2 Nisan 2011

TBMM’de kabul edilen şiddet yasası, spor alanlarındaki güvenlik düzenlemeleri nedeniyle ancak 1 yıl sonra sağlıklı olarak yürürlüğe girecek. Ayrıca yaptırımların uygulanması ile ilgili kafalarda soru işaretleri bulunuyor. Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Yasa tasarısının Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel kurulunda kabul edilmesinden sonra yasa hükümleri ve yaptırımların taviz verilmeden uygulanması konusu tartışmaya açıldı.
İl Güvenlik Kurulları, kolluk güçleri, taraftar temsilcileri, kulüpler, İhtisas mahkemeleri ve savcılara önemli sorumluluklar yükleyen yasanın, geçmiş dönemlerdeki kaygıların yaşanmaması için titizlikle uygulanması gerekiyor.
Buna karşın şiddetin önlenmesi için öngörülen teknik hazırlıkların bir yıl sonra yürürlüğe girecek olması, “Yasa çıktı, şiddet bitti” görüşünün erken yargı olduğuna işaret ediyor.
“Spor alanlarının güvenlik ve düzenine ilişkin tedbirler” başlıklı 5. maddede yer alan elektronik bilet sistemi, statlara kurulacak kamera ve teknik donanım ile güvenlik kontrol odalarının süper lig için bir yıl, diğer ligler ve branşlar için ise üç yıl içinde yerine getirilmesi koşulu, yasanın en az bir yıl daha tam anlamıyla işlemesinin mümkün olmadığını gösteriyor.

Düşük olasılıkla

Holiganların tespiti ve gerekli cezaları alması için vazgeçilmez önlemler olarak görülen bu unsurların 2011-21 sezonunda aktif hale geçmesi de düşük olasılık şeklinde değerlendiriliyor.
Ayrıca bu yükümlülükleri belirtilen sürede yerine getirmeyen kulüpler için belirlenen 100  lira ile 100 bin lira arasındaki para cezalarının caydırıcılığı tartışılır hale getiriyor.

Çarpıcı başlıklar

* Şike yoluyla menfaat temin edenler 5 ile 12 yıl arası hapis ve 20 bin TL adli para cezası alacak.
* Spor alanlarına kesici, yaralayıcı, patlayıcı ve yanıcı madde sokanlar 3 aydan bir yıla kadar hapise çarptırılacak.
* Yasaklı maddeleri kullananlara 1 yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilecek.
* Kötü ve çirkin tezahürat yapan taraftar asgari 15 gün idari para cezası ödeyecek.
* Din, ırk, etnik köken, cinsiyet ve mezhep farkı gözeterek hakaret eden kişilere 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası kesilecek.
* Müsabaka öncesi, sırasında ve sonrasında oyun alanına, soyunma odası ve sporcu çıkış tüneline giren kişi, 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezası alacak.
* Şiddeti teşvik edici beyanlarda bulunan kişi 5 ile 50 bin lira para cezası ödeyecek, bu fiili işleyen kişi başkan ve yönetici ise ceza 5 katı artırılacak.
* Bu beyanları haber verme ve eleştiri hakkı sınırlarını aşarak yayınlayan ilgili basın yayın kuruluşuna 100 bin ila 500 bin lira arası para cezası verilecek.
* Spor müsabakalarından yasaklanan kişi taraftarı olduğu takımının maç yapacağı gün müsabaka başlangıç saatinde ve bundan bir saat sonra bulunduğu en yakın kolluk birimine başvuracak. Aykırı davrananlara 25 günden az olmamak şartıyla idari para cezası verecek.
* Alkollü halde stada giren ve çıkmamakta ısrar edenler bir yıl seyirden men edilecek.
*  Spor müsabakalarından yasaklanan kişi ile bilgiler Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde tutulan elektronik bilgi bankasına işlenecek. A Milli Takım ve taraftarı olduğu kulübün yurt dışı müsabakalarının oynandığı tarihte pasaportunu ve seyahat belgelerini en yakın kolluk birimine teslim edecek.

Kontrol nasıl yapılacak?

Spor alanlarına alkol ve uyuşturucu madde alarak girilmesi yasaklanırken, kontrolün yapılma biçimi net şekilde belirtilmiş değil. Kontrolleri kolluk güçleri mi yoksa özel güvenlik birimleri mi yapacak, bu konuda da açıklık yok ve karmaşa yaşanması ihtimali yüksek. Spor alanlarına alkol sokan kişiye verilecek idari para cezasının miktarı belirsiz.

Kim takip edecek?

Yasayla kulüp başkanı ve yöneticilerinin şiddete yol açabilecek açıklamalar yapması yasaklanırken, 2004’ten bu yana hiçbir idareci hakkında İl Güvenlik Kurullarınca işlem yapılmamış olması, aynı duyarsızlığın yeni dönemde de devam edip etmeyeceği endişesine yol açıyor. Bilindiği gibi büyük kulüp başkanlarının eski yasayla da suç sayılan benzer açıklamaları herhangi şekilde cezalandırılmamış ve büyük tepki toplamıştı. Söz konusu fiili işleyen yöneticilerin özellikle görsel medyada nasıl takip edileceği ve haklarında kimler tarafından suç duyurusu yapılacağının belirtilmemesi de söz konusu maddenin uygulanmasında zaaflar yaşanabileceğini gösteriyor.

Telefon dinlemesi

Şiddet yasasının “Şike ve teşvik primi” başlıklı 11. maddesi müsabaka sonucunu etkilemeye yönelik girişimlere beş yıldan 12 yıla kadar ağır hapis cezası verilmesini öngörürken, söz konusu suçlarla etkin mücadele açısından Ceza Muhakemesi Kanununda düzenlenen iletişim tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması maddesinin uygulanacak olması da dikkat çekiyor. Ancak teknik takibin amaçları dışında kullanılması olasılığı, özel yaşam ve haberleşme özgürlüğü açısından bazı soru işaretlerini beraberinde getiriyor.

Yargı yükü artacak

Kanun kapsamına giren suçların yargılamasının Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından görevlendirilecek asliye ve ağır ceza mahkemelerinin yükü artacak. Para cezası ve diğer yaptırımlara Cumhuriyet savcıları yetkili olacak. Şiddetin bir yaşam biçimi olarak algılandığı toplumda ceza evlerinin de kapasitesi zorlanacak.{jcomments on}

Milliyet