- Grup bazında toplam nakit kredi limiti 140 milyon ABD Doları'na, proje kredisi ve gayrinakdi krediler dahil olmak üzere grup umumi kredi limiti 165 Milyon ABD Doları'na yükseltildi
- Şubat 2014 sonu mali tablolarda yer alan borçların %77'si ise döviz cinsindeykenbu oran %27'ye geriledi
- Bu sayede Türk Lirası krediler Türk Lirası alacaklarla, döviz kredileri ise döviz cinsi henüz faturalandırılmamış gelirlerle eşleştirilmiş ve döviz riski azaltılmış oldu
- 17 Şubat 2010 tarihli kredi sözleşmesi kapsamındaki toplam 32,8 Milyon dolar sendikasyon kredileri kapatıldı
- Dolar cinsi sendikasyon kredi faiz oranı %8.75'ten, yeni döviz kredileri faizi %7.5'a geriledi
- Şubat 2014 sonu %73'ü kısa vadeli (1 yıldan kısa) olan finansal borçlar, 7,5 yıla varan vadeye yayıldı, toplam finansal borçların %66'sı uzun vadeli finansal borç olarak yapılandırıldı.
- Kulübün eski başkanlarına ilişkin tüm şahsi kredi kefaletleri iptal edildi.
2014 yılı için yaklaşık 60 milyon dolarlık bir finansman rahatlığı
Açıklama ne anlama geliyor:
- Öncelikle Şubat sonu mali tablolara bakarsak finansal borçların toplam 338.7 mn TL (151.6 mn dolar) olduğunu görüyoruz. Bunun önemli kısmı (açıklamaya göre %77'si döviz cinsindeydi, 116.7 mn dolar. Açıklamada 120 mn dolardan bahsedildiğine göre döviz cinsi borçların neredeyse tümü (fazla olmasının nedeni aradan 2 ay zaman geçmiş olması, Mayıs itibariyle borç bilinmiyor) yeniden yapılandırılmış durumda.
- Şubat sonu finansal borç toplamı 338.7 mn TL, 151.6 mn dolar.
- Şubat sonu finansal borçların %24.5'i kısa vadeli, %48.6'sı ise uzun vadeli borçların kısa vadeli kısmı (ya vadesi gelen ya da taksidi), toplam oran %73 (açıklamada da bahsedilmiş). Bu oran %27'ye geriliyor, bu çok önemli ve olumlu bir açıklama GSRAY için. Şöyle anlatalım, bu yıl içinde ödenmesi ya da yeni borçla kapatılması gereken 247 mn TL (Şubat sonu kurla 110.7 mn dolar) borç, eğer Şubat sonu dolar cinsi rakamı sabit kabul edersek bunun sadece %34'ü, yani 51 mn dolarının bu yıl içerisinde ödenmesi gerekecek. Yani bu yıl için neredeyse 60 milyon dolarlık bir finansman rahatlığı getiriyor.
- En önemli diğer konu ise borçların döviz kompozisyonunun ileriki dönem gelirleri (alacaklar ve henüz faturalanmamış gelirler, sponsorluk, isim hakkı vb. gelirleri) kompozisyonuna göre ayarlanmış olması. Yani kur artsa da, mevcut borçların yeniden yapılandırılmış kısımları üzerinde bir kur risk oluşmayacak. Futbolcu ödemeleri ve yapılandırılmamış kısımdan kaynaklanan kur riskleri ise bu kapsamda değil.
- Bu denli bir büyük yeniden yapılandırmanın nasıl yapıldığını gelirsek, borçların bugünkü değeri mevcut piyasa faiz oranlarından bulunarak, vade, şirketin risk primi-borçlarını geri ödememe riski, ekonomiden kaynaklanan belirsizlikler, şirket ve sektöre ilişkin riskler hesaba katılarak bulunan yeni bir faiz oranı ile birlikte fiyatlandırması yapılır. Bankanın döviz alacakları TL alacağa dönüştürmesinden kaynaklanan ek maliyetler de buna eklenir.
- Açıklamada sendikasyon kredisi yerine bulunan kredinin maliyetindeki düşme verilmiş ancak diğer borçların maliyetleri verilmemiş durumda, özellikle TL kredilerin maliyeti ve vade yapısına ilişkin detayları görebilirsek daha sağlıklı bir yorum yapabiliriz. Tahminimiz TL kredinin maliyetlerinin piyasadaki büyük kurumların borçlanma maliyetlerinin üzerinde olabilir, tabii teminatların ve temliklerin ne şekilde yapılandırıldığı da önemli, bu konuda bir detay da henüz yok.
- Özetle, yapılan iş döviz cinsi borçlanmaların oranının ve faizinin düşmesi olumlu, nakit akışındaki rahatlama ise çok olumlu. Kurun bugünkü seviyelerinden yükselmesi halinde bu işin değeri daha fazla anlaşılacak, gerilemesi halinde ise bu operasyonun 2014-15 bilançolarına (kurdan kaynaklanan) etkisi sınırlı kalabilir.
- Eğer kur sabit kalırsa TL faizinin döviz faize göre daha yüksek olmasının net gelir tablosu etkisi negatif olabilir, ama bu da kur riskinden kaçınmak için ödenen bir "hedge-korunma" maliyeti olarak değerlendirilebilir."http://www.sporekonomi.com/2014/05/galatasaray-129-milyon-dolar-borcunu.html