Yrd.Doç.Dr.Onur Burak Çelik -30 Kasım 2014Kurumsallaşma bir kuruluş veya ticari işletmenin kişilere bağımlı kalmadan faaliyetlerini sürdürmesini sağlayacak bir yapıya dönüşmesidir.
Kurumsallaşma ile birlikte kulüp yönetimi profesyonellere bırakılır. Böylece yönetimde eşitlik, şeffaflık, hesap verilebilirlik ve sorumluluk ilkeleri ön plana çıkar. Başkan ve yönetim kulüp işlerine müdahale etmez, başkan ve yönetim kurulu değişse de kulüp bundan etkilenmez, finansal durumu değişmez. Türk futbolunda da yıllardır kurumsallaşma tartışmaları yapılır.
Türk futbolunun iki lokomotif kulübü Fenerbahçe ve Galatasaray da uzun süredir kurumsallaşma yönünde adımlar atıyor. Emekliyor desek daha doğru olur herhalde. Şöyle ki…18 Nisan 2005’te bankacılık sektöründe genel müdür yardımcılığı yapmış olan Levent Ersalman Fenerbahçe CEO’su olarak göreve başladı. Levent Ersalman Türkiye’nin ilk futbol kulübü CEO’su ünvanını da aldı. Kulübün gelirlerini arttırmak için projeler üretmeye başladı. Bunlardan ilki bugün 309.026 Fenerbahçelinin cebinde bulunan taraftar kart projesiydi. Taraftar kart 2005 yılında Levent Ersalman tarafından hayata geçirildi. Fenerbahçe beklenen finansal gelişmeyi gösteremedi. Sadece 5 ay görevde kaldı ve 12 Eylül 2005’te istifa etti.
Galatasaray Spor Kulübü eski başkanı Ünal Aysal “Kurumsallaşma olmazsa mali yapı bir gün bozulur, kurumsallaşma ve mali yapı olmadan gelen başarı geçici olur'' diyerek önemine işaret ettiği kurumsallaşmanın ilk adımı olarak 20 Haziran 2012’de Lütfi Arıboğan’ı Galatasaray Sportif AŞ. genel müdürü ve Galatasaray Kulübü İcra Kurulu Başkanı olarak atadı. İki yıl görevde kalan Lütfi Arıboğan, 25 Ekim 2014’te yapılan başkanlık seçiminin ardından “Yeni yönetime çalışmayı arzu ettiği kadroları, kendi ilke ve prensipleri çerçevesinde belirleme ve insiyatiflerini özgürce kullanabilme fırsatını verebilmek bakımından bu kararımın örnek teşkil edeceği inancındayım” diyerek istifa etti.
Ocak 2013’te yapılan divan kurulu toplantısında Aziz Yıldırım kurumsallaşma ile ilgili bilgi verdi. “Biz de dahil, bugüne kadar burayı bakkal dükkanı gibi idare ettik” dedi. 1500’den fazla lisanslı sporcusu, 900 çalışanı ve 8 şirketi ile holdingleşen Fenerbahçe Spor Kulübü için kurumsallaşmanın önemini ve gerekliliğini anlatan Aziz Yıldırım, kulüp CEO’su Hakkı Hasan Yılmaz’ı tanıttı. Başkan Aziz Yıldırım ve yönetimin müdahalesinden rahatsız olan Hasan Yılmaz “Ne yapmak istesem kulüpteki bazı kişilerce engelleniyor” diyerek Eylül 2014’te istifa etti.
Medyatiklikten, her maç sonrası çevrilen kameralardan, uzatılan mikrofonlardan, kulüple ilgili her konunda kendilerinden izin alınmasından vazgeçemeyen kulüp başkanları ve yönetim kurulu üyeleriyle kurumsallaşmaya çalışan Türk futbolu... Başkanların sözüne ve cebine bakan Türk futbolu…{jcomments on}