Türk Futbolunda 6+0+4 Üzerine Farklı Bir Bakış
Bizi Takip Edin Futbol ekonomisi facebookta futbol ekonomisi twitterde
x

Türk Futbolunda 6+0+4 Üzerine Farklı Bir Bakış

Tuğrul Akşar/15 Temmuz 2013

Bir süredir futbolumuzda yabancı oyuncu sayısının ne olması gerektiği tartışılıyor.

Türkiye Futbol Federasyonu getirdiği 6+0+4 formülüyle kulüplerimizi memnun etmeyen bir çözüme gitti. Buna göre, saha içinde ve kulübede bulunacak toplam yabancı sayısı 6’yı geçemeyecek. Kulüpler geri kalan oyuncularını tribüne göndermek zorundalar. Burada saha içi yabancı oyuncu sayısı önemli olduğu için 10’un üzerinde yabancı oyuncusu bulunan kulüpler bakımından bu yeni uygulama büyük sorun getiriyor. Hal böyle olunca yaklaşık bir buçuk yıl önce kulüplerin ortak kararıyla alınan bu karar şimdi yabancı oyuncu sayısı 10’un üzerinde bulunan kulüpleri ciddi zorlayacak gibi görünüyor.

 

Öncelikle Hedefimiz Nedir?

 

Bu kararın alınmasının arka planında ne var? Öncelikle buna bir bakalım isterseniz.

 

Bu kararı, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), Türk Futbolunu daha ilerilere taşımak amacıyla aldıysa, buradan çıkan sonuç: Zaman içinde daha çok Türk futbolcunun takımlarda yer bulabilmesini sağlamak ve bu amaçla genç oyuncu geliştirmeye yönelik olarak, kulüpleri alt yapı yatırımlarına yönlendirmek, buradan yeni yetenekler saptayıp elit oyuncular çıkartabilmek, bunları yetiştirip geliştirip A takımlara monte edebilmek, bu sayede Türk futbol havuzundan yetenekli gençlere ulaşmak suretiyle, yurt dışına muhtaç olmadan Türk futbolunu ve doğal olarak Türk Mili Futbol Takımı’nı daha ileri seviyelere yükseltebilmeyi amaçlamak…

 

Yani, Türk futbolunun  uluslararası sportif başarısını yükseltmek. Ulaşılacak sportif başarıyı zaman içinde mali başarıya dönüştürerek, Türkiye’yi bir futbol ülkesi yapmak.  Bu suretle Türk futbolunun sportif ve mali anlamda gerek Avrupa, gerekse Dünya futbol pastasından hak ettiği payı alabilmesini sağlamak. Futbolumuzun rekabet gücünü artırarak, kalitesini yükseltmek.  Futbol ekonomisini daha da geliştirerek, sportif anlamda kulüplerimizin refah düzeylerini yükseltmek, bunun sonucunda yeni sportif istihdam alanları yaratmak. Bu döngü içerisinde elde olunacak parasal geliri alt yapıya ve sportif tesislere harcayarak, sportif performansı yükseltmek. Yükselen sportif performansı tekrar finansal başarıya taşımak ve tüm bu döngünün sonunda Türk Futbolunun marka değerini yükseltmek. 

 

 Aslında, bu kararın arkasında ben böyle bir felsefe ve stratejinin bulunduğuna inanmak istiyorum. Eğer böyle bir amaçla TFF hareket ediyor ve buna uygun stratejiler üretiyorsa, kimsenin buna karşı çıkacağını düşünmüyorum. Aksine, bu karar kısa vadede kulüpleri zorlasa bile, orta ve uzun vadede ben tüm kulüplerimizin bu işten kazançlı çıkacağını düşünürüm.

 

Ama bir de hayatın olağan akışı ve bazı gerçekleri var. Onlara da birlikte bir bakalım isterseniz.

 

Futbol Artık Bir Show Business

 

Günümüzde artık futbol tam anlamıyla bir show business, yani gösteri endüstrisi. Bu işte dönen paralar dışsal etkileriyle birlikte yüz milyar Euro’lara ulaşıyor. Kulüplerin sadece kendi faaliyetlerinden geçen sene Avrupa’da yarattıkları gelir 17.9 Milyar Euro. Futbol endüstrileşirken statlardan seyirciye, oyunculardan takımlara, televizyondan medyaya çoğu futbol ögesi değişti gelişti.Adeta devasa bir ekonomiye dönüştü. Naklen yayıncılık çok değişti ve gelişti. Dijital platformlar futbolu tüm dünyaya taşıdı. Bu gelişim televizyon teknolojisini de çok yüksek seviyelere yükseltti. Kalite arttı. İnsanlar artık futbol için daha çok para harcamaya başladılar.

 

 

Bu gelişim doğal olarak özellikle kulüp bazında futbolun daha ön plana çıkmasına yol açtı. Günümüz futbolu adeta kulüp futboluna dönüştü ve milli takım futbolu geri planda kaldı. Bu, bir diğer anlamda FIFA’nın, UEFA’nın gerisinde kalması anlamına geliyor. Bu gelişim Avrupa’nın futbola da sportif ve parasal olarak egemen olmasını da beraberinde getirdi. UEFA’nın kulüp futbolunu yüceltmesi ve buna göre kendisini konumlandırıp kendini yenilemesi, Şampiyonlar Ligi’ni dünyanın en önemli sportif ve parasal bir organizasyon haline getirmesi bu değişimin açık göstergesi olarak karşımıza çıkıyor.

 

Bu gelişim doğal olarak tüm Avrupalı federasyonları bu yarışmanın içine çekti. Günümüzde her federasyon bunun gereğini yerine getirmeye çalışıyor. Bu amaçla, Avrupa futbolundan daha fazla pay almaya çalışıyor. Tüm gücüyle rekabet düzeyini artırmaya ve bu pastadan parasal olarak daha fazla pay almaya çalışıyor. Bu gelişim ve değişim, ister istemez kulüp futbolunun ön plana çıkmasına neden oluyor. Kulüp futbolu ise sosyal ve ekonomik gelişim ve dönüşümün kendisine biçtiği rolü yerine getiriyor. Bu değişim ve dönüşüme direnmek mümkün görünmüyor.

 

Bu bağlamda, yabancı oyuncu sayısının tüm Avrupa’da artması, bunun doğal bir sonucu. Öncelikle Bosman yasasıyla oyuncuların serbest dolaşımı sağlandı, arkasından da yabancı oyuncu serbestisi geldi.

 

 

Kulüp Futbolunun Gereklerini Yerine Getirmek Durumundayız

 

Yukarıda söylediğim nedenlerden dolayı, Eğer, Avrupa futbolunun bir parçası olacaksak, ne yazık ki, bu gerçekten kaçış şansımız bulunmuyor. O halde, bu oyunun içinde olmak zorundayız. Bu oyunun içinde olurken, kendi gerçeklerimizi de değişen koşullara uydurmamız gerekiyor… Ancak, bu gerçeği ülkemiz somut koşullarına uygun hale getirebilecek çözüm yolları bulabiliriz.

 

 

Bir yandan alt yapımızı geliştirmeye yönelik stratejileri hayata geçirirken, diğer yandan Avrupa ve Dünya futboluna eklemlenmemiz gerekiyor. Bunu yaparken, belki yabancı oyuncu transferlerine bazı sınırlamalar getirilebilir. Temel amaç Türk futbolunun rekabet gücünü ve toplam kalitesini yükseltecek bir yapıyı inşa edebilmek olmalı.

 

Şu haliyle belirli bir stratejiye sahip olmadan yabancı oyuncu sınırlamasına gitmek, kulüpleri bu anlamda sıkıştırmaya çalışmak, (onların kendi aralarında daha önceden aldıkları bir karar olsa bile)  bana çok anlamlı gelmiyor.

 

Neden mi? Sizinle birkaç saptamamı tartışmak istiyorum.

 

Ülkemizde Yabancı Oyuncu Sayısı Fazla Değil!

 

Aşağıdaki tablodan da görülebileceği üzere, ülkemizde oynayan toplam yabancı futbolcu sayısı ve bu oyuncuların toplam yerli oyunculara oranı Avrupa’nın çok gerisinde kalıyor.

 

Beş büyük ligde ortalama yabancı oyuncu sayısı 265 ve yabancıların yerlilere oranı %48.36.  Ülkemizde ise Süper Lig’de oynayana yabancı oyuncu sayısı 163 ve yerli oyunculara oranı ise %29.7

 

Kısacası, ülkemizde Süper Lig’de oynayan her üç oyuncudan birisi yabancı. Bu oran, Avrupa’nın Prima ligleriyle kıyaslandığında çok fazla gelmiyor.

 

Piyasa Değerine

 

Yabancı Oyuncu

Lig Değeri

2013 Sıralama

Göre Sıra

Ligler

Sayısı

Yüzdesi

(Euro)

FIFA

UEFA

1

Premier Lig

346

66,9

3.442.500.000

15

2

2

La Liga

181

34,8

2.503.600.000

1

1

3

Serie-A

322

51,9

2.359.000.000

6

4

4

Bundesliga

235

46

1.975.325.000

2

3

5

Lig1

241

42,2

1.496.800.000

23

6

7

Süper Lig

163

29,7

853.950.000

57

10

 

Yabancı Sayısını Kısıtlamakla Başarı Gelmiyor

 

Yukarıdaki tablodan da görülebileceği üzere Avrupa’nın en fazla yabancı oyuncu sayısına sahip liglerin hem parasal değerleri çok yüksek, hem de UEFA ve FIFA sıralamaları daha yukarılarda.

 

Bu tabloda belki sadece İngiliz Premier Lig, FIFA sıralamasında geride kalmış görünüyor. Ülkemiz ise FIFA sıralamasında geride kalırken, kulüp futbolu bazında yani UEFA sıralamasında ilk 10’da yer alıyor.

 

 

Bu tablo bize gösteriyor ki, UEFA'nın örgütlenme yapısı içinde yer alarak, futbolun dinamiklerini endüstriyel gelişim ve değişim içinde yönlendirmeyi düşünen bir futbol yapılanması için, bugünkü bulunan yer aslında hedeflenen futbol yapılanmasıyla uyumlu gibi görünüyor. UEFA sıralamasında 10. Sırada, parasal gelir yaratmada ise ilk yedide yer alan bir Lig’den bahsediyoruz.

 

O halde bu durumu iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Ancak, milli takımlar bazında inanılmaz bir irtifa kaybetmiş bulunuyoruz. Bunun günah keçisi sadece yabancı futbolcu çokluğu olmamalı. Aksine, ülkemizdeki yabancı oyuncu sayısı, kendimize rol model kabul ettiğimiz liglerin çok gerisinde.

 

Esas sorun, futbol örgütlenme yapımız ve çalışma anlayışımızdaki çarpıklıktan kaynaklanıyor. Dengesiz ve haksız rekabetin başat bir faktör olduğu ligimizde yetersiz kurumsallık, yetersiz denetim ve kaynaklarımızn verimli ve etkin kullanılmaması, Türk futbolunu içinden çıkamayacağı sorunların kucağına itmiş durumda. Bunun doğal sonucu ise pratikte kendisini milli takımımızın sportif anlamda rekabette geride kalması şeklinde somutluyor .  

 

Sonuç

 

Bugün kulüp futbolu ne yazık ki, milli takım futbolunun önüne geçmiş durumda. Bu kaçınılmaz zorunluluk bizi ister istemez kulüp futboluna çekiyor. Bu nedenle ülkemizde yabancı oyuncu sınırlamasının belirli stratejiler doğrultusunda hayata geçirilmesi ve bunun sıkı kontrolünün yapılması gerekiyor. Bir yandan ülkemizi yabancı çöplüğüne dönüştürmeden (kişisel tespitime göre, son on yılda ülkemize gelen her beş yabancıdan sadece üçü oynadı), diğer taraftan sportif ve parasal rekabette geride kalmadan bu işin optimal bir dengesine ulaşmak durumundayız. Bu konuda TFF’nin nasıl stratejiler oluşturacağı çok önemli. Sadece kısa süreli değil, orta ve uzun vadeli stratejilerle Türkiye’yi Futbolla İleri taşımak istiyorsak, bunu da tüm kulüplerimizin ve bizlerin öğrenme hakları bulunuyor. Yoksa, bu sadece 2010 yılında dağıtılan bir kitapçıktan ibaret kalmamalı.

 

 

Gelecek hafta yabancı sınırlamasında neler yapılabilir? Bu sınırlamaların futbolumuza ne tür etkilerinin olabileceğini tartışacağız.{jcomments on}

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  42183  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Tuğrul Akşar Cuma, 02 Nisan 2010.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

Neden Futbol Ekonomisi?

 

www. Futbolekonomi.com’un  vizyon ve misyonu temel olarak  Futbol Ekonomisi Stratejik Araştırma Merkezi’nin (FESAM) vizyon ve misyonuna paralel ve aynı düzlemdedir.

 

Bu bağlamda temel misyonumuz: Futbolun yerel ve küresel makro özelliklerini incelemek ve yeni yapısal modeller önermek; bu kapsamda entelektüel gelişimi hızlandırmak ve buna ilişkin referans olabilecek bir database oluşturmak ve bunu tüm futbol araştırmacılarının emrine sunmak... Bu amaçla yapılan çalışmaları yayımlamak; gerekli her türlü bilimsel futbol araştırma ve geliştirme projelerine entelektüel anlamda destek vermek.

 

Temel Vizyonumuz: Önerilen yeni modellerin gerçekleştiğini görmektir.

 devamı >>>

finansal-futbol-anim-1

tugrulaksar_ge_roportaj

Tuğrul Akşar Güngör Urasın sorularını yanıtlıyor

  Yazar Tuğrul Akşar,
Milliyet Gazetesi Yazarı Güngör Uras'ın
sorularını yanıtlıyor.
detay için tıklayınız..

 

Spor Endexi

 

05/11/2024

Kapanış Günlük
Değişim %
  BİST 100

8.698,48

-0,17

 bjk BJKAS

4,48

-2,18

 fb FENER

100,30

0.00

 gs GSRAY

6,83

+0,15

 trabzon TSPOR

0,93

0,00

   SPOR ENDEKSİ

3.075,321

-0,41

Videolar

Tuğrul, Tuğrul Akşar, Pusula, Ekonomi, Futbol, Futbol Ekonomi, Mali,VİDEONUN DEVAMI VE DİĞER VİDEOLAR İÇİN TIKLAYIN.

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 43518903

TRENDYOL SÜPER LİG 2024-2025 SEZONU

  

 

 Sıra TAKIMLAR 0 G B M A Y AV

1

Galatasaray 11 10  0 32 11 21 31
2 Fenerbahçe 11  8   2 1 27  9   18

26

3 Samsunspor 12 8 1  3

24

13 9

25

4 Eyüpspor 12  6   4  2 18  11 7 22
5 Beşiktaş 11 6 3  2  19  10 9 21
6 Göztepe 11 5 3 3 19  13 

  6

 18 
7

Sivasspor

12 5  2  5   17 20 -3 17
8 Başakşehir 11 4 4

17  14 3 16
9 Kasımpaşa 12 3 5 4 16    19  -3 14
10 Konyaspor 12 4 2 6 14  20 -4 14
11 Antalyaspor 12 4 2 6

15

24   -9 14
12 Rizespor 11 4 1 6 10  19 -9 13
13 Trabzonspor 11 2 6

3

12  14  -2  12
14 G.Antep FK 11 3 3 5 15 18 -3 12
15 Kayserispor 11 2 6 3 11 16 -5 12
16

Bodrumspor

12

3

2 7 10 16 -6 11
17 Alanyaspor 11 2 4 5 9 14  -5 10
18 Hatayspor 11 3 7 10 18  -8 6

19

A.Demirspor 11 0 2 9 9 25 -16

 

                 

Okur Yazar


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı  info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

 

Annual Review of Football Finance 2023

Annual Review of Football Finance 2023

Deloitte Sports Grup'un Avrupa Futbol Finansmanına ilişkin 32. kez düzenlediği yıllık futbol finans raporuna göre, Avrupa futbol pazarı 2021 - 22 sezonunda bir önceki yıla göre %7 büyüyerek 29.5 Milyar Euro büyüklüğüne ulaştı. Rapora ulaşmak için tıklayınız

Deloitte Money League - 2024

Deloitte Money league 2024

Deloitte Money League Raporunu 27. kez yayınladı. Rapora göre Avrupa'nın en zengin 20 kulübünün 2022-23 sezonunda gelirleri toplam 10.5 Milyar Euro'ya ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

UEFA Kulüp Finans&Yatırım Raporu 2024

 

UEFA Raporu-2023

UEFA Kulüp futbolunun finansal durumları ve yatırımlarına ilişkin yıllık görünüm ve benchmark raporunu yayınladı. Okumak için tıklayınız

 


 

2021-Money-league-Raporu

 

Yirmidördüncü Deloitte Money League raporuna göre Barcelona'nın 715.1 Milyon Euro'luk geliriyle ilk sırada yer aldığı, tamamı merkez lig kulüplerinden oluşan ve bir önceki yıla göre gelirleri %12 azalan Para Ligi raporunu okumak için tıklayınız

 


 

 

annual report 202021 photo

 

Avrupa Futbolunun patronu UEFA’nın gelirleri 5.7 Milyar Euro’ya Ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

 


 

 UEFA-Kulup-Futbolu-Lisanslama-2023


UEFA’nın 2023’te yayınladığı en son  Kulüp Lisanslamaya İlişkin Karşılaştırma raporuna göre kulüpler Pandemi döneminde 7.3 Milyar Euro zarar ettiler. UEFA raporu, Avrupa kulüp futbolunun endişe verici bir resmini çiziyor. Raporu okumak için tıklayınız.

 


    

191112 Aktifbank Ekolig

 

Türk futbolunun gelirlerinin ve ekonomik görünümünün mercek altına alındığı Futbol Ekonomi Raporu – EkoLig'in dördüncü sayısı yayınlandı. Süper Lig’in 2017-2018 sezonu sonunda 3,2 milyar TL olan geliri, 2018-19 sezonunda 4,2 milyar TL’na ulaştı. Bkz.

 

 

master bm report lowres

 

The European Club Footballing Landscape 2022


UEFA'nın Avrupa Lulüp futboluna ilişkin 13, kez yayınladığı, Covid-19'un etkilerinin de analiz edildiği raporu okumak için Bkz.


 

 EkoSpor-y

“Ekospor’un aylık bültenlerinden haberdar olmak için tıklayınız”

 

Süper lig Marka değeri araştırma

''Taraftar Algısına Göre Türkiye Süper Ligi Marka Değerini Etkileyen Faktörlerin ve Marka Değeri Boyutlarının Değerlendirilmesi'' Prof. Dr. Musa PINAR öncülüğünde yapılan bu araştırmayı okumak için tıklayınız.

 

 

the-european-elite-2019

KPMG Avrupa’nın 32 Elit Kulübünün değerlemesini yaptı. Süper Lig’den Galatasaray ve Beşiktaş’ın da bulunduğu bu raporda en değerli kulüp 3.2 Milyar Euroluk değeriyle Real Madrid oldu. Raporu okumak için tıklayınız.
 

Endustriyel_futbol

 

Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı Üzerine

Futbolun Endüstriyel gelişimi, kulüplerin sportif ve iktisadi/mali yapılanışını derinden etkiliyor. Dorukhan Acar’ın Kurumsal Yönetim temelli yaklaşımı ile "Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı"yı okumak için tıklayınız

 

 

Türkiye'de Kadın Futbolunun Gelişimi ve Günümüzdeki Durumu

 

imagesCAVM4O4L

 

Dr. Lale ORTA’nın Kadın Futboluna Entelektüel Bir Yaklaşım Sergilediği makalesi için tıklayınız.” 

 

 

İngiliz Futbolunda Kurumsal Yönetişim Üzerine

 

governance_in_football

 

Tüm kulüplerimize ve Türk Futbol yapılanmasına farklı bir bakış açısı kazandırabileceğini düşündüğümüz, İngiliz Parlementosu’nun Kültür, medya ve spor Komitesi’nin hazırladığı raporu okumak için tıklayınız. 

 

money-and-soccer

“Money scorring goals”, Gerçekten de “Para Gol Kaydedebiliyor mu? “

Euro 2012’nin olası ekonomik etkilerini
okumak için tıklayınız. 



FFP

Futbolda Finansal Sürdürülebilirlik Kapsamında ''Finansal Fair Play Başa Baş Kuralı ve Beşiktaş Futbol Kulübü Üzerinde Bir Uygulama 
Hüseyin AKTAŞ/Salih MUTLU,

okumak için tıklayınız.