ve Emre Belözoğlu tercihi tartışma konusudur.

 

Ali Koç ve yönetiminin, Teknik Direktörlük konusunda Emre Belözoğlu’nu tercih etmesinin temelde iki yanıltıcı sebep öngörülebilir.

 

Birincisi;kabul görmek ihtiyacı (Ali Koç yönetiminde 3 yılda 5 teknik direktör ve 80 futbolcu değişimi takımın yenilenme ve yapılanma çabası olarak görünse kurulmaya çalışılan sistem dinamikleri açısından önemli bir yıkıma neden olduğundan) kararlarda belirleyici olmaktadır.

 

İkincisi ise; takım planlamasının Emre Belözoğlu üzerinden yapılmasının (meseleyi kısa yoldan halletme) neden olduğu zorunlu bir sebep-sonuç ilişkisidir.

 

Bu tercihin pratikteki karşılığı, Türkiye liglerinin en köklü kulüplerinden Fenerbahçe teknik direktörlüğüne ligin en deneyimsiz antrenörü, Emre Belözoğlu’nun getirilmesidir. Yani özne ile nesne arasında uyuşmazlık (aslında bu sorun, Fenerbahçe’nin değil Türk futbolunun sorunudur) görünmektedir.

 

“Başını acemi berbere teslim eden, pamuğunu cebinden eksik etmesin.” Türk atasözü

 

Aziz Yıldırım döneminde Aykut Kocaman-Christoph Daum eşleşmesini anımsatan, bu tercihte eleştiri konusu Emre Belözoğlu’nun futbol kariyeri, kişiliği veya antrenörlük yeteneği değildir. Tabii ki, Emre Belözoğlu’nun takıma dokunuşları olacaktır. Oyun sisteminde, oyuncu tercihleri ve taktik düşüncede hamleleri olacaktır ama bu onun iyi bir teknik direktör olduğu anlamına gelmez, futbol bilgisini gösterir.

 

İyi bir teknik direktörlüğün teknik göstergelerine bakıldığında özetle; uzun periyotta sahada doğru plan ve organizasyonun olması, oyununun hücum ve savunma organizasyonları ile geçiş oyunlarını takım halinde birlikte senkronize bir şekilde uygulanması, savunurken hücuma, hücum ederken de savunmaya hazırlık becerisinin takıma kazandırılması, Mesut, Sosa, Pelkas ve İrfan Can gibi bireysel yeteneklerin ortak güce dönüştürülmesi ve oyunun okunması gibi becerilerin gösterilmesi gerekir.

 

Bu anlamda takımın mevcut kapasitesi dahilinde galibiyetlerin alınması ile iyi antrenör saptamasının olması doğru olmayacaktır. Emre Belözoğlu’nun transferlerinde büyük rol oynadığı oyuncular ile kısa vade de olası başarılı sonuçlar almasını antrenörlük başarısı olarak değerlendirmesi ve değişimin uzun dönemde verimliliğe dönük etki yaratmadığı sürece bir kazanım olarak değerlendirilmesi doğru değildir. Çünkü, teknik direktör değişimlerinde takımda (tıpkı, Mesut Bakkal’ın Erzurumspor, Özcan Bizati’nin Gençlerbirliği veya Bülent Uygun’un Rizespor’da yaşadığı gibi 3-5 haftalık) ilk periyotta ciddi performans artışı göstermesi, oyuncuların yeni antrenörlerinin gözüne girebilme çabası olarak kabul ediliyor.

 

Futbol camiasında sezon başladıktan sonra yapılan bu tip değişiklikler “taze kan” olarak nitelendirilen ve “şok etkisi” olarak tanımlanan bu durumda kısa vadede antrenör motivasyona bağlı olarak olumlu sonuçlar alınabilir. Ancak, uzun dönemde bu etkinin azaldığı, hatta bir önceki antrenörün performansına kadar gerilediğini unutmamak gerekiyor.

 

Bu bağlamda, futbolda kurumsal bir yönetim veya profesyonel bir anlayışta öngörülebilirlik ve risk faktörlerinin hesaplana bilirliği yapılmadan teknik direktör seçimi (denize düşen yılana sarılır misali) bu şekilde yapılmaz/yapılmamalıdır. Çünkü, bilinçsiz, zamansız ve yerinde yapılamayan her teknik direktör değişimi sorunu derinleştirmekten başka bir işe yaramayacağından kulüpler için ekonomik, zaman ve prestik kaybından başka bir işe yaramadığı bilinmedik bir şey değildir. Üstelik, bu durumda takıma yeni gelen her yeni teknik direktör ötekinin mağduru olacağından ‘ilacı hastalıktan kötü’ muamelesi görmesi kaçınılmaz olabilir.{jcomments on}

 

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  1429  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Doç. Dr. Recep Cengiz Cuma, 22 Kasım 2013.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

futbolekonomihakkimizdabanner2

esitsizliktanitim

aksartbmmraporbanner

Yazarlarımızın Son Yazıları

Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Murat  Başaran
Murat Başaran
Mete İkiz
Mete İkiz
Hüseyin Özkök
Hüseyin Özkök
Ömer Gürsoy
Ömer Gürsoy
Neville Wells
Neville Wells
Kenan Başaran
Kenan Başaran
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Lale Orta
Prof. Dr. Lale Orta
Müslüm Gülhan
Müslüm Gülhan
Tuğrul Akşar
Tuğrul Akşar
Av. Hüseyin Alpay Köse
Av. Hüseyin Alpay Köse
Doç. Dr. Recep Cengiz
Doç. Dr. Recep Cengiz
Dr. Ahmet Güvener
Dr. Ahmet Güvener
Av. Arman Özdemir
Av. Arman Özdemir
Dr. Tolga Genç
Dr. Tolga Genç
Tayfun Öneş
Tayfun Öneş
Dr. Bora Yargıç
Dr. Bora Yargıç
Alp Ulagay
Alp Ulagay
Dr. Sema Tuğçe Dikici
Dr. Sema Tuğçe Dikici
Prof. Dr. Fuat Tanhan
Prof. Dr. Fuat Tanhan
Prof. Dr. Turgay Biçer
Prof. Dr. Turgay Biçer

Kimler Sitede

Şu anda 2038 konuk çevrimiçi

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 53442811

raporlaranas

kitaplar aksar

1

futbol ekonomi bulten

fesamlogobanner

ekosporlogo


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

futbolekonomisosyal2

 

sosyal1