Altyapı mı? Yoksa Yıldızlara Dayalı Model mi?
x
Buradasınız >> Ana Sayfa HABERLER & MAKALELER Genel Deniz GÖKÇE Altyapı mı? Yoksa Yıldızlara Dayalı Model mi?

Altyapı mı? Yoksa Yıldızlara Dayalı Model mi?

         alt

Deniz GÖKÇE- 18 Mart 2011

2010 Kasım ayının son günlerinde İspanya’da Real Madrid ile karşılaşan Barselona rakibini 5-0 yenmişti. İki takım 2011 Nisan ayının 17’sinde ligin ikinci bacağında Madrid’de karşılaşacaklar.

Tabii Cuma günü çekilecek Şampiyonlar Ligi kuralarında da bu iki takımın yolları kesişebilir. Kaldı ki İspanya’da bu sezon Kupa maçlarında da Real Madrid ve Barselona  gene  karşı karşıya gelebilir. Dolayısı ile kim yaman , bu yıl görülecek!

         Aslında bu iki takımın birbirine zıt felsefeleri var. Barselona İngiliz Jack Reynolds tarafından icat edilen, Rinus Michels ve talebesi Cruyff tarafından Ajax’tan İspanya’ya taşınan, Hollanda’nın Total Futbol anlayışının yeni versiyonu olan ve İspanya’da Tiki Taka denen futbol yaklaşımı ile oynuyor. Bu futbol yaklaşımının temeli altyapıda futbolcu yetiştirerek en üst düzey kollektif oyun organizasyonuna kavuşmak, topa yüzde 80 boyutuna varan hakimiyet , her yerde pres, ve çok yer ve alan değiştirerek peşpeşe paslar  ile rakibi boğmak.

         Barselona altyapısından  sekiz futbolcu da  İspanya Milli takımında da yer aldığından Barselona’nın kollektif futbol felsefesi sadece Barselona’nın değil, İspanya Milli takımınının  da oyun felsefesi haline geldi, ve İspanya  da bu futbol yaklaşımı ile uluslararası başarı kazandı. Sonuçta, Barselona yaklaşımının “altyapı mentalitesinin zaferi” olarak kategorize etmek gerek.

         Real Madrid ise bizim Fenerbahçe’miz  gibi yani Real Madrid parayı bastırıp dünyanın yıldızlarını topluyarak kalite farkı ile, ve de  uzun yıllar boyu Diktatör Franco’nun da büyük maddi ve manevi desteğini alarak,  İspanya Liglerini ve uluslararası turnuvaları domine etmişti. Real Madrid’ın temel futbol felsefesi “Para ile saadet olur!” olarak gündeme getirilebilirdi . Real Madrid en prestijli Kupa olan Avrupa Kupasını 1956 yılından bu yana dokuz defa kazanmıştı(en çok kazanan) . Ancak artık Avrupa Kupaları Real Madrid’in “doğuştan elde edilmiş bir hakkı” olmaktan çıkmıştı! Real Madrid son altı yıldır Şampiyonlar liginde yarı yolda eleniyordu. Bu hafta  ise bu durum değişti. Son on yılda Real Madrid  Fransanın Olimpique Lyon takımı ile  yedi Şampiyonlar Ligi maçı oynamış ve yedisinde de Lyon takımını yenememiş ve geçememişti . Bu kadar çok para harcayıp “Galacticos” adlı dev bütçeli kadroları kurup, gene de ezilmeyi hazmedemeyen Real Madrid sonunda bu yıl iki kritik adım attı.

         Birincisi 2010 yılında Şampiyonlar Liginde Barselona’yı geçmeyi başaran nadir teknik adamlardan Mourinho’yu transfer etti. İkincisi takım, ( yükselen Alman futbolundan bizim Mesut Özil de dahil)  yetenekli gençlere döndü. Tabii bu sezon başından bu yana çok zaman geçmedi. Bu arada İspanya Liglerinin ilk maçında Mourinho’lu Real Madrid Barselona’da oynanan ilk maçta nerede ise santrayı geçemeyip 5-0 yenilgi ile de  perişanlık yaşadı. Ancak Mourinho “Onlar uzun zamandır hazırlanıyorlar ve çok iyi futbol oynuyorlar, biz ise yeni takım kurduk, değişim sürecinin içindeyiz,çalışıyoruz !” diyordu. Ancak Mourinhonun katkısı yavaş yavaş ortaya çıkmaya başladı.

         Çarşamba akşamı,  Lyon’un sahasında 1-1 biten maçın ikinci ayağında   Real Madrid Lyon’u 3-0 geçerek uzun zamandır ilk defa Lyon‘a takılmadı ve Şampiyonlar liginde yükseldi. Ama esas önemli olan ise oynanan futbol tarzı.

         Hatırlanırsa Mourinho geçen yılın Ş.Liginde İnter’de Kupayı kaldırırken Barselonayı ilk ayakta İtalya’da 3-1 yenmiş, sonra da Barselona’da 1-0 kaybetse de   finale çıkmış ve Şampiyon olmuştu. Bu süreçte Mourinho sonuca dönük, katı İtalyan tipi savunma futbolu ve kontratak oynamayı seçmişti. Şimdi ise  Lyon karşısında sürekli hücum futbolu oynamayı seçti. Bu nedenle Real Madrid ile Barselona maçları çok ilginç olabilir. Mourinho yönetimindeki Real Madrid şu anda  evinde 22 maçlık bir yenilmezlik ünvanına sahip. Şampiyonlar liginde de bu sezon dört maçtır evinde gol yemiyor.

         Ancak Barselona futbolunun kilit oyuncularında Xavi Hernadez The Guardian gazetesine verdiği beyanatta ilginç açıklamalar yapmış.Ne diyor?

         “Şu anda dünyada gerçek futbol oynayan tek takım Barselona. Çünkü biz hücum futbolu oynuyoruz, ama spekülative “durup bekleyen” futbol oytnamıyoruz. Baskı yapıyoruz, topa hakim olmayı çok istiyoruz, birçok rakibimiz ise pas yapamıyorlar. Ne için oynuyor bu takımlar? Futbol pas ve topla oynamak demektir. Mesela son Dünya Kupasında rakibimiz Hollanda ne bekliyordu? Ya Robben kontratakta gol bulacak, veya bir penaltı veya duran top golü. Rakibiniz bu şekilde maçı kilitlemeye dönük oynayınca biz de seyirci açısından sıkıcı bir futbol oynamaya mecbur kalıyoruz. İyi bir savunma sistemi kurup kapanıp kontratak oynamak gerçek futbol değildir. Barselona futbolu altyapıda eğitimle öğretilir. Bizim altyapıda kafasını kaldırıp bakan ve boş alanları gören pas atan genç çocuklara prim verilir. Bakın futbolda “rondo” denen (bizde ortada sıçan denen )  bir oyun vardır. Birçok takım ortada sıçanı oyuncuları antrenmana başlamadan evvel ısınması için ve eğlence gibi oynarlar. Bizim Barselona’daki antrenmanımızda her gün sürekli ortada sıçan oynanır. Topa hakim olacaksın,sorumlu olup topu kaybetmemeye ciddi şekilde çalışacaksın, Topu kaybedersen ortaya girer ve sıçan olursun. Bizim futbolumuzda teknik yetenek fiziki güçten daha önemli bir faktör olarak değerlendirilir. Başlak takımlar da bizim gibi kazanınca sevinirler ama ayni şey değil çünkü onların futbolunun bir kişiliği yok.  Yani güzel futbolla kazanmak sadece kazanmaktan daha büyük bir keyif verir. Daha kalıcı bir hazdır! “

         Xavi tabii Mournho ve Inter’in geçen sezonki can sıkıcı 4-5-1 futbolundan bahsediyor. Ama Mourinho da bu yıl Şampiyonlar liginde Lyon’u geçerken savunma futbolu oynamadı , ama henüz de yarım sezondan biraz fazla bir zaman geçti! Mourinho oyucularına istediği futbolu oynatabilir mi bilinmez.

         Real Madrid ile Barselona maçları bu yıl sisteme karşı teknik adam çekişmesi olacak! Bu rekabet farklı şeyler doğrurabilir.  {jcomments on}   

               

 

 

 

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  29460  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Doç. Dr. Deniz Gökçe Pazar, 11 Temmuz 2010.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

futbolekonomihakkimizdabanner2

esitsizliktanitim

aksartbmmraporbanner

Yazarlarımızın Son Yazıları

Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Murat  Başaran
Murat Başaran
Mete İkiz
Mete İkiz
Hüseyin Özkök
Hüseyin Özkök
Ömer Gürsoy
Ömer Gürsoy
Neville Wells
Neville Wells
Kenan Başaran
Kenan Başaran
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Lale Orta
Prof. Dr. Lale Orta
Müslüm Gülhan
Müslüm Gülhan
Tuğrul Akşar
Tuğrul Akşar
Av. Hüseyin Alpay Köse
Av. Hüseyin Alpay Köse
Doç. Dr. Recep Cengiz
Doç. Dr. Recep Cengiz
Dr. Ahmet Güvener
Dr. Ahmet Güvener
Av. Arman Özdemir
Av. Arman Özdemir
Dr. Tolga Genç
Dr. Tolga Genç
Tayfun Öneş
Tayfun Öneş
Dr. Bora Yargıç
Dr. Bora Yargıç
Alp Ulagay
Alp Ulagay
Dr. Sema Tuğçe Dikici
Dr. Sema Tuğçe Dikici

Kimler Sitede

Şu anda 838 konuk çevrimiçi

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 52905042

raporlaranas

kitaplar aksar

1

futbol ekonomi bulten

fesamlogobanner

ekosporlogo


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

futbolekonomisosyal2

 

sosyal1