TÜRKİYE’DE FUTBOL PİYASASININ KORUMACILIK AÇISINDAN ANALİZİ
Bizi Takip Edin Futbol ekonomisi facebookta futbol ekonomisi twitterde
x
Hata
  • JUser::_load: Unable to load user with id: 62
Buradasınız >> Ana Sayfa Haberler & Makaleler Ekonomi Diğer Yazarlar TÜRKİYE’DE FUTBOL PİYASASININ KORUMACILIK AÇISINDAN ANALİZİ

TÜRKİYE’DE FUTBOL PİYASASININ KORUMACILIK AÇISINDAN ANALİZİ

images

İsmail Güneş- 14 Ağustos 2010

Bugüne kadar Türkiye’de Futbol piyasası korumacı eğilimi ağır basan bir piyasa yapısındadır. Özellikle koruma politikalarının birinci aracı olan Miktar kısıtlamalarının sürekli uygulandığını görülmektedir. Ayrıca oyuncu kalitesine yönelik kısıtlamalarda mevcuttur.

 

Miktar Kısıtlamaları

Uluslararası Ticarette Miktar Kısıtlamaları ; ithalat hacminin direkt olarak sınırlanmasına yöneliktir. Gümrük tarifeleri, ithalatı fiyat mekanizması yolu ile kısıcı etkiye sahiptir. Ancak, miktar kısıtlamaları ile ülkeye girecek veya ülkeden çıkacak mal hacminin direkt olarak belirlenmesi söz konusu olmaktadır. Bundan dolayı bu araçların fiyat mekanizmasında yeri yoktur. Miktar kısıtlamaları, ise: Kotalar, ithal yasakları, döviz kontrolü araçlarından oluşmaktadır[1]

Ülkemiz Futbol Piyasasındaki miktar kısıtlamaları aynı standart içinde  uzun süreli uygulanmamaktadır. Sıkça değişen uygulamalar nedeniyle ülkemizde miktar kısıtlamalarının sonuçlarını belirli bir dönemde analiz ederek Türk Futboluna neler kattığını yada kaybettirdiğini söyleme şansına maalesef sahip değiliz. Bu durum plansızlık olarak değerlendirilebilir. Türk Futboluna yön veren tüm kesimlerin bir araya  gelerek konuyu tartışmaları ve orta vadeli bir  plan uygulamaları ve bu plan sonuçlarının alınmasıyla beraber durumun gözden geçirilerek olumlu ve olumsuz sonuçların değerlendirilmesi gerekir. Oysa daha çok federasyon bu konuda kulüplerin baskı ve istekleriyle sık sık görüş değiştirebilmekte ve değişen uygulamalar nedeniyle orta ve uzun vadeli stratejik plan ve analizler yapılamamaktadır.

Avrupa Adalet Divanı’nın 15 Aralık 1995’te Belçikalı Futbolcu  Jean Marc Bosman’ın başvurusu sonucunda aldığı karar nedeniyle Avrupa’da oyuncu transfer kısıtlaması ortadan
kalktı ve Avrupa Birliği üyesi takımlar kadrolarında sınırsız yabancı futbolcu bulundurur duruma geldiler. Ancak iç piyasanın tamamıyla korunmasız bırakıldığını söyleyemeyiz. Avrupa Ülkelerinde federasyonlar kendi düşünceleri doğrultusunda değişik uygulamalar geliştirmeye çalıştılar. Bu kısıtlamaların en başında maç kadrosunda yer alacak yabancı oyuncu ile ilgili oldu. Almanya maç kadrosunda 5’den fazla AB üyesi olmayan oyuncuya izin vermezken, Fransa bu sayıyı 4 olarak belirledi. İspanya ise maç kadrosunda 3’den fazla AB üyesi olmayan oyuncu bulundurulamaz hükmü getirirken Yunanistan bu sayıyı 5 olarak belirledi. AB statüsünde olan oyuncuların transferi ise serbest durumda. Avrupa Birliği üyesi ülkelerin bu tür sınırlamaları üye ülkeler arasında transfer serbestisi nedeniyle kulüpler açısından önemli sıkıntılar yaratmamaktadır.  İtalya, İngiltere ve Hollanda gibi ülkeler ise AB dışındaki oyunculara herhangi bir kısıtlama uygulamamaktadır.

Miktar kısıtlamaları aşmak amacıyla kulüpler Avrupa Birliği üyesi olmayan ülkelerin oyuncularını AB vatandaşlığına geçirme yolunu sıkça denemektedir.

AB Adalet Divanı, İspanya'nın Tenerife kulübünde forma giyen Rus futbolcu İgor Simutenkov ‘un AB'ye üye 25 ülke oyuncuları gibi eşit haklara sahip olduğunu belirterek, AB ile ortaklık anlaşması imzalamış ülke futbolcularına da birlik lisansı verilmesini istemesi talebiyle yaptığı başvuruyu kabul edince serbestleştirmede önemli bir adım daha atıldı. Bu karardan bilindiği gibi Türk futbolcularda faydalandı. Emre ve Nihat AB statüsünde forma giyme şansı buldular.

Bu konuda Türkiye’de de önemli bir adım atma fırsatı doğdu. Ekonomik ve siyasi alanda pek çok uyum yasası çıkaran ve AB normlarını uygulayan Türkiye, Adalet Divanının bu kararlarını görmezden gelerek çalışma özgürlüğünün kapsamını genişletmeyi uygun bulmadı. Oysa birlik ülkesi olmamasına karşın Türkiye’nin de içinde bulunduğu ortaklık anlaşması imzalayan ülkelere Avrupa Adalet Divanı bu hakkı tanırken TFF Beşiktaş kulübünün Giunti Fenerbahçe Kulübünün Anelka ve İtalyan Pasaportlu Luciano için yaptığı başvuruları red ederek korumacı politikalarına devam etmiştir.

Oyuncu Kalitesine Yönelik Kısıtlamalar

Uluslararası ekonomide tarife dışı araçlar kapsamında ele aldığımız “ürün standartları” da koruma araçlarından birisidir.  Ürün standartları; ürünün kalitesi, dayanıklılığı, boyutları, sağlığa etkileri gibi teknik özellikleri belirler. Bunlar arasında çevreyle ilgili olanlar, ürünün kullanımı ve sonrasında çevreye olan etkileri ile ilgilidir. Tarımsal ürünlerdeki kimyasal girdi artıklarına getirilen sınırlamalar, meşrubatın yeniden kullanılabilen şişelerde satılma mecburiyeti, bu tür standartlara örnek olarak verilebilir. Başta gelişmiş ülkeler olmak üzere birçok ülke, bu standartlara uygun olmayan ürünlerin ithalini engellemesi esasına dayanır.

Bu tür ürün standardı kavramını Futbol piyasasına uyarladığımızda özellikle futbolcu transferlerinde futbolcunun niteliği üzerine bazı kriterlerin getirilmesi durumunda bununda bir “ürün standardı” olduğunu kabul edebiliriz. Bu kapsamda İngiltere için bir parantez açmakta fayda var. Her ne kadar oyuncu kısıtlaması olmamasına karşın dünyanın en çok izlenen bu liginde yer alacak yabancı oyuncunun ülkesinin milli formasını son iki yıllık süreçte %75 oranında giymesi gerekiyor. Bu koşulu yerine getirmeyen futbolcular çalışma izni alamıyorlar. Bu uygulama sonucunda kalite düzeyinin yükseldiğini söylemek doğru olacaktır. Ancak burada göz ardı edilmemesi gereken bir nokta da İngiliz kulüplerinin finansal olanaklarının güçlü olması, İngiliz liginin dünyada en çok talep edilen üst düzey bir lig olduğu gerçeğidir. Böylesi bir piyasa yapısında ürün sunumunda kaliteyi sürdürülebilir kılmak ve bir tür yıldızlar ligi olarak pazarlanabilir bir ürün olma özelliğini sürdürebilmek için yapılan bu düzenleme her koşulda ve her ülke için aynı sonucu veremeyebilir.

Türk Futbolunda Korumacılık Lehinde ve Aleyhinde Argümanlar

Türk Futbolu açısından korumacı politikası önermeleri yapanların da korumacı ve bebek endüstri tezlerinin temel mantığına uygun gerekçeler ortaya koyduğunu görmekteyiz. Bunları özetlemeye çalışırsak

●Yerli futbolcuların yabancı ve ucuz futbolcuya karşı korumak,

●Yurtiçindeki kulüplerin yabancı kulüplerle rekabete dayanmalarına olanak verilmesi için ithal edilen futbolcuların maliyetlerini yerli üretim maliyetlerine eşitlemek/yaklaştırmak

●Yurtdışından ithal edilen futbolcuları yurt içinden sağlayarak ülke içindeki futbol işgücü piyasasında işsizliği önlemek

●Türkiye’nin Futbolcu ihraç eden bir ülke olmaması nedeniyle yurtiçine girenden çok kaynağın yurtdışına ödenmesi nedeniyle kısıtlamalar getirerek dışalıma ödenen döviz miktarını azaltmak ve bu kaynakların yurtiçinde kullanılmasını sağlamak.

●Yabancı Oyuncu sayısının artması sonucunda altyapıdan yetişecek genç oyuncuların takımlarında yer bulma şansı azalacağından ötürü genç futbolcu birikimi sağlamak

●Kulüplerin üretim maliyetlerini düşürmek amacıyla yurtdışından ucuz ve kalite düzeyi düşük oyuncuları yurtiçine getirme olasılığına karşı iç pazarı korumak ve iç pazarda geçerli olan ya da oluşan fiyatın altında satış yapılmasına karşı korunması

● Bebek Endüstri Tezi kapsamında; yerli kulüpler belirli rekabet düzeyine gelinceye kadar   büyümelerine olanak sağlamak.

●Ulusal takım için oyuncu yetişmesini sağlamak ve ulusal takımın serbestlikten olumsuz etkilenmesini önlemek.

Bu görüşlere karşı eleştiri getirenlerin ise argümanları şu şekilde özetlenebilir;

● Yabancı oyuncu kısıtlaması nedeniyle yurtiçindeki futbolcu maliyetleri gerçek değerinin üzerine çıkmaktadır,

● Piyasadaki işgücü maliyetlerinin rekabet koşulları altında belirlenmesi gerekmektedir. Korumacı politikalar bu maliyetleri artırmaktadır,

●  Kulüplerimizin yurtdışındaki rakipleriyle mücadele edebilmesi için özellikle Avrupalı rakipleri gibi yabancı oyuncu sınırlamasının olmaması gerekir. Bu sınırlamalar rekabette Türk takımları aleyhine rekabet koşullarını bozmaktadır.,

● Korumacı politikalar futbol seyircisini daha kaliteli oyunculardan ve zengin kadrolardan mahrum etmektedir, 

● Piyasadaki korumacı politikalar nedeniyle Türk oyuncular yurtdışına açılarak rekabet içerisine girmeyi arzu etmemektedir.

● Korumacılık sonucunda iç piyasadaki oyuncuların rekabete girmemesi nedeniyle Futbolcu ücretleri ve maliyetleri artmaktadır.

● İç piyasada daha fazla kazanma şansına sahip olan üst düzey oyuncular bulunmaktadır ve bunlar yurtdışında oynamaktansa daha yüksek ücretlere yurtiçinde oynamayı tercih etmektedirler.

● İç Piyasa rekabet koşullarına göre ücret düzeyini belirleyeceğinden daha gerçekçi fiyatlar oluşacaktır.

● Türk Futbolcularının yurtdışına açılmasıyla beraber ihraç ve ithal oyuncu arasında oluşan gelir dengesizlikleri ortadan kalkacaktır.

● Altyapıdan yetişen oyuncuları kadroda bulundurma zorunluluğu getiren UEFA Kriterleri zaten zorunluluk getirmektedir.

● Rekabete açılan piyasada genç oyuncular rekabet koşullarına daha hızlı uyum sağlayacak ve uluslar arası arenada daha çok Türk oyuncu yer alabilecektir.

● Türk Oyuncuların rekabete açık olması sonucunda ulusal takımı olumsuz etkilemeyecek ve yurtdışında oynayanlar ve yurtiçinde oynayanlardan ulusal takım oluşacaktır.{jcomments on}

 

 



[1] Saatçioglu, 200, a.g.e

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  12356  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Cuma, 22 Kasım 2024.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

Neden Futbol Ekonomisi?

 

www. Futbolekonomi.com’un  vizyon ve misyonu temel olarak  Futbol Ekonomisi Stratejik Araştırma Merkezi’nin (FESAM) vizyon ve misyonuna paralel ve aynı düzlemdedir.

 

Bu bağlamda temel misyonumuz: Futbolun yerel ve küresel makro özelliklerini incelemek ve yeni yapısal modeller önermek; bu kapsamda entelektüel gelişimi hızlandırmak ve buna ilişkin referans olabilecek bir database oluşturmak ve bunu tüm futbol araştırmacılarının emrine sunmak... Bu amaçla yapılan çalışmaları yayımlamak; gerekli her türlü bilimsel futbol araştırma ve geliştirme projelerine entelektüel anlamda destek vermek.

 

Temel Vizyonumuz: Önerilen yeni modellerin gerçekleştiğini görmektir.

 devamı >>>

finansal-futbol-anim-1

tugrulaksar_ge_roportaj

Tuğrul Akşar Güngör Urasın sorularını yanıtlıyor

  Yazar Tuğrul Akşar,
Milliyet Gazetesi Yazarı Güngör Uras'ın
sorularını yanıtlıyor.
detay için tıklayınız..

 

Spor Endexi

 

05/11/2024

Kapanış Günlük
Değişim %
  BİST 100

8.698,48

-0,17

 bjk BJKAS

4,48

-2,18

 fb FENER

100,30

0.00

 gs GSRAY

6,83

+0,15

 trabzon TSPOR

0,93

0,00

   SPOR ENDEKSİ

3.075,321

-0,41

Videolar

Tuğrul, Tuğrul Akşar, Pusula, Ekonomi, Futbol, Futbol Ekonomi, Mali,VİDEONUN DEVAMI VE DİĞER VİDEOLAR İÇİN TIKLAYIN.

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 43370680

TRENDYOL SÜPER LİG 2024-2025 SEZONU

  

 

 Sıra TAKIMLAR 0 G B M A Y AV

1

Galatasaray 11 10  0 32 11 21 31
2 Fenerbahçe 11  8   2 1 27  9   18

26

3 Samsunspor 12 8 1  3

24

13 9

25

4 Eyüpspor 12  6   4  2 18  11 7 22
5 Beşiktaş 11 6 3  2  19  10 9 21
6 Göztepe 11 5 3 3 19  13 

  6

 18 
7

Sivasspor

12 5  2  5   17 20 -3 17
8 Başakşehir 11 4 4

17  14 3 16
9 Kasımpaşa 12 3 5 4 16    19  -3 14
10 Konyaspor 12 4 2 6 14  20 -4 14
11 Antalyaspor 12 4 2 6

15

24   -9 14
12 Rizespor 11 4 1 6 10  19 -9 13
13 Trabzonspor 11 2 6

3

12  14  -2  12
14 G.Antep FK 11 3 3 5 15 18 -3 12
15 Kayserispor 11 2 6 3 11 16 -5 12
16

Bodrumspor

12

3

2 7 10 16 -6 11
17 Alanyaspor 11 2 4 5 9 14  -5 10
18 Hatayspor 11 3 7 10 18  -8 6

19

A.Demirspor 11 0 2 9 9 25 -16

 

                 

Okur Yazar


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı  info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

 

Annual Review of Football Finance 2023

Annual Review of Football Finance 2023

Deloitte Sports Grup'un Avrupa Futbol Finansmanına ilişkin 32. kez düzenlediği yıllık futbol finans raporuna göre, Avrupa futbol pazarı 2021 - 22 sezonunda bir önceki yıla göre %7 büyüyerek 29.5 Milyar Euro büyüklüğüne ulaştı. Rapora ulaşmak için tıklayınız

Deloitte Money League - 2024

Deloitte Money league 2024

Deloitte Money League Raporunu 27. kez yayınladı. Rapora göre Avrupa'nın en zengin 20 kulübünün 2022-23 sezonunda gelirleri toplam 10.5 Milyar Euro'ya ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

UEFA Kulüp Finans&Yatırım Raporu 2024

 

UEFA Raporu-2023

UEFA Kulüp futbolunun finansal durumları ve yatırımlarına ilişkin yıllık görünüm ve benchmark raporunu yayınladı. Okumak için tıklayınız

 


 

2021-Money-league-Raporu

 

Yirmidördüncü Deloitte Money League raporuna göre Barcelona'nın 715.1 Milyon Euro'luk geliriyle ilk sırada yer aldığı, tamamı merkez lig kulüplerinden oluşan ve bir önceki yıla göre gelirleri %12 azalan Para Ligi raporunu okumak için tıklayınız

 


 

 

annual report 202021 photo

 

Avrupa Futbolunun patronu UEFA’nın gelirleri 5.7 Milyar Euro’ya Ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

 


 

 UEFA-Kulup-Futbolu-Lisanslama-2023


UEFA’nın 2023’te yayınladığı en son  Kulüp Lisanslamaya İlişkin Karşılaştırma raporuna göre kulüpler Pandemi döneminde 7.3 Milyar Euro zarar ettiler. UEFA raporu, Avrupa kulüp futbolunun endişe verici bir resmini çiziyor. Raporu okumak için tıklayınız.

 


    

191112 Aktifbank Ekolig

 

Türk futbolunun gelirlerinin ve ekonomik görünümünün mercek altına alındığı Futbol Ekonomi Raporu – EkoLig'in dördüncü sayısı yayınlandı. Süper Lig’in 2017-2018 sezonu sonunda 3,2 milyar TL olan geliri, 2018-19 sezonunda 4,2 milyar TL’na ulaştı. Bkz.

 

 

master bm report lowres

 

The European Club Footballing Landscape 2022


UEFA'nın Avrupa Lulüp futboluna ilişkin 13, kez yayınladığı, Covid-19'un etkilerinin de analiz edildiği raporu okumak için Bkz.


 

 EkoSpor-y

“Ekospor’un aylık bültenlerinden haberdar olmak için tıklayınız”

 

Süper lig Marka değeri araştırma

''Taraftar Algısına Göre Türkiye Süper Ligi Marka Değerini Etkileyen Faktörlerin ve Marka Değeri Boyutlarının Değerlendirilmesi'' Prof. Dr. Musa PINAR öncülüğünde yapılan bu araştırmayı okumak için tıklayınız.

 

 

the-european-elite-2019

KPMG Avrupa’nın 32 Elit Kulübünün değerlemesini yaptı. Süper Lig’den Galatasaray ve Beşiktaş’ın da bulunduğu bu raporda en değerli kulüp 3.2 Milyar Euroluk değeriyle Real Madrid oldu. Raporu okumak için tıklayınız.
 

Endustriyel_futbol

 

Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı Üzerine

Futbolun Endüstriyel gelişimi, kulüplerin sportif ve iktisadi/mali yapılanışını derinden etkiliyor. Dorukhan Acar’ın Kurumsal Yönetim temelli yaklaşımı ile "Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı"yı okumak için tıklayınız

 

 

Türkiye'de Kadın Futbolunun Gelişimi ve Günümüzdeki Durumu

 

imagesCAVM4O4L

 

Dr. Lale ORTA’nın Kadın Futboluna Entelektüel Bir Yaklaşım Sergilediği makalesi için tıklayınız.” 

 

 

İngiliz Futbolunda Kurumsal Yönetişim Üzerine

 

governance_in_football

 

Tüm kulüplerimize ve Türk Futbol yapılanmasına farklı bir bakış açısı kazandırabileceğini düşündüğümüz, İngiliz Parlementosu’nun Kültür, medya ve spor Komitesi’nin hazırladığı raporu okumak için tıklayınız. 

 

money-and-soccer

“Money scorring goals”, Gerçekten de “Para Gol Kaydedebiliyor mu? “

Euro 2012’nin olası ekonomik etkilerini
okumak için tıklayınız. 



FFP

Futbolda Finansal Sürdürülebilirlik Kapsamında ''Finansal Fair Play Başa Baş Kuralı ve Beşiktaş Futbol Kulübü Üzerinde Bir Uygulama 
Hüseyin AKTAŞ/Salih MUTLU,

okumak için tıklayınız.