Eşitsizlik Ekonomisi Futbolun Sonu Olacak!
Bizi Takip Edin Futbol ekonomisi facebookta futbol ekonomisi twitterde
x
Buradasınız >> Ana Sayfa

Eşitsizlik Ekonomisi Futbolun Sonu Olacak!

 976

Tuğrul AKŞAR/16 Ocak 2021 Endüstriyel futbolun en üst aşaması olan Finansal Futbol, son yirmi yılda UEFA aracılığıyla Avrupa futbolunda önemli strateji değişikliğine yöneldi.

 

Bu değişim bir tarafta merkez ligler diye nitelendirdiğimiz beş büyük lig yapılanmasını (İngiliz Premier Lig, Alman Bundesliga, İspanyol La Liga, İtalyan Serie-A ve Fransız Lig1), diğer tarafta ise ülkemizin de bulunduğu çevre ligler (periferi ligler) yapılanmasını doğurdu.

 

Finansal Futbol Eşitsizlik Ekonomisini Doğurdu

 

Bu süreçte UEFA merkez liglerin lehine, çevre liglerin aleyhine olacak çok önemli iktisadi, mali ve sportif politika ve stratejileri birbiri ardı sıra uygulamaya aldı. Pratiğe geçirilen her yeni düzenleme ile kulüpler ve ligler arasındaki eşitsizlik her geçen gün arttı. Futbol gelirleri ve kaynaklarının zengin liglere daha fazla aloke edilmesiyle, merkez liglerin gelirlerinde olağanüstü artışlar yaşandı. Merkez liglerin gelirlerinde yaşanılan geometrik artışlar, bu liglerde aşırı kar yoğunlaşması ve buna bağlı çok önemli servet birikimlerine neden oldu. Futbolda rekabeti daha da dengesizleştiren bu durum merkez liglerin devasa kadrolar kurmalarına olanak sağladı. Merkez liglerde gözlenen servet artışları, çevre liglerle aralarındaki dengesiz ve haksız rekabeti kurumsallaştırılıp kalıcılaştırdı. UEFA eliyle uygulamaya alınan ‘’eşitsizlik politikaları’’ süreç sonunda ortaya bir ‘’eşitsizlik ekonomisi’’ çıkarttı. Eşitsizlik ekonomisinin geçerli olduğu futbol iklimi ise, haksız ve dengesiz rekabeti yücelterek en üst seviyeye çıkarttı. Finansal futbolun patronu UEFA’nın izlediği bu rekabeti dengesizleştiren politikalar sonuçta, merkez ligleri refaha kavuştururken, çevre ligleri de krizler sarmalına sürükledi. Zaten var olan sorunlarıyla boğuşmak durumunda kalan çevre liglerde kriz artık bir bunalıma dönüşmüş vaziyette. Merkez liglerin hegemonyası daha da genişlerken, bunalımlı iktisadi, mali ve sportif yapı artık çevre ligler için bir yaşam biçimine dönüştü. Avrupa kulüp futbolunda yaşanılan bu dönüşüm ve değişim süreci, merkez ligleri daha da zenginleştirirken, bizim gibi çevre ligleri de yoksullaştırıp sefalete sürükledi.

 

Son On Yılda Merkez Ligler Avrupa Futbol Aktiflerinin % 77’sine Sahip Oldular- Eşitsizlik Ekonomisi Gelişiyor

 

Finansal Futbol isimli kitabımızda da çok detaylı olarak ortaya koyduğumuz üzere, ‘’Eşitsizlik ekonomisi, kendi dinamikleri içinde zenginlerin servetlerinin artmasını beraberinde getirdi. Zengin liglerdeki servet artışı, bu dönemde büyüyen ekonomik ölçek ekonomisinin bir sonucu olarak yoksulların gelirlerinin de artışına olanak sağladı.’’[1]  Daha az artış göstererek (damlayarak) büyüyen liglerde yoksulluk zenginliğe dönüşmedi ama gelir seviyesi damlama ekonomisinin çalışmasıyla göreceli de olsa büyümeye başladı. Bu gelişime ‘damlama ekonomisi’ adı veriliyor. [2] 

 

Bugünkü finansal futbol yapılanmasında merkez ligler (beş büyük lig) Avrupa futbol varlıklarının % 77’sine sahip duruma geldiler. [3]  Yani, merkez liglerde yaşanılan varlık artışı, bu liglerde sermaye yoğunlaşması anlamına geliyor. Merkez liglerde oluşan sermaye artışı, çevre liglerde sermaye azalışı ile eşanlı çalışıyor. Merkez liglerde gerçekleşen aşırı gelir artışı, bu liglerde net borçluluğu azaltırken, karlılığı artırıyor. Yükselen karlılık ise sermaye birikimi aracılığıyla servet artışına olanak veriyor. Servet artışı ise bu liglerin kadro yapılarından altyapısına, statların modernizasyonundan naklen yayın gelirlerindeki artışa kadar her alanda onlara rekabet üstünlüğü sağlıyor.

 

Günümüzde finansal futbol merkez liglerde servet birikimini haksız rekabet yoluyla elde ediyor. Ulaşılan haksız rekabet sayesinde merkez liglerde oluşan aşırı gelir, finansal dönemin temel stratejisi konumundaki kadro değeri- marka değeri- piyasa değeri maksimizasyonuna da olanak sağlıyor. Bu ise, dengesiz ve haksız rekabetin temel dinamiğini oluşturuyor. [4]  Bu nedenle, endüstriyel dönemin ayırt edici özelliklerinden olan dengesiz rekabet, finansal futbol tarafından yüceltiliyor ve onu kendi gelişiminin ana eksenine oturtuyor. İşte, tam da bu bağlamda dengesiz rekabet hem bugünün, hem de gelecekteki futbolun en temel problemlerinden birisi olarak karşımıza çıkıyor.[5] 

 

Avrupalı futbol kulüplerinin 2009-2018 arasında toplam varlıkları % 79,5 artarak 36.8 Milyar Euro’ya yükselirken, varlıklar içinde en çok artış da (%120’lik bir artışla) sahip olunan oyuncuların bonservis bedellerinde yaşandı. Oyuncuların bonservis bedelleri üzerinden aktifler içindeki değeri 4.9 Milyar Euro’dan 10.8 Milyar Euro’ya yükseldi.[6] 

 

İkinci en büyük artış ise liglerin gelirlerinde yaşandı. Son yirmi yılda Avrupa futbol gelirleri tam % 330 artarak 24.8 Milyar Euro’ya ulaştı.[7]  

 

Avrupa futbolunda üçüncü önemli artış da, kulüplerin sabit varlıklarında yaşandı. Başta statlar olmak üzere kulüplerin sahip oldukları tüm sabit varlıklar bu dönemde % 71,4’lük bir artışla, 9.6 Milyar Euro’ya ulaştı.[8] 

 

Avrupa Futbolunda Zengin ve Yoksul Arasındaki Fark Açılıyor

 

Deloitte’un son futbol finans raporuna göre Avrupa futbolunun parasal büyüklüğü bir önceki sezona göre % 11,13 artarak 28.4 Milyar Euro’ya ulaştı.[9]  Bu gelirin %55’i olan 15.6 Milyar Euro gelir beş büyük lig (merkez ligler), yani İngiliz Premier Lig, Alman Bundesliga, İspanyol La Liga, İtalyan Serie-A ve Fransız Lig1 tarafından paylaşılırken, kalan % 45’lik kısmı oluşturan 12.8 Milyar Euro’luk gelir ise Türkiye’nin de içinde bulunduğu çevre liglere gidiyor.

 

Bu dönemde merkez liglerde lig başına ortalama gelir 484,8 Milyon Euro’dan, 3.118 Milyon Euro’ya yükselirken; çevre liglerde ise lig başına ortalama gelir 29,5 Milyon Euro’dan 256 Milyon Euro’ya artış kaydetti.[10] 

 

Merkez Liglerde Servet Artışı Rekabeti Bozuyor

 

Merkez liglerde sermaye birikimi sonunda oluşan varlık artışı rekabeti de kalıcı olarak bozuyor. Çünkü, merkez liglerde gerçekleşen aktif (varlık) artışı, bu liglere rekabet üstünlüğü sağlıyor. Kurdukları çok değerli ve yüksek maliyetli kadrolar, merkez liglere haksız rekabet üstünlüğü sağlarken, çevre ligler ise dengesiz ve haksız rekabete maruz kalıyor. Ligler arasındaki dengesiz ve haksız rekabet, UEFA’nın Fair-Play ruhunu da yok ediyor. UEFA, kulüpler arasında adil bir oyun (fair play) arzularken, uygulamalar tam bunun tersi yönde gerçekleşiyor. Yani, UEFA söylemleri ile eylemleri arasında büyük bir çelişkiye imza atıyor. Bu çelişkinin varlığı ise, kulüplerin var olan kaynaklara eşit bir şekilde ulaşamamaları anlamına geliyor. Bu durum günümüz finansal futbolunun temel problemi olarak karşımıza, var olan kaynaklara kulüplerin/liglerin eşit şekilde ulaşamamaları sorununu çıkartıyor. 

 

Kısacası, bugün Avrupa futbolunda gözlemlenen dengesiz gelir ve kaynak dağılımı, çevre liglerde sürekli kriz üreten bir yapıyı da beraberinde getiriyor. Eşitsizlik ekonomisi olarak nitelendirdiğimiz bu durum, adeta krizlerin oluşumuna olanak sağlayan bir dinamo görevi yapıyor. Bu dinamo çalıştıkça, ligler arasında eşitsizlik daha da artıyor. Artan eşitsizlik, kendi ekonomisini ve rekabetini yaratıyor. Bu güç kaynağı merkez liglere kesintisiz para akışı sağlıyor. Bir süre sonra merkez ligler rekabet enerjilerini bu temel güç kaynağından alır hale geliyorlar. Burada özellikle vurgulamak gerekir ki, UEFA Finansal Fair Play kural setlerinin başında, ‘’futbol dışı fonların futbola girmesine izin verilmemesi’’ kuralı gelmekteydi. Hatta, bu kapsamda kulüplere aktarılan futbol dışı fonların kaynaklarına iadesi gerekmekteydi. Ancak, bugün gelinen nokta da, bırakın kulüplerdeki var olan futbol dışı paranın kaynağına iadesini, aksine petro-dolarların bu liglere akışının önünde artık hiçbir engel kalmadı. ‘’Petro-dolarların yeşil sahaya böyle hızlı akışı takımlar arasındaki eşitsizlikleri de hızla artırdı. Örneğin, İngiliz kulüpleriyle aşık atabilen bir avuç Avrupalı rakip kaldı. İtalya’nın köklü takımları Milan, Inter bile İngiliz kulüpleri karşısında yeni sermaye girişlerine muhtaç kaldı. Avrupa’nın tepesinde kümelenen 0n zengin takım, parayı ve unvanları aralarında kırışır duruma geldiler.’’[11] 

 

Haksız Rekabet Dengesizliğe; Dengesizlik, Adaletsizlik ve Eşitsizliğe Yol Açıyor

 

Özetle finansal futbol aşaması, kulüpler ve ligler arasında eşitsizliğin kurumsallaşarak kalıcılaştığı, eşitsizlik ekonomisinin geçerli olduğu, haksız ve dengesiz rekabetin en üst seviyeye ulaştığı bir aşamadır. Bu aşama futbolun yükseliş değil, düşüş aşamasıdır. Çünkü bu dinamiklerle futbolun uzun vadede yaşaması mümkün değildir. Bu ekonomik, finansal ve sportif habitat futbolun adil bir oyun olmaktan, UEFA eliyle hızla uzaklaştırıldığı, UEFA’nın temel mottosu olan ‘’fair play’’in -adil oyunun yerini ’unfair play’in - adil olmayan oyunun- aldığı bir evredir.

 

Avrupa kulüp futbolunda bugünkü gelinen durum, bize kulüpler ve ligler arasında giderilmesi mümkün olmayan bir eşitsizliğin ve dengesizliğin bulunduğunu gösteriyor. Finansal futbolun neden olduğu patolojik yapı merkez ligler ile çevre ligler arasında eşitsizliği daha da artırıp çevre ligleri istikrarsızlığa ve kaosa sürüklüyor. Artan eşitsizliğin sonucu doğan istikrarsızlık tekrar merkez ligler ile çevre ligler arasındaki dengesizlik ve haksızlığı daha da artırıcı bir etkiye sahip…Bu sürecin olumsuz sonucu olarak karşımıza çıkan dengesiz ve haksız rekabet ise futbolu adil oyun olmaktan çıkartıyor ve süreç içinde giderilmesi olanaksız adaletsizliklere yol açıyor. Burada gündeme gelen eşitsizliğin bedeliyse: çevre liglerin sportif performans ortaya koyabilecekleri rekabetçi yeteneklerinin daralması şeklinde oluyor.

 

Son Söz: Avrupa Futbolu Çatlak Yapısıyla Ayakta Kalamaz!

 

Avrupa futbolunun son yirmi yılında yaşanılan parasal genişleme, merkez liglere daha fazla refah getirirken, çevre ligler ne yazık ki bu gelişimden paylarına düşeni yeterince alamadılar ve rekabette geride kaldılar. Oysa, herkese yarar sağlamayan bir büyüme, kalıcı bir büyüme olamaz. Böylesi bir büyüme eşitsizlik ekonomisi yaratmış olur ki, bu durum da futbolun ömrünü kısaltır.

 

Buraya kadar vurguladığımız olumsuzlukları ortadan kaldırmanın yolu ise: var olan Avrupa futbol yapılanmasının, ligler arasında rekabeti daha dengeli hale getirecek ve eşitsizliği en aza indirecek kapsayıcı kurumları oluşturmaktan ve daha dengeli bir gelir dağılımı sağlamaktan geçiyor. Bu değişimin gerçekleştirilmesi ve yönetimi sadece UEFA'nın inisiyatifine de bırakılamaz. UEFA'nın tercihleri, duruşu ve izlediği politikalar bellidir. Aynı zamanda benzer olaylar karşısında merkez liglerin kulüplerine ve çevre liglerin takımlarına farklı kararlar alması ya da yaptırımlar uygulaması, onun güvenilirliğini de ortadan kaldırmıştır. Ayrıca, pandemi döneminde bile bankalarda milyarlarca Euro rezervi bulunan UEFA'nın kulüplere destek sağlayabilecek herhangi bir politika içinde olmaması da, UEFA'nın gerçekten futbola ilgisinin sorgulanmasına neden olmuştur.  Bu bağlamda  çevre ligler  UEFA’ya karşı güçlerini birleştirebilecekleri, dayanışmalarını artırabilecekleri ortak bir platform oluşturmak zorundalar.  Bu, UEFA’nın gizli faullerine ‘’dur diyebilmenin’’ de ilk adımı olabilir.

 

Bugünkü Avrupa kulüp futbol yapılanması, UEFA’nın finansal futbol tercihleri doğrultusunda ortaya çıkmış bir yapıdır. UEFA tercihini, merkez liglerden yana yaparak, dengesizliği bir denge noktası olarak planlamış ve futbolun içsel dinamiklerinden gelen rekabeti, çevre liglerin aleyhine olacak şekilde iktisadi, mali ve sportif olarak kurgulamış ve kalıcılaştırmıştır. Bunu hayata geçirirken de, yeri geldiğinde elindeki araçları çevre liglere despotik bir şeklide kullanmaktan da kaçınmamıştır. Bu süreçte merkez liglerin büyük kulüplerini koruyup kollamış; aynı durumlarda çevre lig takımlarına ise aynı toleransı göstermemiştir. UEFA bu seçimleri nedeniyle temel mottosu olan ‘’fair play’’den uzaklaşarak, açıkça olmasa da ‘’unfair play’’i tercih eden bir örgüt haline gelmiştir.

 

 Bugün Avrupa futbolundaki olumsuzluklar, doğal olarak lokal federasyonlara ve onların takımları arasındaki dengesizliğe de neden oluyor. Dengesiz ve haksız rekabet, futbolun fair play ruhunu olumsuz etkiliyor. Dengesizlik, haksızlığı; haksızlık ta eşitsizliği beraberinde getiriyor. Bu da zaman içinde ligler ve takımlar arasında giderilmesi olanaksız adaletsizliklere yol açıyor. Tüm bu olumsuzluklar: haksız rekabet, dengesizlik, eşitsizlik ve adaletsizlik, Avrupa futbol yapılanmasının taşıyıcı kolonlarındaki çatlaklardır. Bu çatlakları gidermeden Avrupa futbolunun ayakta kalması çok zordur.{jcomments on}



[1] Tuğrul Akşar, Finansal Futbol, Literatür yayınları, İstanbul 2020, sh. 38.

[2] ‘’Trickle downn economics’’ adı verilen bu ekonomik gelişim ile ilgili detay bilgi için bkz. Stephan Dobson and John Goddard, The Economics of Football, Cambridge University Press, The Edinburgh Building, 2007, sayfa, 419.

[3] The European Club Footballing Landscape Club Licensing Benchmarking Report Financial Year 2018, Jan 2020. Sh.129.

[4] Haksız rekabet konusuna özellikle merkez ligler içinde de tanık oluyoruz. Bu konuda Premier Lig temel alınarak yapılan bir çalışmada 1992 ile 2010 arasında on sekiz yıl boyunca ilk dörtteki kulüpler hiç değişmemiştir. (bkz. Paul Tomkins, Graeme Riley & Gary Fulcher, Pay As You Play,Transfer Price Indeks yayın., 1.Baskı 210, sh. 53)

[5] Stephan Dobson and John Goddard, The Economics of Football, Cambridge University Press, The Edinburgh Building, 2007, sayfa, 425.

[6] Tuğrul Akşar, Finansal Futbol, Literatür yayınları, İstanbul 2020, sh. 38.

[7] Tuğrul Akşar, Finansal Futbol, Literatür yayınları, İstanbul 2020, sh.83.

[8] Tuğrul Akşar, Finansal Futbol, Literatür yayınları, İstanbul 2020, sh.39.

[9] World in Motion, Annual Review of Football Finance 2019, Deloitte Sports Business Group, May 2019. Sh.8.

[10] Tuğrul Akşar, Avrupa Futbolunda Merkez Ligler ile Çevre Ligler Arasındaki Gelir Farkı Açılmaya Devam Ediyor!, 13 Şubat 2020, Avrupa Futbolunda Merkez Ligler ile Çevre Ligler Arasındaki Gelir Farkı Açılmaya Devam Ediyor! (futbolekonomi.com)

[11] James Montague, Oyunun Efendileri, Futbolun Süper Zenginlerinin Önlenemez Yükselişi, İthaki yayınları, 1.Baskı 2018, İstanbul, sh. 11.

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  4741  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Tuğrul Akşar Cuma, 02 Nisan 2010.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

Neden Futbol Ekonomisi?

 

www. Futbolekonomi.com’un  vizyon ve misyonu temel olarak  Futbol Ekonomisi Stratejik Araştırma Merkezi’nin (FESAM) vizyon ve misyonuna paralel ve aynı düzlemdedir.

 

Bu bağlamda temel misyonumuz: Futbolun yerel ve küresel makro özelliklerini incelemek ve yeni yapısal modeller önermek; bu kapsamda entelektüel gelişimi hızlandırmak ve buna ilişkin referans olabilecek bir database oluşturmak ve bunu tüm futbol araştırmacılarının emrine sunmak... Bu amaçla yapılan çalışmaları yayımlamak; gerekli her türlü bilimsel futbol araştırma ve geliştirme projelerine entelektüel anlamda destek vermek.

 

Temel Vizyonumuz: Önerilen yeni modellerin gerçekleştiğini görmektir.

 devamı >>>

finansal-futbol-anim-1

tugrulaksar_ge_roportaj

Tuğrul Akşar Güngör Urasın sorularını yanıtlıyor

  Yazar Tuğrul Akşar,
Milliyet Gazetesi Yazarı Güngör Uras'ın
sorularını yanıtlıyor.
detay için tıklayınız..

 

Spor Endexi

 

05/11/2024

Kapanış Günlük
Değişim %
  BİST 100

8.698,48

-0,17

 bjk BJKAS

4,48

-2,18

 fb FENER

100,30

0.00

 gs GSRAY

6,83

+0,15

 trabzon TSPOR

0,93

0,00

   SPOR ENDEKSİ

3.075,321

-0,41

Videolar

Tuğrul, Tuğrul Akşar, Pusula, Ekonomi, Futbol, Futbol Ekonomi, Mali,VİDEONUN DEVAMI VE DİĞER VİDEOLAR İÇİN TIKLAYIN.

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 43547146

TRENDYOL SÜPER LİG 2024-2025 SEZONU

  

 

 Sıra TAKIMLAR 0 G B M A Y AV

1

Galatasaray 11 10  0 32 11 21 31
2 Fenerbahçe 11  8   2 1 27  9   18

26

3 Samsunspor 12 8 1  3

24

13 9

25

4 Eyüpspor 12  6   4  2 18  11 7 22
5 Beşiktaş 11 6 3  2  19  10 9 21
6 Göztepe 11 5 3 3 19  13 

  6

 18 
7

Sivasspor

12 5  2  5   17 20 -3 17
8 Başakşehir 11 4 4

17  14 3 16
9 Kasımpaşa 12 3 5 4 16    19  -3 14
10 Konyaspor 12 4 2 6 14  20 -4 14
11 Antalyaspor 12 4 2 6

15

24   -9 14
12 Rizespor 11 4 1 6 10  19 -9 13
13 Trabzonspor 11 2 6

3

12  14  -2  12
14 G.Antep FK 11 3 3 5 15 18 -3 12
15 Kayserispor 11 2 6 3 11 16 -5 12
16

Bodrumspor

12

3

2 7 10 16 -6 11
17 Alanyaspor 11 2 4 5 9 14  -5 10
18 Hatayspor 11 3 7 10 18  -8 6

19

A.Demirspor 11 0 2 9 9 25 -16

 

                 

Okur Yazar


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı  info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

 

Annual Review of Football Finance 2023

Annual Review of Football Finance 2023

Deloitte Sports Grup'un Avrupa Futbol Finansmanına ilişkin 32. kez düzenlediği yıllık futbol finans raporuna göre, Avrupa futbol pazarı 2021 - 22 sezonunda bir önceki yıla göre %7 büyüyerek 29.5 Milyar Euro büyüklüğüne ulaştı. Rapora ulaşmak için tıklayınız

Deloitte Money League - 2024

Deloitte Money league 2024

Deloitte Money League Raporunu 27. kez yayınladı. Rapora göre Avrupa'nın en zengin 20 kulübünün 2022-23 sezonunda gelirleri toplam 10.5 Milyar Euro'ya ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

UEFA Kulüp Finans&Yatırım Raporu 2024

 

UEFA Raporu-2023

UEFA Kulüp futbolunun finansal durumları ve yatırımlarına ilişkin yıllık görünüm ve benchmark raporunu yayınladı. Okumak için tıklayınız

 


 

2021-Money-league-Raporu

 

Yirmidördüncü Deloitte Money League raporuna göre Barcelona'nın 715.1 Milyon Euro'luk geliriyle ilk sırada yer aldığı, tamamı merkez lig kulüplerinden oluşan ve bir önceki yıla göre gelirleri %12 azalan Para Ligi raporunu okumak için tıklayınız

 


 

 

annual report 202021 photo

 

Avrupa Futbolunun patronu UEFA’nın gelirleri 5.7 Milyar Euro’ya Ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

 


 

 UEFA-Kulup-Futbolu-Lisanslama-2023


UEFA’nın 2023’te yayınladığı en son  Kulüp Lisanslamaya İlişkin Karşılaştırma raporuna göre kulüpler Pandemi döneminde 7.3 Milyar Euro zarar ettiler. UEFA raporu, Avrupa kulüp futbolunun endişe verici bir resmini çiziyor. Raporu okumak için tıklayınız.

 


    

191112 Aktifbank Ekolig

 

Türk futbolunun gelirlerinin ve ekonomik görünümünün mercek altına alındığı Futbol Ekonomi Raporu – EkoLig'in dördüncü sayısı yayınlandı. Süper Lig’in 2017-2018 sezonu sonunda 3,2 milyar TL olan geliri, 2018-19 sezonunda 4,2 milyar TL’na ulaştı. Bkz.

 

 

master bm report lowres

 

The European Club Footballing Landscape 2022


UEFA'nın Avrupa Lulüp futboluna ilişkin 13, kez yayınladığı, Covid-19'un etkilerinin de analiz edildiği raporu okumak için Bkz.


 

 EkoSpor-y

“Ekospor’un aylık bültenlerinden haberdar olmak için tıklayınız”

 

Süper lig Marka değeri araştırma

''Taraftar Algısına Göre Türkiye Süper Ligi Marka Değerini Etkileyen Faktörlerin ve Marka Değeri Boyutlarının Değerlendirilmesi'' Prof. Dr. Musa PINAR öncülüğünde yapılan bu araştırmayı okumak için tıklayınız.

 

 

the-european-elite-2019

KPMG Avrupa’nın 32 Elit Kulübünün değerlemesini yaptı. Süper Lig’den Galatasaray ve Beşiktaş’ın da bulunduğu bu raporda en değerli kulüp 3.2 Milyar Euroluk değeriyle Real Madrid oldu. Raporu okumak için tıklayınız.
 

Endustriyel_futbol

 

Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı Üzerine

Futbolun Endüstriyel gelişimi, kulüplerin sportif ve iktisadi/mali yapılanışını derinden etkiliyor. Dorukhan Acar’ın Kurumsal Yönetim temelli yaklaşımı ile "Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı"yı okumak için tıklayınız

 

 

Türkiye'de Kadın Futbolunun Gelişimi ve Günümüzdeki Durumu

 

imagesCAVM4O4L

 

Dr. Lale ORTA’nın Kadın Futboluna Entelektüel Bir Yaklaşım Sergilediği makalesi için tıklayınız.” 

 

 

İngiliz Futbolunda Kurumsal Yönetişim Üzerine

 

governance_in_football

 

Tüm kulüplerimize ve Türk Futbol yapılanmasına farklı bir bakış açısı kazandırabileceğini düşündüğümüz, İngiliz Parlementosu’nun Kültür, medya ve spor Komitesi’nin hazırladığı raporu okumak için tıklayınız. 

 

money-and-soccer

“Money scorring goals”, Gerçekten de “Para Gol Kaydedebiliyor mu? “

Euro 2012’nin olası ekonomik etkilerini
okumak için tıklayınız. 



FFP

Futbolda Finansal Sürdürülebilirlik Kapsamında ''Finansal Fair Play Başa Baş Kuralı ve Beşiktaş Futbol Kulübü Üzerinde Bir Uygulama 
Hüseyin AKTAŞ/Salih MUTLU,

okumak için tıklayınız.