Sporun Gerçekleri Acımasızdır
                                 linkedintakip 1 copy
x
Buradasınız >> Ana Sayfa Haberler & Makaleler Genel Müslüm GÜLHAN Sporun Gerçekleri Acımasızdır

Sporun Gerçekleri Acımasızdır

0936254151579

Müslüm Gülhan- 28 Ağustos 2016 Türkiye, sanırım sporda cumhuriyet tarihinin en kaliteli donanımsızlık dönemini yaşıyor. Çözüm üretemeyip, dışarıdan beklenti içinde olmanın tek karşılığı budur sanırım.

 

Hala 1938 yılında kurulan Beden Terbiyesi yönetmeliklerini ki o zaman zamanına cevap veren bir kurumdu, ama hala evire çevire bu yüz yılda kullanmaya devam edebiliyorsak ne denile bilinir ki bu duruma?

Bugün gelinen noktada; Spor Genel Müdürlüğü tamamen siyasi bir kurum olduğundan, sporun evrensel taleplerine cevap vermesi artık mümkün değil ve varlığının hiçbir önemi yoktur.

Öncelikle; devletin uygulana bilinir ve geçerliliği olan spor politikaları olması gerekir.

Buradaki açmaz federasyonlar ne kadar özerk denilse de Genel Müdürlüğün bütçesine mahkum olduğu için özerliğini kaybetmiş durumdadırlar.

Genel müdürlük kapatılmalıdır!

Sadece federasyonlardan kurulu “spor kurulu” oluşturulmalıdır. Özerk, bağımsız ve mali özerkliğe sahip…

Uygulamanın sorumlulukları federasyonlarda olduğu için, federasyonlar işin uzmanları tarafından yönetilmesi gerekiyor, çünkü işin evrensel boyutunu bilmesi ile sürece vizyon katabilecek donanımlı insanlara ihtiyacımız var ve siyasi dış müdahalelere de kapatılması gerekiyor. Genel kurullara saygı esas olunmalıdır. Bu ahlaki bir taleptir.

Olimpiyatlardaki başarısızlık üzerine tatmin edici bilgi almak sanırım herkesin hakkı, ama sorunun içinde kalınıp çözümmüş gibi bir açmaz içine saplanıp kalınmaması gerekiyor.

Peki, çözüm nedir?

Öncelik ilkokuldan başlanılmalı:

Beden Eğitimi dersi tamamen değiştirilmeli, en önemli başlangıç noktası burası. Artık branş çalışmaları ders haline getirilmelidir. Müfredat bu yapı üzerinde, çalışma programlarına göre güncellenmelidir.

Hiçbir spor faaliyetinin ve Beden Eğitimi dersinin olmadığı ilk dört sene ki bunu anlamak mümkün değil ve ilkokul hazırlıkta Temel Dersler olan; jimnastik, yüzme ve atletizm konulmalıdır.  Vücut dengesi ile eklem açılarının genişlik kazanması ve kas yapısının kuvvet kazanması ile her çocuk spor yapabilecek ön hazırlık çalışmalarından geçmiş olur.

İlk dört senenin son bölümü ile sonraki dört senede yetenek seçimi ile branşa yönelme çalışmaları yapılmalı ve son dört senede ise tamamen branşta yarışmacı konuma gelmelidir.

Bunun için her ilde ve metropollerdeki ilçelerde MEB’e bağlı norm antrenör kadroları oluşturulmalı ve kadrolu olarak istihdam edilmelidir. Bu antrenörlerin tamamı BESYO mezunu ve pedagojik formasyon almış antrenörler olmalıdır.

Her ilde ve metropol illerin ilçelerinde tesisi sorunu çözülmeli, AVM sevdası yerine spor kaygısı öne alınmalıdır.

Böylelikle binlerce antrenöre istihdam alanı açılmış olur ve 17 milyon öğrenci harekete geçirilmiş olur.

Tüm Beden Eğitimi Öğretmenleri idareci olarak okullarda, il ve ilçelerde görev verilmelidir, çünkü Beden Eğitimi Öğretmenleri donanım bakımından iyi idareci olma formatına sahiptirler, önemli bir ayrıntıdır bu.

Ve neticede; derslerin artık antrenörler tarafından branşlara ayrılmış şekilde yapılması gerekir.

Diğer önemli konu: İkili eğitime geçmek…

Sabahçı ve öğlenci müfredat uygulanmalı ki; öğrenciler sabah ve öğleden sonra branş çalışmaları yapabilecek zamanı olsun. Bu sanat ve yaratıcılık dersleri içinde geçerli olmalıdır.

Okulların içindeki süreç böyle tamamlandıktan sonra, dış ilişkiler ile olayın boyutunun genişlemesi gerekmektedir.

Okuldaki derslerin yanında her okul bir kulüp ile iş birliği kurma zorunluluğu ile tüm ülkede aynı şekilde uygulanacak antrenman müfredatı ile çalıştırılarak liglere katılacak şartlar sağlanmalı ve her şey ücretsiz olmalıdır.

İşte bu aşamadan sonra yıldız sporcu bulma ve özel program uygulama sürecine geçilir.

Bir takip sistemi devreye girerek SPORCUSİS bilgisayar sistemi ile okul, federasyon ve bakanlık ortak sistem içinde, sporcuların bilimsel tüm verilerinin olduğu sporcu karteksler oluşturulup, sporcu takip merkezi ile yıldız adayı sporcuların ortaya çıkartılması sağlanmalıdır.

Geliştirme sürecinde ise;

Ulusal Kamp merkezleri Türkiye’de yedi ile on arasında oluşturulup bu yıldız sporcular sürekli buralarda branşlarına uygun merkezlerde toplanarak, gene ağırlık merkezi federasyonlar olmak üzere ve MEB ile Spor Bakanlığın ortak çalışması neticesinde ortak müfredat programının uygulanacağı çalışmalara tabi tutulmalıdır.

Peki, bu süreçteki sporcuların eğitimleri sekteye uğramadan nasıl yapılması sağlanmalı?

MEB Orta Öğrenimden sonra üniversitelerde kredili sisteme geçmeli. On-Line eğitim ile bu kamp dönemlerinde ilgili kamp ilindeki norm kadro eğitimciler ve illere bağlı üniversitelerden belirlenecek akademisyenler tarafından eğitimlerinin devamı sağlanmalıdır.

Bu yıldız adayı öğrenciler BESYO’lara sınavsız alınmalıdır. Bu dönemde artık sporcu kimliğini kazanmış bu sporcuların resmi yarışma dönemi başlamış olmaktadır.

Çünkü bu sistemde yetişen sporcu alacağı eğitim ile daha sonra aynı sitem içinde eğitimci olarak kalmak zorundaki sistemin devamlılığı sağlansın.

Şimdi bu bir yol haritası ve benim gibi birçok spor uzmanı tarafından farklı versiyonları da düşünülmüş bir yol haritası.

Olimpiyatlara devşirme sporcularla katılıp fiyasko ile sonuçlanan yarışmalardan sonra, alınacak madalyaların ne kadar meşakkatli ve sistematik yapısı ne kadar önemli olduğunu ortay koyan bir taslak çalışmadan söz ediyorum.

Ekonomileri ve sistematik gelişmişlikleri üst düzeyde olan ülkeler, zaten kurdukları kuvvetli yapıları ile her olimpiyatlarda madalya sıralamasında ilk on arasında yerlerini almaktadırlar. Bu “doğru” için bir kanıttır.

Sorun bizim kaliteli (!) arabesk yapımız ve bu arabesk yapıyı daha da kuvvetlendirmemiz.

Spor kültürü yerine spor rantını koyarsanız; işin içeriği kaybolup, işin ehliyeti de spor dışı ilişkiler içindeki donanımsız kişilerin eline geçer.

Haliyle işin içindeki IQ irtifa kaybeder.

Cut- copy uygulaması ancak içeride karşılık bulur. Dışarıda rezil olunur.

Bu ülkenin nüfus kağıdını taşımak oldukça ağır, itibarsızlaştırma ve kimliksizleştirme zihniyeti ortaya büyük bir boşluk çıkartmakta. Eğer hepimizin bu nüfus kağıdına karşı sorumluluğumuz varsa, rantını başkası götürüp, faturayı bizim yüklenmemiz doğru değil.

Biz de vergi ödüyoruz ve duygusal beklentilerimiz var…

Bu ülkenin ahlaki sorumluluğunun ne olduğunu biz çok iyi biliyoruz. Senelerdir bedel ödenmesinin sebebi bu olsa gerek.

Bu fiyaskonun sorumluları en yukardan aşağıya kadar karşılığını vermelidirler.

Madem bizleri işe karıştırmıyorsunuz o zaman bizde bu faturanın karşılığını isteriz, çünkü biz, hepimiz bu ülkede yaşıyoruz ve bu ülkeye emek verdik.

Tırnaklarımızla kazıyarak kazandırdığımız değerler abuk-sabuk adamların müdahalesiyle heba edildi...  Biz de yok ettiğiniz tüm değerlerin sorumluluğun karşılığının ödenmesini isteriz.

Bu ülke hepimizin…{jcomments on}

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  3140  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Müslüm Gülhan Cuma, 20 Nisan 2012.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

FutbolEkonomi , 2010 yılından bu yana futbolun ekonomik, finansal ve yönetsel boyutlarını mercek altına alan bağımsız bir bilgi ve analiz platformudur. 2005 yılında kurulan Futbol Ekonomisi Stratejik Araştırma Merkezi (FESAM) ile aynı vizyon doğrultusunda faaliyet gösteren platformumuz, futbolu sadece saha içi bir oyun değil, çok katmanlı bir endüstri olarak ele alır.

Hakımızda daha fazlası >>>

Spor Endexi

 

4/07/2025

Kapanış  
  BİST 100

10.275,75

+0,46

 bjk BJKAS

2,08

+1,46

 fb FENER

13,77

+3,30

 gs GSRAY

1,70

+2,41

 trabzon TSPOR

1,13

+3,67

   SPOR ENDEKSİ

2.481,61

+2,89

Podcast: FutbolEkonomi Sohbetleri

1

Yeni podcast serimizde gündemde öne çıkan konuları ya da sitemizde yayımlanan dikkat çekici yazıları sohbet formatında ele alıyoruz. Karmaşık görünen meseleleri daha sade ve anlaşılır şekilde dinleyiciyle buluşturmayı amaçlıyoruz.
Apple Podcasts

Spotify

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 49966459

Okur Yazar


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı  info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

TRENDYOL SÜPER LİG 2024-2025 SEZONU

  

 

 Sıra TAKIMLAR 0 G B M A Y AV

1

Galatasaray 36 30 5  1 91 31 60 95
2 Fenerbahçe 36 26 6 4 90  39 51

84

3 Samsunspor 36 19 7  10

55

41 14

64

4 Beşiktaş 36  17  11 8 59 36 23 62
5 Başakşehir 36 16 6  14 60 56 4 54
6 Eyüpspor 36 15 8 13 52  47

 5

 53
7

Trabzonspor

36 13 12 11 58 45 13 51
8 Göztepe 36 13 11

12

59 50 9 50
9 Ç.Rizespor 36 15 4 17 52   58 -6 49
10 Kasımpaşa 36 11 14 11 62 63 -1 47
11 Konyaspor 36 13 7 16

45

50  -5 46
12 Alanyaspor 36 12 9 15 43 

50

-7 45
13 Kayserispor  36 11 12

13

45  57  -12 45
14 G.Antep FK 36 12 9 15 45 50 -5 45
15 Antalyaspor 36 12 8 15 37 62 -10 39
16

BodrumFK

36

9

10

17 26 43

-17

44
17 Sivasspor 36 9 8 18 44 58 -14 37
18 Hatayspor 34 6 8 22 42 74 -27 26

19

A.Demirspor 33 3 5 28 34 92 -58 2

 

                 

Deloitte Football Money League - 2025

deloitte money league rapor 2025

 Deloitte Money League Raporunu 28. kez yayınladı. Rapora göre Avrupa'nın en zengin 20 kulübünün 2023-24 sezonunda gelirleri toplam 11.2 Milyar Euro'ya ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

UEFA Kulüp Finans&Yatırım Raporu 2024

 

UEFA Raporu-2023

UEFA Kulüp futbolunun finansal durumları ve yatırımlarına ilişkin yıllık görünüm ve benchmark raporunu yayınladı. Okumak için tıklayınız

 


 

2021-Money-league-Raporu

 

Yirmidördüncü Deloitte Money League raporuna göre Barcelona'nın 715.1 Milyon Euro'luk geliriyle ilk sırada yer aldığı, tamamı merkez lig kulüplerinden oluşan ve bir önceki yıla göre gelirleri %12 azalan Para Ligi raporunu okumak için tıklayınız

 


 

 

annual report 202021 photo

 

Avrupa Futbolunun patronu UEFA’nın gelirleri 5.7 Milyar Euro’ya Ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

 


 

 UEFA-Kulup-Futbolu-Lisanslama-2023


UEFA’nın 2023’te yayınladığı en son  Kulüp Lisanslamaya İlişkin Karşılaştırma raporuna göre kulüpler Pandemi döneminde 7.3 Milyar Euro zarar ettiler. UEFA raporu, Avrupa kulüp futbolunun endişe verici bir resmini çiziyor. Raporu okumak için tıklayınız.

 


    

191112 Aktifbank Ekolig

 

Türk futbolunun gelirlerinin ve ekonomik görünümünün mercek altına alındığı Futbol Ekonomi Raporu – EkoLig'in dördüncü sayısı yayınlandı. Süper Lig’in 2017-2018 sezonu sonunda 3,2 milyar TL olan geliri, 2018-19 sezonunda 4,2 milyar TL’na ulaştı. Bkz.

 

 

master bm report lowres

 

The European Club Footballing Landscape 2022


UEFA'nın Avrupa Lulüp futboluna ilişkin 13, kez yayınladığı, Covid-19'un etkilerinin de analiz edildiği raporu okumak için Bkz.


 

 EkoSpor-y

“Ekospor’un aylık bültenlerinden haberdar olmak için tıklayınız”

 

Süper lig Marka değeri araştırma

''Taraftar Algısına Göre Türkiye Süper Ligi Marka Değerini Etkileyen Faktörlerin ve Marka Değeri Boyutlarının Değerlendirilmesi'' Prof. Dr. Musa PINAR öncülüğünde yapılan bu araştırmayı okumak için tıklayınız.

 

 

the-european-elite-2019

KPMG Avrupa’nın 32 Elit Kulübünün değerlemesini yaptı. Süper Lig’den Galatasaray ve Beşiktaş’ın da bulunduğu bu raporda en değerli kulüp 3.2 Milyar Euroluk değeriyle Real Madrid oldu. Raporu okumak için tıklayınız.
 

Endustriyel_futbol

 

Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı Üzerine

Futbolun Endüstriyel gelişimi, kulüplerin sportif ve iktisadi/mali yapılanışını derinden etkiliyor. Dorukhan Acar’ın Kurumsal Yönetim temelli yaklaşımı ile "Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı"yı okumak için tıklayınız

 

 

Türkiye'de Kadın Futbolunun Gelişimi ve Günümüzdeki Durumu

 

imagesCAVM4O4L

 

Dr. Lale ORTA’nın Kadın Futboluna Entelektüel Bir Yaklaşım Sergilediği makalesi için tıklayınız.” 

 

 

İngiliz Futbolunda Kurumsal Yönetişim Üzerine

 

governance_in_football

 

Tüm kulüplerimize ve Türk Futbol yapılanmasına farklı bir bakış açısı kazandırabileceğini düşündüğümüz, İngiliz Parlementosu’nun Kültür, medya ve spor Komitesi’nin hazırladığı raporu okumak için tıklayınız. 

 

money-and-soccer

“Money scorring goals”, Gerçekten de “Para Gol Kaydedebiliyor mu? “

Euro 2012’nin olası ekonomik etkilerini
okumak için tıklayınız. 



FFP

Futbolda Finansal Sürdürülebilirlik Kapsamında ''Finansal Fair Play Başa Baş Kuralı ve Beşiktaş Futbol Kulübü Üzerinde Bir Uygulama 
Hüseyin AKTAŞ/Salih MUTLU,

okumak için tıklayınız.