Bu Mali Yapılarla Avrupa Zor!
Bizi Takip Edin Futbol ekonomisi facebookta futbol ekonomisi twitterde
x
Buradasınız >> Ana Sayfa Haberler & Makaleler Mali Tuğrul AKŞAR Bu Mali Yapılarla Avrupa Zor!

Bu Mali Yapılarla Avrupa Zor!

aD30MGC27

Tuğrul Akşar- 1 Mart 2018  Mali yapılarındaki olumsuzluklar nedeniyle UEFA Türk kulüplerini uzunca bir süredir yakın takibe almış durumda.

 

Dört Kulübün de UEFA'ya Taahhütleri Var!

 

Galatasaray ile UEFA arasında 2 Mart 2014’de Nyon’da imzalanan Settlement Agreement gereğince, kulübün izlemesi gereken finansal yol haritası belirlenmişti. UEFA bu anlaşmayla mutabık kalınan koşullara kulübün uyumunu talep etmişti.[1] Ne var ki,  Finansal Fair Play koşullarına uyumda sıkıntı yaşayan Galatasaray'a Avrupa'dan men cezası gelmiş ve Galatasaray 2016-17 sezonunda Avrupa'ya gidememişti. Bu kez yine Galatasaray, 2017-18 sezonu için de men kararı almamak için 9 Mart 2018’de İsviçre’nin Nyon şehrinde UEFA ile yapılacak toplantıya katılacak.

 

UEFA’nın “Club Financial Control Body” komitesiyle bir Settlement Agreement imzalayan bir başka kulüp olan Fenerbahçe de 2016/17, 2017/18, 2018/19 ve 2019/20 sezonuna kadar, UEFA ile mutabık kalınan finansal gelişmeleri gerçekleştirmek zorunda...Bu süreçte UEFA tarafından yakın takibe alınan Fenerbahçe, 2017-18 sezonu için 10 milyon Euro’dan fazla zarar etmemek zorunda. Anlaşma gereğince 2017-18 sezonlarında personel giderleri/toplam gelirler oranında ve futbolcu haklarına ait amortisman giderlerine getirilen sınırlandırmalara da uyum sağlayacağını kabul eden Fenerbahçe, 2019’dan itibaren de başabaş noktasını yakalayıp artıya geçmeyi taahhüt etmişti.[2] Bu kapsamda kulübün mali tabloları düzenli bir şekilde UEFA tarafından takip ediliyor.

  

Son iki senenin Süper lig Şampiyonu Beşiktaş ta yine UEFA ile 2015/16, 2016/17, 2017/18 ve 2018/19 sezonları için bir “Settlement Agreement” imzalamış ve bu sezonlarda başa baş noktasını yakalayıncaya kadar kulüp UEFA tarafından izlemeye alınmıştı. Bu anlaşmaya göre Beşiktaş’ın 2016 yılı sonunda zararı 20 milyon Euro’yu, 2017 sonunda da 10 Milyon Euro’yu geçemeyecek.[3] 

Trabzonspor da UEFA ile imzaladığı settlement agreement kapsamında [4] 2016/17, 2017/18 ve 2018/19 sezonları için finansal kontrol ve izlemeye alınmayı ve 2017 sonuna kadar da başabaş noktasına gelebilmek için zararını 10 Milyon Euro’ya indirmeyi, bu süreçte operasyonel giderlerinde kısıntıya gitmeyi kabul ve taahhüt etmişti.

Görüldüğü üzere kulüplerimizin mali yapıları UEFA tarafından yakın takip ve kontrol altında. Bu kapsamda kulüplerimizin son finansal yapıları ne durumda ona bakmak istiyoruz.

  

Finansal Yapılarda Olumluya Gidiş Yok!

  

Her ne kadar kulüplerimiz UEFA ile imzaladıkları anlaşmalar ve taahhüt ettikleri yükümlülüklerle finansal yapılarına çeki düzen vereceklerini, zararlarını azaltarak başa baş noktasını yakalayacakları beyan ve taahhüt etseler de, 2017/2.dönem finansalları itibariyle kulüplerin bu taahhütlerini gerçekleştirmeleri çok da kolay görünmüyor. 

  

Yukarıda ifade ettiğimiz konu itibariyle Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor’un 2017/2.dönem itibariyle Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) gönderdikleri finansal tablolarından hareketle oluşturduğumuz Tablo-1’i incelediğimizde;

Dört takımın toplam varlıkları 3.238 Milyon TL’na ulaşırken, toplam yükümlülüklerinin de 6.173 Milyon TL olarak gerçekleştiği,

  •  

Dört kulübün kısa vadeli borçlarının 2.997 Milyon TL’na, uzun vadeli borçlarının da 3.176 Milyon TL’na yükseldiği,

  •  

Dört kulübün dönem zararları 263 Mio TL olarak gerçekleşirken, yıllar itibariyle birikimli zararlarının da 2.812 Milyon TL’na ulaştığı,

  •  

Artan borçlanmanın neden olduğu finansal giderlerin yanısıra, oluşan zararların da etkisiyle dört kulübün özkaynak açıklarının 2.774 Milyon TL’na ulaştığı,

  •  

Dört kulübün 2016-17 sezon sonu itibariyle toplam gelirlerinin de 1.517 Milyon TL olarak gerçekleştiğini gözlemliyoruz.

  •  
  • 4 kulübün baz aldığımız finansal göstergelerinin ortalamasını aldığımızdaysa, kulüplerin varlıklarının ortalama 810 Milyon TL, toplam Yükümlülüklerinin ortalama 1.543 Milyon TL, birikimli zararlarının ortalama 703 Milyon TL’na ve Özkaynak açıklarının da ortalama 694 Milyon TL’na ulaştığı görülüyor.

  • Tablo:1) 2017/2 Dönem İtibariyle 4 Büyük Kulübün bazı Finansal Göstergeleri
  •  

TugrulAKSAR FutbolKulupleriFinansallari 1  

Kulüp özelinde finansal değerlendirme yaptığımızda ise aşağıdaki sonuçlara ulaşıyoruz.

 

Beşiktaş[5]

afft226 mf5613470

2016-17 sezonu itibariyle ulaştığı 521 Milyon TL’lık gelirle rakiplerine önemli fark atan kulübün toplam varlıkları 720 Milyon TL’na ulaşırken, kısa ve uzun vadeli borçları toplamı 2.061 Milyon TL’na yükselmiş durumda. Yani, Beşiktaş gelirinin yaklaşık 3,5 katı borca sahip görünüyor.

 

Beşiktaş’ın kısa vadeli yükümlülüklerini karşılayabilme yeteneğini ölçen Net işletme sermayesi bakımından bilançoya bakıldığında da, Beşiktaş’ın 824 Milyon TL net işletme sermayesi açığı verdiği görülmektedir. Net işletme sermayesi açığı, kulübün başta oyuncular, teknik heyet olmak üzere diğer üçüncü kişi ya da kurumlara kısa vadeli yükümlülüklerini yerine getirmede zorlanacağını, bu ödemeleri yapabilmek için sıcak paraya ihtiyacı olduğunu ifade etmektedir.

Beşiktaş’ın dönem zararı ise 7 Milyon TL olarak gerçekleşirken, yıllar itibariyle birikimli zararı 762 Milyon TL’na ulaşmış vaziyette. Birikimli zarar, kulübün gelirinin üzerine çıkmış durumda. Kulübün her ne kadar dönemsel zararı bir önceki döneme göre önemli ölçüde gerilerken, yıllar itibariyle birikimli zararı toplam gelirinden %130 daha fazla görünüyor.

 

Kümüle zarar Beşiktaş’ın özkaynak açığını da 523 Milyon TL’na yükseltmiş vaziyette. Yani, 2017/2.Dönem itibariyle Beşiktaş negatif özkaynağa dönmüş, pasif açığı verir duruma gelmiştir. Bu tablo Beşiktaş’ın özkaynaklarını tamamen kaybettiğini bize gösteriyor. Bu durum TTK. 376 Mad.kapsamında “Teknik iflas olarak tanımlanıyor.

 

Kulübün 2017/2.Dönem itibariyle gelirlerinde artış kaydetmesi olumlu bir gelişme olarak değerlendirilmesine karşın, Kara Kartalı zarara uğratan en önemli kalemlerin başında 97,9 Milyon TL ile finansman giderleri geliyor. Finansman giderlerinin toplam gelirlere oranı ise kabul edilebilir sınırın üzerinde, %23.5 olarak gerçekleşmiş durumda. Bu rasyo bize kulübün üzerinde çok ciddi bir finansman baskısının olduğunu gösteriyor.

Kısacası; Beşiktaş’ın mevcut borçları varlıklarının ve toplam gelirlerinin üzerine çıkmıştır. Kulübün yarattığı net nakit akımı, Beşiktaş’ın giderlerini ve borç geri ödemelerini karşılamaya yetmediğinden yoğun bir şekilde borçlanan Kara Kartal, bu kez de borçlanmanın neden olduğu ağır finansman yüküyle karşı karşıya kalmıştır. Yüksek finans maliyetlerine katlanmak zorunda kalan kulübün karlılığı bu sebeple olumsuz etkilenmekte ve özkaynakları eritmektedir. Nitekim, bu gelişme kulübün tüm özkaynaklarını yıllar içinde yitirmesine ve pasif açığı vermesine neden olmuştur. Mali yapıdaki bu olumsuzlukların devam ediyor olması, kulübün sürdürülebilir bir mali/ekonomik büyümeyi gerçekleştirmesinin ve sportif başarıya ulaşmasının önünü kesmektedir.

 

Fenerbahçe [6] 

FB211590

 

2016-17 sezonu itibariyle ulaştığı 466 Milyon TL’lık gelirle, Süper Lig’de Beşiktaş’tan sonra en fazla gelir elde eden kulüp olan Fenerbahçe’nin toplam varlıkları 1.039 Milyon TL; kısa ve uzun vadeli borçlarından oluşan toplam yükümlülükleri de 2017/2.dönem itibariyle 1.696 Milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Toplam varlıklarından 657 Milyon TL daha fazla yükümlülüğü bulunan kulüp “net borçlu” bir yapıdadır. Kulübün kısa vadeli borçları 675 Milyon TL olarak gerçekleşirken, uzun vadeli yükümlülükleri toplamı 1.021 Milyon TL’na, yani toplam gelirinin %120’sine ulaşmıştır.

Kulübün kısa vadeli yükümlülüklerini karşılayabilme yeteneğini ölçen Net işletme sermayesine bakıldığında ise, Fenerbahçe dört kulüp içerisinde Net İşletme sermayesi açığı vermeyen tek kulüp olduğu görülüyor. Bu anlamda sıcak para ihtiyacı diğer kulüplerin aksine daha az olan kulüpte, toplam borçlanmanın bilanço içindeki payı ise hayli yüksek bir orana (%63’e) yükselmiştir.

 

Fenerbahçe’nin dönem zararı ise 95 Milyon TL olarak gerçekleşirken, yıllar itibariyle birikimli zararı 546 Milyon TL’na ulaşmıştır. Birikimli zararı, gelirinin üzerine çıkan kulüpte, özkaynak açığı da 657 Milyon TL’na ulaşmıştır. Bu zarar tutarı dört kulüp içinde en fazla birikimli zarar tutarını ifade ediyor. Gelirinden %117 daha fazla bir tutarı ifade eden birikimli zarar nedeniyle Fenerbahçe’nin özkaynakları, 2017/2.Dönem itibariyle negatife dönmüş, kulüp pasif açığı verir duruma gelmiştir. Bu tablo bize, Fenerbahçe’nin özkaynaklarını tamamen kaybettiğini ve TTK. 376 Mad.kapsamında “Teknik iflasta olduğunu gösteriyor.

Kulübün 2017/2.Dönem itibariyle gelirlerinde artış kaydetmesi olumlu bir gelişme olarak değerlendirilmesine karşın, Sarı Lacivertilerin mevcut giderlerini karşılayabilecek bir gelir düzeyine sahip olmamaları, kulübün asıl faaliyetlerinden 11.7 Milyon TL zarar ettiğini göstermektedir. Yetersiz gelir, yüksek maliyetler ve yeterli olmayan nakit akımı nedeniyle, fon açığını borçlanarak karşılamaya çalışan kulüpte en önemli gider kalemini 168,7 Milyon TL ile finansman giderleri oluşturmaktadır. Bu bağlamda, finansal yapı üzerinde ciddi bir baskı yaratan finansal giderlerin, toplam gelirlere oranı %37’ye ulaşmaktadır ki, bu oran kabul edilebilir rasyonun iki katı üzerindedir. Bu rasyo bize kulübün üzerinde çok ciddi bir finansman baskısının olduğunu gösteriyor. Finansman Giderlerinin Toplam Gelirlerin %37’sine karşılık gelmesi, kulübün sürdürülebilir ve sağlıklı bir mali yapıya sahip olmasının önünde önemli bir engel olarak duruyor. Bu rasyonun yükseliği, her ne kadar kısa vadeli kredilerin payı, toplam borçlanma içinde daha düşük olsa da, kulübün kısa ve orta/uzun vadeli borçlanma maliyetinin çok yüksek olduğunu ifade ediyor.

 

Kısacası; Fenerbahçe’nin mevcut yükümlülükleri/borçları varlıklarının ve toplam gelirlerinin üzerine çıkmış görünüyor. Kulübün yüksek takım maliyeti, yetersiz nakit akışı vb nedenlerle, asıl faaliyetlerinden kar yaratamadığı gibi, dönemi de net zararla kapatmıştır. Kulüp fon ihtiyacını yüksek maliyetle borçlanarak karşılamaktadır. Giderlerini ve borç geri ödemelerini gerçekleştirmeye yetmeyen bir nakit akışı ve finansal yapı, kulübü yoğun bir şekilde borçlanmaya yöneltmiş durumdadır. Sarı Lacivertliler, bu kez de borçlanmanın neden olduğu ağır finansman yüküne maruz kalmıştır. Yüksek finans maliyetlerine katlanmak zorunda kalan kulübün karlılığı bu sebeple olumsuz etkilenmekte ve özkaynakları eritmektedir. Nitekim, bu gelişme kulübün tüm özkaynaklarını yıllar içinde yitirmesine ve pasif açığı vermesine neden olmuştur. Mali yapıdaki bu olumsuzlukların devam ediyor olması, kulübün sürdürülebilir bir mali/ekonomik büyümeye ve sportif başarıya ulaşmasının önündeki en büyük engeldir.

   

Galatasaray [7]

 GS

2016-17 sezonu itibariyle ulaştığı 349 Milyon TL’lık gelirle, Süper Lig’de Beşiktaş ve Fenerbahçe’tan sonra en fazla gelir elde eden üçüncü kulüp konumundaki Galatasaray’ın, son bir buçuk yılda gelirlerindeki bu gelişme olumlu değerlendirilmekle birlikte, kulübün toplam varlıkları 903 Milyon TL; kısa ve uzun vadeli borçlarından oluşan toplam yükümlülükleri de 2017/2.dönem itibariyle 1.515 Milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Toplam varlıklarından 612 Milyon TL daha fazla yükümlülüğü bulunan kulüp “net borçlu” bir yapıdadır. Kulübün kısa vadeli borçları 1.082 Milyon TL olarak gerçekleşirken, uzun vadeli yükümlülükleri toplamı da 433 Milyon TL’dır. Toplam borçlanma içinde kısa vadeli borçlanması %71’e yükselen kulüp, dört kulüp içinde en kötü borç kompozisyonuna sahiptir. Kulüp toplam borcu,  gelirinin 4,3 katına ulaşmıştır.

Mevcut kısa vadeli borçlarıyla Galatasaray diğer üç kulüple kıyaslandığında, en yüksek kısa vadeli borca sahip kulüp olarak görünmektedir. Kulübün kısa vadeli yükümlülüklerini karşılayabilme yeteneğini ölçen Net işletme sermayesine bakıldığında ise, Galatasaray 722 Milyon TL ile dört kulüp içerisinde en yüksek Net İşletme Sermayesi Açığı veren tek kulüp olarak karşımıza çıkıyor. Bu bağlamda dört kulüp içinde en fazla “sıcak para”ya ya da pratikteki kullanımıyla en fazla “kasa kolaylığı”na ihtiyaç duyan kulüp konumundadır.

 

Sarı Kırmızılıların dönem zararı 117 Milyon TL olarak gerçekleşirken, yıllar itibariyle birikimli zararı 1.063 Milyon TL’na ulaşmıştır. Birikimli zararı, gelirinden 3 kat daha fazla olan kulüp, bu haliyle diğer dört kulüp içinde en yüksek kümulatif zarara sahip şirket durumundadır. Yıllar itibariyle artan zararlar, süreç içinde özkaynakları eritmiş ve sonuçta ortaya 613 Milyon TL özkaynak açığı çıkmıştır. Gelirinden %171 daha fazla birikimli zararı olan Galatasaray’ın özkaynakları, 2017/2.Dönem itibariyle negatiftir. Özkaynaklarını tamamen yitirmiş bulunan Galatasaray “pasif açığı” verir duruma gelmiştir. Bu tablo bize, diğer kulüplerde olduğu gibi Galatasaray’ın da özkaynaklarını tamamen kaybettiğini ve TTK. 376 Mad.kapsamında “Teknik iflasta olduğunu gösteriyor.

Kulübün 2017/2.Dönem itibariyle gelirlerinde artış kaydetmesi olumlu bir gelişme olarak değerlendirilmesine karşın, Sarı Kırmızılıların mevcut giderlerini karşılayabilecek bir gelir düzeyine sahip olmamaları nedeniyle, asıl faaliyetlerinden 59.7 Milyon TL zarar ettikleri görülmektedir. Yetersiz gelir, yüksek maliyetler ve yeterli olmayan nakit akımı nedeniyle, fon açığını borçlanarak karşılamaya çalışan kulüpte en önemli gider kalemini 76,2 Milyon TL ile finansman giderleri oluşturmaktadır.[8]

 

Bu bağlamda, finansal yapı üzerinde önemli bir baskı yaratan finansal giderlerin, toplam gelirlere oranı %22’sine ulaşmaktadır ki, bu oran kabul edilebilir rasyonun üzerindedir. Bu rasyo bize kulübün üzerinde bir finansman baskısının olduğunu gösteriyor.

 

Kısacası; Galatasaray’ın mevcut yükümlülükleri/borçları varlıklarının ve toplam gelirlerinin üzerine çıkmış görünüyor. Finansal anlamda kulübe “net borçlu” diyebiliriz. Kulübün yüksek takım maliyetinin yanısıra, yüksek operasyonel giderler, dövize endeksli borçlar nedeniyle artan kurların yarattığı zararlar, yetersiz nakit akışı vb nedenlerle, asıl faaliyetlerinden kar yaratamadığı gibi dönemi de net zararla kapatmasına neden olmuştur. Kulüp, diğer kulüpler gibi fon ihtiyacını yüksek maliyetle borçlanarak karşılamak zorunda kalmıştır. Ancak, Galatasaray’ın diğer üç kulüpten farkı: Kısa vadeli borçlanmasının, diğer kulüplerle kıyaslanamayacak kadar yüksek olmasıdır. Bu nedenle vadesi gelen kredilerin döndürülmesi, bu kredilerin anapara ve/veya faizlerinin vadelerinde ödenmesi zorunluluğu, kulübün ilave finansmana yönelmesini mecbur kılıyor. Bununla birlikte, giderlerini ve borç geri ödemelerini gerçekleştirmeye yetmeyen bir nakit akışı ve finansal yapı, kulübü yoğun bir şekilde borçlanmaya yöneltmiş durumdadır. Bu durum doğal olarak Sarı Kırmızılıları, ilave borçlanmaya itmektedir. Bu da finansman yükünü arttırmakta, kulüp mali yapısı üzerinde borç baskısı yaratmaktadır. Yüksek finans maliyet ve operasyonel giderlere katlanmak zorunda kalan kulübün karlılığı bu sebeple olumsuz etkilenmekte ve özkaynakları eritmektedir. Nitekim, bu gelişme kulübün tüm özkaynaklarını yıllar içinde yitirmesine ve pasif açığı vermesine neden olmuştur. Mali yapıdaki bu olumsuzlukların devam ediyor olması, kulübün sürdürülebilir bir mali/ekonomik büyümeyi gerçekleştirmesinin ve sportif başarıya ulaşmasının önündeki en büyük engeldir.

 

Trabzonspor[9]

afft226 mf7066473

2016-17 sezonunu 149 Milyon TL’lık hasılatla kapatan Trabzonspor’un, toplam varlıkları 576 Milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Kulübün kısa ve uzun vadeli borçlarından oluşan toplam yükümlülükleri de 2017/2.dönem itibariyle 901 Milyon TL’na ulaşmıştır. Toplam varlıklarından 325 Milyon TL daha fazla yükümlülüğü bulunan kulüp “net borçlu” bir yapıdadır. Kulübün kısa vadeli borçları 422 Milyon TL olarak gerçekleşirken, uzun vadeli yükümlülükleri toplamı da 479 Milyon TL’ya ulaşmıştır. Toplam borçlanma içinde kısa vadeli borçlanmanın payının % 47’e yükseldiği kulüpte, toplam borç gelirin 6 katına ulaşmıştır. Toplam geliriyle kıyaslandığında Trabzonspor diğer üç kulübe göre en borçlu kulüp rasyosuna sahiptir.

 

Kulübün kısa vadeli yükümlülüklerini karşılayabilme yeteneğini ölçen Net işletme sermayesine bakıldığında ise, Trabzonspor’un 331 Milyon TL’lık Net İşletme Sermayesi Açığı verdiği görülmektedir. Kendi finansal büyüklükleri içinde önemli bir tutara karşılık gelen Net İşletme sermayesi açığı, Trabzonspor’un had safhada “sıcak para”ya ihtiyacı olduğunu gösteriyor.

 

Bordo Mavililerde dönem zararı 44 Milyon TL olarak gerçekleşirken, yıllar itibariyle birikimli zararı 441 Milyon TL’na ulaşmıştır. Birikimli zararı, gelirinden 3 kat daha fazla olan kulüpte, yıllar itibariyle artan zararlar, süreç içinde özkaynakları eritmiş ve sonuçta ortaya 324 Milyon TL özkaynak açığı oluşmuştur. Gelirinden %219 daha fazla birikimli zararı olan Trabzonspor’un özkaynakları, 2017/2.Dönem itibariyle negatife dönmüş ve acil sermaye artırımı ortaya çıkmıştır. Özkaynaklarını tamamen yitirmiş ve bu nedenle “pasif açığı” veren Trabzonspor, diğer kulüplerde olduğu gibi özkaynaklarını tamamen kaybettiğinden TTK. 376 Mad.kapsamında “Teknik iflas durumunda bulunuyor.

 

Kulübün 2017/2.Dönem itibariyle gelirlerinde artış kaydetmesi olumlu bir gelişme olarak değerlendirilmesine karşın, Trabzonspor’un mevcut giderlerini karşılayabilecek bir gelir düzeyine sahip olamadığı da finansallarından net anlaşılıyor. Asıl faaliyetlerinden 63,4 Milyon TL zarar eden kulüp, yetersiz gelir, yüksek maliyetler ve yeterli olmayan nakit akımı nedeniyle, fon açığını giderebilmek için yoğun olarak borçlanmaya yönelmiş ve sonuçta 901 Milyon TL bir borç yükükümlülüğünü üstlenmek zorunda kalmıştır. Kulübün en önemli gider kalemini 78,7 Milyon TL ile finansman giderleri oluşturmaktadır.

 

Bu bağlamda, finansal yapı üzerinde önemli bir baskı yaratan finansal giderlerin, toplam gelirlere oranı %53’e ulaşmaktadır ki, bu oran diğer dört kulüple kıyaslandığında en yüksek rasyo olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu oran, Trabzonspor’un üzerinde çok ciddi bir finansman baskısı yarattığını ortaya koyuyor.

 

Kısacası; Trabzonspor’un mevcut yükümlülükleri/borçları varlıklarının ve toplam gelirlerinin çok üzerine çıkmış durumda. Finansal anlamda kulübe “net borçlu” diyebiliriz. Kulübün yüksek takım maliyetinin yanısıra, yüksek operasyonel giderler, yetersiz nakit akışı vb nedenlerle, asıl faaliyetlerinden kar yaratamadığı gibi dönemi de net zararla kapatmıştır. Kulüp, diğer kulüpler gibi fon ihtiyacını yüksek maliyetle borçlanarak karşılamaktadır.

 

Giderlerini ve finansman maliyetlerini karşılayabilecek bir gelirden yoksun olan Trabzonspor, giderlerini ve borç geri ödemelerini gerçekleştirebilmek için yoğun bir şekilde borçlanmaya yönelmiştir. Bu durum doğal olarak Mavi Bordoluları, ilave borçlanmaya itmektedir. Bu da finansman yükünü arttırmakta, kulüp mali yapısı üzerinde borç baskısı yaratmaktadır. Yüksek finans maliyeti ve operasyonel giderlere katlanmak zorunda kalan kulübün karlılığı bu sebeple olumsuz etkilenmekte ve özkaynakları eritmektedir. Nitekim, bu gelişme kulübün tüm özkaynaklarını yıllar içinde yitirmesine ve pasif açığı vermesine neden olmuştur. Mali yapıdaki bu olumsuzlukların devam ediyor olması, kulübün sürdürülebilir bir mali/ekonomik büyümeye ve sportif başarıya ulaşmasının önündeki en büyük engeldir.

 

Dört Kulüp Özelinde Ortak Genel Değerlendirmelerimiz

a616x275-iste-finansal-fair-play-gercekleri-1493763245949

Yukarıda dile getirdiğimiz mali parametreleri finansal anlamda genel olarak değerlendirdiğimizde ise;

 

Dört kulübün toplam varlıklarının, toplam borçlarını (yükümlülüklerini) karşılamaya (geri ödemeye) yetmediği; bu bağlamda kulüplerin net borçlu bir mali yapıya sahip olduğu,

 

Dört kulübün birikimli zararları nedeniyle Özkaynaklarının aşırı derecede eriyerek, pasif açığına neden olduğu, (Özkaynak Açığı)

  •  

Hepsi şirket olan bu kulüplerin net işletme sermayelerinin kısa vadeli yükümlülüklerini karşılayamadığı (Net işletme Sermayesi açığı),

  •  

Toplam gelirlerinin, borçlarını karşılamaya yetmediği; bu nedenle yoğun olarak borçlanmaya yöneldikleri, (yetersiz nakit akışı)

  •  

Faaliyetlerinden kar yaratmakta zorlanan bu kulüplerin, sürdürülebilir bir mali yapıyı olanaklı kılacak bilanço karı oluşturamadıkları, (karsız)

  •  

Dört kulübün özkaynaklarının önemli bir kısmının ( TTK.’a göre bu oran üçte ikisinin) yitirmeleri nedeniyle, acil sermaye artırımı yapmak zorunda oldukları, aksi halde Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre mali yapılarının teknik iflas durumunda olduğu görülüyor.

 

Aşağıda oluşturduğumuz Tablo:2) bize yukarıda ifade ettiğimiz genel geçer saptamaların dışında, daha somut sonuçlar da veriyor.

Tablo:2) 4 Kulübün Genel Finansal Rasyoları

TugrulAKSAR FutbolKulupleriFinansallari 2

  

Bu tabloya göre dört büyük kulübün;

Toplam borçlarının, Toplam gelirlerine oranı %406,92. Yani, kulüpler var olan gelirleriyle borçlarını ödeme yeteneğine sahip görünmüyorlar. Toplam yükümlülükleri, gelirlerinin 4 katını geçmiş durumda.

  •  

Toplam birikimli zararları, toplam gelirlerinden %185,37 daha fazla. Yani, kulüplerin mevcut gelirleriyle bırakın giderlerini karşılamayı, zararlarını karşılamaları mümkün görünmüyor. Neredeyse, kulüpler hiç gider yapmadan iki sene para biriktirseler, ancak toplam zararlarını karşılayabilecekler.

  •  

Toplam birikimli zararlarının toplam varlıklarına oranıysa %86,84. Yani, kulüplerin toplam birikimli zararları, toplam varlıklarının %87’sine ulaşmış durumda. Neredeyse, toplam varlıklarının %90’ını satmaları durumunda, toplam birkimli zararlarını ödeyebilecek seviyeye gelebiliyorlar.

  •  

Toplam yükümlülüklerinin, toplam varlıklarına oranı %368'e ulaşan kulüpler, bu anlamda toplam tüm varlıklarını paraya çevirseler bile, toplam yükümlülüklerini karşılayamıyorlar. Bu kapsamda, dört kulübün net borçlu bir yapıda olduğu görülüyor.

 

Süper Lig’in Genel Finansal Görünümü 

Aşağıda oluşturduğumuz Süper Lig genel görünüm tablosundan (Tablo:3)hareketle Süper Lig ile finansal yorum yaparsak özetle;

 Kulup Finansallari3- TugrulAksar 
Süper Lig’in 2016-17 itibariyle toplam geliri yaklaşık 3.2 Milyar TL’na ulaşmış durumda. 10]
 

Süper Lig’de yer alan 18 kulübün kısa, orta ve uzun vadeli toplam borçları 7.5 Milyar TL’na yükselmiş vaziyette.

  •  

18 Kulübün toplam birikimli zararlarının ulaştığı seviye ise 3 Milyar TL’na yaklaşıyor.

  •  

Oluşan zararların, özkaynakları giderek eritmesi, Süper Lig’de özkaynak açığını 2.5 Milyar TL’na taşımış durumda…Yani, Süper Lig’i bir şirket olarak düşünürsek, bu şirket şu anda özkaynaklarını yitirmiş, üstelik te özkaynakları 2,5 Milyar TL negatife dönmüş durumda. Yani, kulüplerin toplam özkaynak açıklarını kapatabilmeleri için başabaş noktası toplam 5 Milyar TL sermaye artırımını zorunlu kılıyor.

  •  

18 Kulübün toplam borçları, toplam gelirlerinden 2,3 kat daha fazla görünüyor. Yani, kulüplerin toplam gelirleri borçlarını karşılamaya yetmiyor. Kısacası, kulüpler olmayan kaynaklarını, gelecekte hak edecekleri/elde edecekleri gelirlerini peşin olarak harcamış durumdalar.

 

Sonuç

 a6284894a4c811d2cc3f58e7780e89e6

 

Süper Lig’i sportif ve parasal olarak domine eden dört kulübün 2017/2.dönem mali verileri üzerinden yaptığımız genel ve özel finansal değerlendirmeler gösteriyor ki, bu kulüplerimiz ve doğal olarak Süper Lig, finansal olarak bir çıkmaz sokakta…İçinde bulundukları finansal darboğaz her geçen gün daha da derinleşiyor ve bu olumsuz yapı kulüpleri ekonomik ve mali anlamda hem yurt içinde, hem de yurtdışında çok olumsuz etkilemeye devam ediyor. Ne var ki, içeride çok etkili ve etkin bir denetim olmadığı için kulüpler bu konularda herhangi bir sorun ve   yaptırımla karşılaşmıyorlar. Ancak, UEFA özellikle finansal yapılardaki olumsuzlukları gözden kaçırmıyor ve finansal yapılarında problem yaşayan kulüpleri Finansal Fair Play kriterleri kapsamında denetliyor, izliyor. Eğer bu yapılarda olumluya yönelik bir değişim/gelişme gözlemlenmiyorsa, UEFA bu kulüplere para cezası, transfer yasağı  ya da kendi organizasyonlarından men kararı verebiliyor. Bu bağlamda geçen yıl UEFA’dan men kararı alan Galatasaray hala UEFA’nın radarında. Sadece Galatasaray değil, diğer kulüplerimiz de yukarıda dile getirdiğimiz finansal olumsuzluklardan dolayı UEFA’nın yakın takip ve kontrolünde. UEFA ile imzalanan settlement agreementler, adeta kulüplerin başında demoklesin kılıcı gibi sallanıyor. 

 

Kulüplerimizi Bekleyen Olası Tehditler

- Borçları Döndürebilme Yeteneğini Yitirme Tehlikesi: Bugün kulüplerimizin önündeki en büyük tehlike/tehdit, vadesi gelecek borçlarını çevirebilme yeteneğini-kredibilitesini yitirmeleri olabilir. Çünkü, ekonomik konjonktürdeki olumsuzluklar, kulüp bünyesindeki olumsuzlukları tetikler niteliktedir.
 
  • - Likidite Sıkıntısı (Artan Sıcak Para İhtiyacı): Kulüplerimizin faaliyetlerinden yarattıkları nakitler, kulüplerin operasyonel giderlerini, finans maliyetlerini ve üçüncü kişilere olan borçlarını karşılayabilir olmaktan uzaktır. Kulüplerin kasa kolaylığı gibi geçici çözümlerin peşinden koşması, onların nakit olarak sıkışık olduğunun göstergesidir.
  •  
  • - Kredibilite ve Moralitelerini Yitirme Tehlikesi: Kulüplerin var olan finansal yapıları, onların kısa ve orta-uzun vadeli kredibilitelerini yitirmek üzere olduğunu ortaya koyuyor. Mali rasyolardaki olumsuzluklar, yeni kredi olanakları yaratmayı zorlaştırıyor. Kredibilitedeki bozulma zaman içinde ödeme performansını aşağıya çekeceğinden, bir süre sonra bu kulüplerin moraliteleri de kaybolmaya başlayacaktır. Bu da bir süre sonra kendisini pratikte, ödenmeyen oyuncu ve teknik adam ücretleri olarak  somutlayacaktır. Bu nedenle, Türk kulüplerinin hep UEFA ve CAS (Court of Arbitration for Sport)kapısında olmaları kuvvetle olasıdır.
  •  
  • - Teknik İflas halinin Devam Ediyor Olması: Yıllar itibariyle oluşan zararların kulüp özkaynaklarını eritip yok etmesi, kulüplerde pasif açığına neden olmuştur. Özkaynakları negatife dönen, varlıkları yükümlülüklerini karşılamakta yetersiz kalan kulüplerde kaybolan özkaynağın yeni sermaye artışlarıyla telafi edilememesi, kulüpleri TTK 376 kapsamında teknik iflasa sürüklüyor.
  •  
  • - Zaman İçinde Sportif Rekabet Yeteneğinin Zayıflaması: Kulüplerin mali ve ekonomik yapılarındaki olumsuzluklar bir süre sonra onların sportif rekabet güçlerini zayıflatacaktır. UEFA’nın Finansal Fair Play aracılığıyla kulüpleri mali disipline yönlendirmesi, kulüplerimizi zaman içinde küçülmeye sevk edecektir. Bu da, onların sportif rekabet gücünün düşmesi anlamına gelir.
   

Biz her ne kadar 2017/2. Dönem mali verileri üzerinden bir finansal değerlendirme yapmış olsak ta, dönemler-tarihler değişse de bu kulüplerimizin mali yapılarında kısa vadede majör değişiklikler çok olası görünmüyor. Bu nedenle 2017 yıl sonu finansallar yayınlansa da, çok farklı bir finansal görünümle karşılaşmayacağımızı düşünüyorum. Çünkü, bu sorunlar kısa sürede çözüme kavuşturulabilecek ya da kendiliğinden olumluya evrilebilecek durumda değiller. Bu nedenle, kulüplerimizin artık, kötüye gidişi sonlandırabilmek için başta küçülme olmak üzere, ekonomik ve mali anlamda çok sıkı bir disiplin altına girmeleri, finansal rejime başlamaları gerekiyor. Aksi halde, bu olumsuz gidişat zaman içerisinde bu kulüplerimizin-doğallıkla Türk futbolunun- uluslararası arenada rekabet gücünü olumsuz etkileyebilecektir. Finansal sağlığı yerinde olmayan, sürdürülebilir ekonomik yapıya ulaşamayan kulüplerin Avrupa’da kalıcı bir başarıya ulaşmaları mümkün değildir. Avrupalı devlerle sportif rekabet gücüne ulaşabilmek için öncelikle ekonomik ve mali rekabet gücünü artırmak gerekiyor. Bu konularda camia içinde farkındalık yaratmak, ne olursa olsun mutlaka her sezon şampiyonluk şiarı gibi popülist örgüt ikliminden taraftarı çıkartmak, bugün bu kulüplerimizin önünde duran en önemli tarihsel görevdir. Burada taraftara/camiaya şunu anlatmak gerekiyor. “Yarınları kurtarmak için, gerektiğinde bugünü feda edebilmeliyiz.” Yoksa, dönüşü olmayan bir yoldayız ve bu yolun sonu iyi görünmüyor… 

Dipnotlar

ClubFinancialControl/02/34/35/81/2343581

_DOWNLOAD.pdf

[2]https://www.uefa.com/MultimediaFiles/Download/OfficialDocument/uefaorg/

ClubFinancialControl/02/36/75/02/2367502_

DOWNLOAD.pdf

[3] http://www.uefa.com/MultimediaFiles/Download/OfficialDocument/uefaorg/

FinancialFairPlay/02/24/58/35/2245835_

 DOWNLOAD.pdf

 [4] http://www.uefa.com/insideuefa/protecting-the-game/club-licensing-and-financial-fair-play/news/newsid=2366661.html#/

 

[5] Finansal veriler  https://www.paragaranti.com/borsa-sirket-BJKAS

 

 

 

[8]Finansal tablolarda belirtilen kredi yüküne göre finansman gideri düşük görünmektedir.

Finansman giderinin önemli bir bölümü Satışların Maliyeti kalemine aktarılmış olabilir.

[9] https://www.paragaranti.com/borsa-sirket-TSPOR 

 

[10] Ekolig 2015-16/2016-17 Sezonu Futbol Ekonomisi Raporu-2.sh.62’de bu tutar 2.3 Milyar TL

olarak değerlendirilmektedir. Bu tutar sadece KDV dahil yıllık 600 Milyon USD’lık naklen yayın

gelirlerini ifade ediyor. Diğer gelir kalemleri de dikkate alındığında bu tutarın 3,2 Milyar TL’na

ulaştığını tahmin ediyorum. 

 

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  14049  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Tuğrul Akşar Cuma, 02 Nisan 2010.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

Neden Futbol Ekonomisi?

 

www. Futbolekonomi.com’un  vizyon ve misyonu temel olarak  Futbol Ekonomisi Stratejik Araştırma Merkezi’nin (FESAM) vizyon ve misyonuna paralel ve aynı düzlemdedir.

 

Bu bağlamda temel misyonumuz: Futbolun yerel ve küresel makro özelliklerini incelemek ve yeni yapısal modeller önermek; bu kapsamda entelektüel gelişimi hızlandırmak ve buna ilişkin referans olabilecek bir database oluşturmak ve bunu tüm futbol araştırmacılarının emrine sunmak... Bu amaçla yapılan çalışmaları yayımlamak; gerekli her türlü bilimsel futbol araştırma ve geliştirme projelerine entelektüel anlamda destek vermek.

 

Temel Vizyonumuz: Önerilen yeni modellerin gerçekleştiğini görmektir.

 devamı >>>

finansal-futbol-anim-1

tugrulaksar_ge_roportaj

Tuğrul Akşar Güngör Urasın sorularını yanıtlıyor

  Yazar Tuğrul Akşar,
Milliyet Gazetesi Yazarı Güngör Uras'ın
sorularını yanıtlıyor.
detay için tıklayınız..

 

Spor Endexi

 

05/11/2024

Kapanış Günlük
Değişim %
  BİST 100

8.698,48

-0,17

 bjk BJKAS

4,48

-2,18

 fb FENER

100,30

0.00

 gs GSRAY

6,83

+0,15

 trabzon TSPOR

0,93

0,00

   SPOR ENDEKSİ

3.075,321

-0,41

Videolar

Tuğrul, Tuğrul Akşar, Pusula, Ekonomi, Futbol, Futbol Ekonomi, Mali,VİDEONUN DEVAMI VE DİĞER VİDEOLAR İÇİN TIKLAYIN.

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 43386987

TRENDYOL SÜPER LİG 2024-2025 SEZONU

  

 

 Sıra TAKIMLAR 0 G B M A Y AV

1

Galatasaray 11 10  0 32 11 21 31
2 Fenerbahçe 11  8   2 1 27  9   18

26

3 Samsunspor 12 8 1  3

24

13 9

25

4 Eyüpspor 12  6   4  2 18  11 7 22
5 Beşiktaş 11 6 3  2  19  10 9 21
6 Göztepe 11 5 3 3 19  13 

  6

 18 
7

Sivasspor

12 5  2  5   17 20 -3 17
8 Başakşehir 11 4 4

17  14 3 16
9 Kasımpaşa 12 3 5 4 16    19  -3 14
10 Konyaspor 12 4 2 6 14  20 -4 14
11 Antalyaspor 12 4 2 6

15

24   -9 14
12 Rizespor 11 4 1 6 10  19 -9 13
13 Trabzonspor 11 2 6

3

12  14  -2  12
14 G.Antep FK 11 3 3 5 15 18 -3 12
15 Kayserispor 11 2 6 3 11 16 -5 12
16

Bodrumspor

12

3

2 7 10 16 -6 11
17 Alanyaspor 11 2 4 5 9 14  -5 10
18 Hatayspor 11 3 7 10 18  -8 6

19

A.Demirspor 11 0 2 9 9 25 -16

 

                 

Okur Yazar


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı  info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

 

Annual Review of Football Finance 2023

Annual Review of Football Finance 2023

Deloitte Sports Grup'un Avrupa Futbol Finansmanına ilişkin 32. kez düzenlediği yıllık futbol finans raporuna göre, Avrupa futbol pazarı 2021 - 22 sezonunda bir önceki yıla göre %7 büyüyerek 29.5 Milyar Euro büyüklüğüne ulaştı. Rapora ulaşmak için tıklayınız

Deloitte Money League - 2024

Deloitte Money league 2024

Deloitte Money League Raporunu 27. kez yayınladı. Rapora göre Avrupa'nın en zengin 20 kulübünün 2022-23 sezonunda gelirleri toplam 10.5 Milyar Euro'ya ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

UEFA Kulüp Finans&Yatırım Raporu 2024

 

UEFA Raporu-2023

UEFA Kulüp futbolunun finansal durumları ve yatırımlarına ilişkin yıllık görünüm ve benchmark raporunu yayınladı. Okumak için tıklayınız

 


 

2021-Money-league-Raporu

 

Yirmidördüncü Deloitte Money League raporuna göre Barcelona'nın 715.1 Milyon Euro'luk geliriyle ilk sırada yer aldığı, tamamı merkez lig kulüplerinden oluşan ve bir önceki yıla göre gelirleri %12 azalan Para Ligi raporunu okumak için tıklayınız

 


 

 

annual report 202021 photo

 

Avrupa Futbolunun patronu UEFA’nın gelirleri 5.7 Milyar Euro’ya Ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

 


 

 UEFA-Kulup-Futbolu-Lisanslama-2023


UEFA’nın 2023’te yayınladığı en son  Kulüp Lisanslamaya İlişkin Karşılaştırma raporuna göre kulüpler Pandemi döneminde 7.3 Milyar Euro zarar ettiler. UEFA raporu, Avrupa kulüp futbolunun endişe verici bir resmini çiziyor. Raporu okumak için tıklayınız.

 


    

191112 Aktifbank Ekolig

 

Türk futbolunun gelirlerinin ve ekonomik görünümünün mercek altına alındığı Futbol Ekonomi Raporu – EkoLig'in dördüncü sayısı yayınlandı. Süper Lig’in 2017-2018 sezonu sonunda 3,2 milyar TL olan geliri, 2018-19 sezonunda 4,2 milyar TL’na ulaştı. Bkz.

 

 

master bm report lowres

 

The European Club Footballing Landscape 2022


UEFA'nın Avrupa Lulüp futboluna ilişkin 13, kez yayınladığı, Covid-19'un etkilerinin de analiz edildiği raporu okumak için Bkz.


 

 EkoSpor-y

“Ekospor’un aylık bültenlerinden haberdar olmak için tıklayınız”

 

Süper lig Marka değeri araştırma

''Taraftar Algısına Göre Türkiye Süper Ligi Marka Değerini Etkileyen Faktörlerin ve Marka Değeri Boyutlarının Değerlendirilmesi'' Prof. Dr. Musa PINAR öncülüğünde yapılan bu araştırmayı okumak için tıklayınız.

 

 

the-european-elite-2019

KPMG Avrupa’nın 32 Elit Kulübünün değerlemesini yaptı. Süper Lig’den Galatasaray ve Beşiktaş’ın da bulunduğu bu raporda en değerli kulüp 3.2 Milyar Euroluk değeriyle Real Madrid oldu. Raporu okumak için tıklayınız.
 

Endustriyel_futbol

 

Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı Üzerine

Futbolun Endüstriyel gelişimi, kulüplerin sportif ve iktisadi/mali yapılanışını derinden etkiliyor. Dorukhan Acar’ın Kurumsal Yönetim temelli yaklaşımı ile "Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı"yı okumak için tıklayınız

 

 

Türkiye'de Kadın Futbolunun Gelişimi ve Günümüzdeki Durumu

 

imagesCAVM4O4L

 

Dr. Lale ORTA’nın Kadın Futboluna Entelektüel Bir Yaklaşım Sergilediği makalesi için tıklayınız.” 

 

 

İngiliz Futbolunda Kurumsal Yönetişim Üzerine

 

governance_in_football

 

Tüm kulüplerimize ve Türk Futbol yapılanmasına farklı bir bakış açısı kazandırabileceğini düşündüğümüz, İngiliz Parlementosu’nun Kültür, medya ve spor Komitesi’nin hazırladığı raporu okumak için tıklayınız. 

 

money-and-soccer

“Money scorring goals”, Gerçekten de “Para Gol Kaydedebiliyor mu? “

Euro 2012’nin olası ekonomik etkilerini
okumak için tıklayınız. 



FFP

Futbolda Finansal Sürdürülebilirlik Kapsamında ''Finansal Fair Play Başa Baş Kuralı ve Beşiktaş Futbol Kulübü Üzerinde Bir Uygulama 
Hüseyin AKTAŞ/Salih MUTLU,

okumak için tıklayınız.