Türkiye Feodal Futbolu
Bizi Takip Edin Futbol ekonomisi facebookta futbol ekonomisi twitterde
x
Hata
  • JUser::_load: Unable to load user with id: 62

Türkiye Feodal Futbolu

Newsweek- 29 Ağustos 2010

Ramazan ayında iftar için hazırlanan pilavın artan kısmı, sahurda tekrar ısıtılıp sofraya getirilince adı temcit pilavı olur. Zor günler geçiren Galatasaray'da Başkan Adnan Polat geçenlerde yaptığı bir açıklamayla, bu geleneksel yemeğimizi hatırlattı: "Orta vadeli planlamalar konusunda hiç kimse kafasını yormuyor, ciddi yatırımlarımız var; altyapıyla ilgili birçok değişiklik yaptık. Yıldız transfer etmek yerine yıldızları bulup çıkarmayı politika edinmeliyiz."

 

Galatasaray taraftarı, hüsranla başlayan uzun sezonun ilk haftalarında, bu vaade inanmış görünmüyor. Sarı-kırmızılıların sıkıntısı, Galatasaray'ın UEFA Avrupa Ligi play-off turu ikinci maçında Kaparty Lviv'le berabere kalarak elenmesiyle doruğa çıktı. Aynı sıkıntı, ülkenin milli meselesi Avrupa kupalarında başarı rüyasından bir kez daha erken uyanan Fenerbahçe taraftarı için de geçerli. Avrupa'da şimdilik rahat nefes alıyor görünse de (lig maçında Belediyespor'a 2-0 mağlup olan) Beşiktaş'ın istikrarsızlığı, daha zorlu rakiplerle karşılaştığında aynı başarıyı sürdüremeyeceği endişesi yaratıyor. Soru şu: Türk futbolu temcit pilavından nasıl kurtulur?

Altyapıya yatırımla oyuncu yetiştirmek mi? Önemli tabii ama 30 milyonluk taraftar kitlesine (yani mantıksız müşteri) sahip olduklarını savunan büyük spor kulüplerinin böyle bir şansı yok. Bu kurumların başkanları koltuklarını korumak için seyirlik transferler de yaparak tüketimi körükleyebilmeli. Bu, yalnız Galatasaray'da, Fenerbahçe'de değil Real Madrid'de, Bayern Münih'te de böyle. Ayrıca, şimdiye dek zaten başarılmış olması gereken altyapı sistemi, (Adnan Polat fark etmese de) çok sabır isteyen, sanıldığından fazla para dökülmesi gereken bir müessese. Futbol ekonomisti ve futbolekonomi.com sitesinin kurucusu Tuğrul Akşar, "Polat'a, altyapıya yönelik nasıl bir bütçe ayrıldığını ve ne tür planlar yapıldığını sormak lazım. Ben bunları görmedim" diyor. Üstelik vahim bir iddiada da bulunuyor: "Bugün hiçbir kulübümüzün altyapıya yönelik yatırımı olduğunu söyleyemem. Bilançolarda altyapı harcamaları kalemi var ama onlar aslında altyapıya harcanmıyor."

Futbol bir eğlence sektörü, gösteri işi. Kombine bilet satın alan, yayın kuruluşlarına abone olan, takımının logosunu taşıyan ürünlere para harcayan taraftarın başarı beklentilerini daha sezon başında boşa çıkartan yönetimler, yanlış yoldalar. Büyük kulüplerin, ellerinde milyonlarca potansiyel müşteri varken bunları çekecek yöntemlerde yeterince yaratıcı olamamak, ürkek davranıp yüz milyonlarca lira borca rağmen, büyümektense tasarrufla hayatta kalmaya çalışmak gibi bir çizgisi olabilir mi?

Real Madrid Spor Yöneticiliği programıyla işbirliği halinde faaliyet gösteren İstanbul Bilgi Üniversitesi Spor Bilimleri ve Teknolojisi Yüksek Okulu Müdürü Şamil Erdoğan, Türkiye'deki profesyonel spor kulüplerinin ve hatta ülke sporunu yöneten Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü'nün bile kısa, orta ve uzun vadeli planları olmadığını savunuyor. "Bir plan yapılabilmesi için spor kulübünün odaklandığı bir spor felsefesi ve uygulanabilir misyonları olmalı" diyor uzman, "bu misyonları yerine getirecek planlar ve bu planları uygulayacak profesyonel insan kaynaklarıyla bütçeler oluşturulmalı." Bunlar doğru yapılırsa uzun süreli ve sürdürülebilir başarıyı getirecek altyapı oluşturmak zaten zorunlu hale gelecek Erdoğan'a göre. Ve başarının temel sırrı profesyonel yöneticilerde yatıyor.

Ama yanlış anlamayın, bu seçimle işbaşına gelen başkanların elini hiç cebine atmaması demek değil, profesyonel ve işini bilen kimselerle çalışması demek. Yoksa neden İspanya'da kulüplerin başkan adayları önce kaç para harcayacaklarını açıklasınlar ki! Ya da para vermeyecekse bir aday neden başkan seçilsin? Bu, bir eğlence işi. Başkanlar da bu sayede kendilerini, şirketlerini tanıtmış, cemiyete karışmış oluyorlar. Çağdaş kulüplerde başkanın, menajerin, teknik direktörün, taraftarın ve futbolcunun yerinin ayrı olduğunu ve varılmak istenen hedefin belli olduğunu söylüyor Akşar. "Popülerlik mi, parasal gelir elde etmek mi, sportif olarak bir anda ön plana çıkmak mı? Buna göre altyapıya ve üstyapıya yatırım yaparlar ve bir aksiyonları olur." İşte Türkiye'deki en belirgin fark burada. Zira 100 yıllık kulüpler diye nitelendirdiğimiz "üç büyükler" aslında böyle bir projeye hiçbir zaman sahip olmadı. Türk futbolunda hakim anlayış günü kurtarmak üzerine kurulu ve bu durum kulüpleri hatalara sevk ediyor. "Çok para harcayıp, kaynakları etkin ve yerinde kullanmadığımız için kulüplerimiz her yıl milyonlarca doları çöpe atıyor. Transferlerdeki isabetsizlik, kulübün mali borçlarının giderek artması ve bu nedenle sportif gücün olumsuz etkilenmesi rekabette geri bırakıyor" diyor Akşar. "Projesizlik ve tek adam sisteminin getirdiği istikrarsızlıkları görmek gerek. "Futbol kulüplerimiz feodal yöntemlerle ve her şeyin başkanın iki dudağının arasında olduğu bir anlayışla yönetiliyor."

Türkiye'nin önde gelen kulüplerinin futbol yönetim anlayışlarının Avrupa'ya göre en büyük farkı, Erdoğan'a göre, "Avrupa takımlarının yöneticilerinin konularında uzman ve deneyimli isimlerden oluşması, başkanlarının genelde idareci değil, yönetici davranışı sergilemeleri, buna karşılık Türk takımların başkanlarının ise bir yönetici gibi değil, işletmeci gibi davranması."

Futbol ekonomisi üzerine çalışmalar yapan, isminin açıklanmasını istemeyen bir akademisyen "Açık bütçe yapıyorlar, çılgınca borçlanıyorlar, bonservislerin nasıl muhasebeleştirildiği kimsenin umurunda değil. Tüm sektörde baştan ayağa herkes saltanat kurmaya çalışıyor; öte yandan futbolun esas sahibi olan futbolcuların neden bir meslek örgütü olmadığını kimse sormuyor" diyor.

Ama Türk kulüplerindeki bu yapıyı tehdit eden bir gelişme, kapıda. Yaklaşık bir yıl önce Avrupa Futbol Federasyonları Birliği (UEFA) İcra Kurulu'nun onadığı; kulüplerin, paralarını idareli kullanmalarına ilişkin "Finansal Fair-Play" planı eski alışkanlıkları sürdürmeyi zorlaştıracak. Çünkü plan, futbol kulüplerinin gelirlerinden fazla harcamasına ve zengin kulüp patronlarının getirdiği fonlara bir kısıtlama getirecek. Bu kurallara göre kulüplere borç veren yöneticilerin paraları da iade edilecek. Esas amaç futbol dışı fonların futbola akmasını önlemek. Bu sayede de kulüpler arasında haksız rekabetin önüne geçmek amaçlanıyor. Dolayısıyla "UEFA 2012 kriterleri" denen bu yapıyla Türk kulüpleri de modern yönetim anlayışına merhaba demek zorunda kalacak.

Türk takımları eski yöntemleri rafa kaldırıp dünya futbolunun ekonomi ve yönetim kriterlerini benimsemek zorunda. Bugün Avrupa'da naklen yayın gelirlerinden sonra en büyük gelir kalemi, maç günü gelirleri ve lisanslı ürün satışları. Türkiye'de maç günü gelirleri yeni yeni gelişirken Avrupa'da mağazaların, lokantaların, otoparkların birer para basma makinesine dönüştüğü stat içi gelirler de bu kaleme dahil. Nitekim şimdilerde Galatasaray'ın 29 Ekim'deki açılış töreninden birkaç ay sonra faaliyete geçecek Türk Telekom Arena Stadı'nda "maç günü geliri" vadeden potansiyelin nasıl yönetileceği meselesi bile besbelli yönetimde huzursuzluğa neden oluyor. Ancak Seyrantepe'nin büfelerinde temcit pilavı satmak zor.

http://www.newsweekturkiye.com/haberler/detay/41876/Turkiye-Feodal-Futbolu?reload=true

{jcomments on}

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  11744  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Cuma, 15 Kasım 2024.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

Neden Futbol Ekonomisi?

 

www. Futbolekonomi.com’un  vizyon ve misyonu temel olarak  Futbol Ekonomisi Stratejik Araştırma Merkezi’nin (FESAM) vizyon ve misyonuna paralel ve aynı düzlemdedir.

 

Bu bağlamda temel misyonumuz: Futbolun yerel ve küresel makro özelliklerini incelemek ve yeni yapısal modeller önermek; bu kapsamda entelektüel gelişimi hızlandırmak ve buna ilişkin referans olabilecek bir database oluşturmak ve bunu tüm futbol araştırmacılarının emrine sunmak... Bu amaçla yapılan çalışmaları yayımlamak; gerekli her türlü bilimsel futbol araştırma ve geliştirme projelerine entelektüel anlamda destek vermek.

 

Temel Vizyonumuz: Önerilen yeni modellerin gerçekleştiğini görmektir.

 devamı >>>

finansal-futbol-anim-1

tugrulaksar_ge_roportaj

Tuğrul Akşar Güngör Urasın sorularını yanıtlıyor

  Yazar Tuğrul Akşar,
Milliyet Gazetesi Yazarı Güngör Uras'ın
sorularını yanıtlıyor.
detay için tıklayınız..

 

Spor Endexi

 

05/11/2024

Kapanış Günlük
Değişim %
  BİST 100

8.698,48

-0,17

 bjk BJKAS

4,48

-2,18

 fb FENER

100,30

0.00

 gs GSRAY

6,83

+0,15

 trabzon TSPOR

0,93

0,00

   SPOR ENDEKSİ

3.075,321

-0,41

Videolar

Tuğrul, Tuğrul Akşar, Pusula, Ekonomi, Futbol, Futbol Ekonomi, Mali,VİDEONUN DEVAMI VE DİĞER VİDEOLAR İÇİN TIKLAYIN.

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 43129391

TRENDYOL SÜPER LİG 2024-2025 SEZONU

  

 

 Sıra TAKIMLAR 0 G B M A Y AV

1

Galatasaray 11 10  0 32 11 21 31
2 Fenerbahçe 11  8   2 1 27  9   18

26

3 Samsunspor 12 8 1  3

24

13 9

25

4 Eyüpspor 12  6   4  2 18  11 7 22
5 Beşiktaş 11 6 3  2  19  10 9 21
6 Göztepe 11 5 3 3 19  13 

  6

 18 
7

Sivasspor

12 5  2  5   17 20 -3 17
8 Başakşehir 11 4 4

17  14 3 16
9 Kasımpaşa 12 3 5 4 16    19  -3 14
10 Konyaspor 12 4 2 6 14  20 -4 14
11 Antalyaspor 12 4 2 6

15

24   -9 14
12 Rizespor 11 4 1 6 10  19 -9 13
13 Trabzonspor 11 2 6

3

12  14  -2  12
14 G.Antep FK 11 3 3 5 15 18 -3 12
15 Kayserispor 11 2 6 3 11 16 -5 12
16

Bodrumspor

12

3

2 7 10 16 -6 11
17 Alanyaspor 11 2 4 5 9 14  -5 10
18 Hatayspor 11 3 7 10 18  -8 6

19

A.Demirspor 11 0 2 9 9 25 -16

 

                 

Okur Yazar


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı  info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

 

Annual Review of Football Finance 2023

Annual Review of Football Finance 2023

Deloitte Sports Grup'un Avrupa Futbol Finansmanına ilişkin 32. kez düzenlediği yıllık futbol finans raporuna göre, Avrupa futbol pazarı 2021 - 22 sezonunda bir önceki yıla göre %7 büyüyerek 29.5 Milyar Euro büyüklüğüne ulaştı. Rapora ulaşmak için tıklayınız

Deloitte Money League - 2024

Deloitte Money league 2024

Deloitte Money League Raporunu 27. kez yayınladı. Rapora göre Avrupa'nın en zengin 20 kulübünün 2022-23 sezonunda gelirleri toplam 10.5 Milyar Euro'ya ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

UEFA Kulüp Finans&Yatırım Raporu 2024

 

UEFA Raporu-2023

UEFA Kulüp futbolunun finansal durumları ve yatırımlarına ilişkin yıllık görünüm ve benchmark raporunu yayınladı. Okumak için tıklayınız

 


 

2021-Money-league-Raporu

 

Yirmidördüncü Deloitte Money League raporuna göre Barcelona'nın 715.1 Milyon Euro'luk geliriyle ilk sırada yer aldığı, tamamı merkez lig kulüplerinden oluşan ve bir önceki yıla göre gelirleri %12 azalan Para Ligi raporunu okumak için tıklayınız

 


 

 

annual report 202021 photo

 

Avrupa Futbolunun patronu UEFA’nın gelirleri 5.7 Milyar Euro’ya Ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

 


 

 UEFA-Kulup-Futbolu-Lisanslama-2023


UEFA’nın 2023’te yayınladığı en son  Kulüp Lisanslamaya İlişkin Karşılaştırma raporuna göre kulüpler Pandemi döneminde 7.3 Milyar Euro zarar ettiler. UEFA raporu, Avrupa kulüp futbolunun endişe verici bir resmini çiziyor. Raporu okumak için tıklayınız.

 


    

191112 Aktifbank Ekolig

 

Türk futbolunun gelirlerinin ve ekonomik görünümünün mercek altına alındığı Futbol Ekonomi Raporu – EkoLig'in dördüncü sayısı yayınlandı. Süper Lig’in 2017-2018 sezonu sonunda 3,2 milyar TL olan geliri, 2018-19 sezonunda 4,2 milyar TL’na ulaştı. Bkz.

 

 

master bm report lowres

 

The European Club Footballing Landscape 2022


UEFA'nın Avrupa Lulüp futboluna ilişkin 13, kez yayınladığı, Covid-19'un etkilerinin de analiz edildiği raporu okumak için Bkz.


 

 EkoSpor-y

“Ekospor’un aylık bültenlerinden haberdar olmak için tıklayınız”

 

Süper lig Marka değeri araştırma

''Taraftar Algısına Göre Türkiye Süper Ligi Marka Değerini Etkileyen Faktörlerin ve Marka Değeri Boyutlarının Değerlendirilmesi'' Prof. Dr. Musa PINAR öncülüğünde yapılan bu araştırmayı okumak için tıklayınız.

 

 

the-european-elite-2019

KPMG Avrupa’nın 32 Elit Kulübünün değerlemesini yaptı. Süper Lig’den Galatasaray ve Beşiktaş’ın da bulunduğu bu raporda en değerli kulüp 3.2 Milyar Euroluk değeriyle Real Madrid oldu. Raporu okumak için tıklayınız.
 

Endustriyel_futbol

 

Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı Üzerine

Futbolun Endüstriyel gelişimi, kulüplerin sportif ve iktisadi/mali yapılanışını derinden etkiliyor. Dorukhan Acar’ın Kurumsal Yönetim temelli yaklaşımı ile "Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı"yı okumak için tıklayınız

 

 

Türkiye'de Kadın Futbolunun Gelişimi ve Günümüzdeki Durumu

 

imagesCAVM4O4L

 

Dr. Lale ORTA’nın Kadın Futboluna Entelektüel Bir Yaklaşım Sergilediği makalesi için tıklayınız.” 

 

 

İngiliz Futbolunda Kurumsal Yönetişim Üzerine

 

governance_in_football

 

Tüm kulüplerimize ve Türk Futbol yapılanmasına farklı bir bakış açısı kazandırabileceğini düşündüğümüz, İngiliz Parlementosu’nun Kültür, medya ve spor Komitesi’nin hazırladığı raporu okumak için tıklayınız. 

 

money-and-soccer

“Money scorring goals”, Gerçekten de “Para Gol Kaydedebiliyor mu? “

Euro 2012’nin olası ekonomik etkilerini
okumak için tıklayınız. 



FFP

Futbolda Finansal Sürdürülebilirlik Kapsamında ''Finansal Fair Play Başa Baş Kuralı ve Beşiktaş Futbol Kulübü Üzerinde Bir Uygulama 
Hüseyin AKTAŞ/Salih MUTLU,

okumak için tıklayınız.