Futbol İrrasyonel Bir Oyundur ya da Hiç Birimiz Rasyonel Değiliz!
Bizi Takip Edin Futbol ekonomisi facebookta futbol ekonomisi twitterde
x
Buradasınız >> Ana Sayfa Haberler & Makaleler Genel Tuğrul AKŞAR Futbol İrrasyonel Bir Oyundur ya da Hiç Birimiz Rasyonel Değiliz!

Futbol İrrasyonel Bir Oyundur ya da Hiç Birimiz Rasyonel Değiliz!

 FutolEkonomi

Tuğrul AKŞAR- 22 Ekim 2017 Anımsanacağı üzere bu yıl Nobel Ekonomi ödülünü, insanın ekonomide ve gündelik yaşamında verdiği kararlarda, çok da rasyonel davranmadığını, çalışmalarıyla ortaya koyan Richard Thaler aldı.

 

Nobel ödülünün son 15 yılda Daniel Kahneman’ın ardından, ikinci kez sosyal psikoloji ile ekonominin bileşiminden oluşan bir alana, yani ‘davranış iktisadı’na gitmesi, klasik iktisata karşı, davranışsal iktisadın bir zaferi olarak da yorumlanabilir.

 

Üniversitede Mikro İktisat Teorisi ismiyle bizlere öğretilen klasik iktisat teorisi, bireyin karar verirken rasyonel davrandığını, bu doğrultuda kararlar alıp tercihlerde bulunduğunu anlatırdı. Oysa, son ekonomi nobelini kazanan Richard Thaler’in çalışmaları, tercihlerimizin hemen hemen çoğunun rasyonel değil, irrasyonel bir şekilde, yani akıldışı seçim ve davranışlardan oluştuğunu bize gösteriyor.

 

Tüketici Taraftar Davranışları ve Futbol Ekonomisine Katkı

2000’den beri futbolun başta ekonomisi, yönetimi, sosyolojisi, mali kısmına ve sorunlarına ilişkin araştırıyor, yazıyor, kitap yayınlıyoruz. Bu konularda Doç.Dr.Kutlu Merih ile birlikte çıktığımız yolculuk ne yazık ki, çok saygıdeğer hocamı bu sene kaybedince yalnız devam etmek zorunda kaldı. Kutlu hoca ile bu konuda ortak çalışmalarımız, araştırmalarımız ve yayınlarımız bizi çok farklı mecralara götürdü. Futbolun ekonomisi ve endüstrisinin akademik boyutuna çok önemli katkılar yaptığımızı düşünüyorum. İlk defa “Endüstriyel Futbol” kavramını kullanıp bu isimle kitap yayımladık. İlk defa literatürde “tüketici taraftar ve müşteri taraftar” tanımlamalarını yapıp taraftarın klasik tüketici ve müşteriden farklı özellikler gösterdiğini saptadık. Yine, ilk defa orijinal bir kavramı, “Bağlılık Körlüğü”nü futbol ekonomisi yazınına armağan ettik. Bugün Richard Thaler’in Nobel ödülü aldığı çalışmalarının temelini oluşturan, tüketicinin/insanın klasik iktisattan davranışsal olarak farklılıklar gösterdiği, rasyonel davranmadığına ilişkin saptamalarını biz de 2005 yılında yayınladığımız Endüstriyel Futbol isimli kitabımızda tespit etmiş, konuyu detayıyla ele almış ve daha sonra 2006’da yayınladığımız Futbol Ekonomisi isimli kitabımızda teorik olarak derinleştirmiş, formüle etmiş, pekiştirmiştik.

 

Futbolun özgünlükleri olan bir sektör olduğunu, klasik iktisattaki kuralların hem arz, hem de talep tarafında bu ekonomide çalışmadığını, fiyat oluşumunda asimetrik bir yapı bulunduğunu, klasik iktisattaki gibi satılan mal veya hizmetin fiyatının çok da rasyonelce belirlenemediğini, klasik iktisat teorisindeki rekabetçi piyasaların bu ekonomide çalışmadığını, bu ekonomide dayanışmacı bir lig ekonomisinin bulunduğunu, rakiplerin birbirlerini yok edemediğini; arz ve talep tarafında fiyat esnekliklerinin klasik iktisattaki gibi çalışmadığını, bu nedenle futbol ekonomisinin inelastik bir özelliğe sahip olduğunu; ve en önemlisi de talep tarafında tüketici taraftarın tercih ve kararlarında rasyonel davranışlar sergilemediğini, bu nedenle futbol ekonomisinin irrasyonel olduğunu teorik olarak ortaya koymuştuk.

 

Kısacası, asimetrik, inelastik ve irrasyonel dinamik ve özelliklere sahip futbol ekonomisinde, talepte bulunan da (taraftar tüketici), arz da bulunan da (kulüpler) rasyonel tavır ve davranış sergilemiyor.

 

Rasyonel Olmayan Yeni Bir Ekonomi

Rasyonel olmayan davranışlar bütününden oluşan futbol ekonomisinde, en önemli aktör ve faktör olan tüketici taraftarın rasyonel olmayan tavır ve davranışlarıyla aldığı irrasyonel kararlarıyla tercihlerde bulunduğunu ve bu temelde futbol ekonomisinin hayat bulduğunu ve tüm bunların da futbol ekonomisini başka bir karaktere büründürdüğünü, bu nedenle bu ekonominin klasik iktisat kurallarından farklı dinamik ve kurallara sahip olduğunu belirtmiş ve bu ekonomiye “Yeni Ekonomi” ya da “Yeni Futbol Ekonomisi” ismini vermiştik.

 

Richard Thaler ekonomi Nobeli alınca, ben de bu konuyu tekrar gündeme taşımak istedim.

 

2005’te yazdığım “Endüstriyel Futbol” kitabımda bu konuya detaylı dikkat çekmiştik. 2006’da rahmetli ve çok değerli hocam Doç.Dr.Kutlu Merih ile kaleme aldığımız “Futbol Ekonomisi” isimli kitabımızda ve 2010’da basılan “Futbolun Ekonomi Politiği” isimli kitabımda da, taraftarın rasyonel olmayan tutum ve davranışlarının, futbolu ve doğal olarak onun ekonomisini rasyonellikten uzaklaştırdığını, taraftarın klasik iktisatta olduğu gibi akılcı yaklaşımlar sergilemediğini, çoğu zaman yanlış tercihlerde bulunduğunu, futbol ekonomisinin klasik iktisat kurallarından çok önemli farklılıklara sahip olduğunu teorik olarak ortaya koymuştuk. Kutlu Merih ile birlikte yaklaşık 12 yıl önce ortaya koyduğumuz ve teorisini oluşturduğumuz irrasyonel futbol ekonomisinden kısaca, kitaplarımızdan bazı pasajlarla sizlerle paylaşmak isterim.

 

Taraftar Tüketici’nin “Bağlılık Körlüğü”

“Futbolun ekonomik bir iş kolu haline gelmesine karşın, ….diğer sektörlerin aksine, yeni futbol ekonomisinde “tüketici davranışlarında rasyonellik” bulunmamaktadır…taraftar tüketici sadakatle bağlı olduğu kulübünün arz ettiği mal ve hizmetlere talebini yönlendirirken, fiyat ile kalite ögeleri arasında bir karşılaştırmayı çok da yapmaz. Burada tüketici taraftarı bu davranış kalıbı içine iten temel faktör: Kulüp taraftarlığı temelinde yükselen, “Bağlılık Körlüğü”dür. Bu ifadeyi belki orijinal bulabilirsiniz ama başka açıklaması da bulunmamaktadır. Çünkü, bir mal ve/veya bir hizmeti kalitesinden/ederinden fazlaya almaya yönelik tüketici davranışını, başka bir sektörde görmek mümkün değildir. Bu tamamen, kulübe olan “sadakatin” yarattığı, “bağlılık körlüğü”dür. Hatta, bazı zamanlarda, kulüplerin içinde bulundukları sıkıntıların aşılması konusunda “taraftar tüketici”, bu “bağlılık körlüğü”nün etkisiyle, takımına ekonomik katkı sağlamayı bile temel davranış kalıbı olarak seçebilir.[1]

Futbol Taraftarı Rasyonel Bir Hizmet Tüketicisi Değildir!

“Talebin rasyonelliğini açıklayan serbest pazar ekonomisi modelleri, talep edenlerin rasyonel davrandıklarını varsayar. Gerçek yaşamda bu her zaman geçerli bir yaklaşım değildir. Konut, giyim ve otomotiv gibi sektörlerde tüketimin statü etkisi nedeniyle daha pahalı olan daha fazla talep görebilir…Futbolda ise durum oldukça ilginçtir. Taraftarlar, kötü performans gösterseler de takımlarından vaz geçmezler ve kötü performans finansal sorunlar getirdiğinde harcamalarını artırarak takımlarına destek olurlar. Futbol taraftarı rasyonel bir hizmet tüketicisi değildir. [2]

(Klasik iktisatta) “Alıcılar pazara sunulan ürün ve hizmetlerde verilen kalite için fiyat ve verilen fiyat için kalite farklılıklarını algılayıp buna uygun  rasyonel davranış şekilleri gösterirler. Kendi beklentilerine uyan marka ve ürünlere geçiş yapabilirler. Bunun kökeninde alıcıların fiyat-kalite ilişkisinde rasyonel davrandığı varsayımı bulunur. Gerçekte alıcıların sosyal statüsünü yansıtan birçok üründe fiyat-kalite dengesi gözetilmeyebilir. Futbolda takımların performansı (kalitesi) düşse bile, taraftarın sadakati azalmamaktadır.” [3]

 

Taraftarlar Geleneksel Tipte Müşteri Değildir

 “…diğer sektörlerde sunulan ürün veya hizmetler şayet fiyat ve kalite bakımından yeterli değilse, müşteriler kolaylıkla başka firmalara veya sektörlere geçebilir. Futbol sektöründe ise taraftar müşteriler kulübe ve sektöre olan sadakatlerinden kolaylıkla vazgeçmemektedirler… performansı düşük kulüplerin taraftarları ürünlerini satın almaya ve maçlarına gelmeye devam edeceklerdir. Taraftarlar sektörün ve sunulan hizmetin doğası gereği performansı  canlı olarak yaşamaları gerektiği halde, şifreli naklen yayınlar için dahi ödeme yapmaya razı olmaktadırlar.” [4]

Futbol Ekonomisi Klasik İktisat’tan Farklıdır

“Futbol ekonomisinin klasik iktisat kurallarından bir farklı özelliği de, tüketicinin rasyonelliği ilkesinin bu sektörde çalışmamasıdır. Klasik iktisatta tüketici kendi optimal dengesine ulaşabilmek için sınırlı olan gelirini, kendisine maksimum fayda sağlayacak şekilde rasyonelce harcar. Oysa, futbol ekonomisinde tüketicinin uzun bir süreç sonunda oluşan sadakati bu sektörde tüketici için bir “bağlılık körlüğü” oluşturur ve taraftar tüketici, bu sadakat temelinde desteklediği takımına para harcamaya devam eder. Bunu yaparken de, kendi faydasının yanısıra desteklediği takımını da faydasına olacak şekilde yıllık harcanabilir gelirinin önemli bir kısmını desteklediği takımına harcamaya devam eder. Oysa, klasik iktisat tüketiciye rasyonelliği öğütler ve doğal olarak da tüketicinin de böyle davranacağını düşünür…normal yaşamda bir malın fiyatı yükseldiğinde, otomatikman o mala olan talep düşer ve talep, aynı faydayı sağlayan bir başka mala veya hizmete yönelir. Buna ‘talebin fiyat esnekliği’ diyoruz. Oysa, futbolda bu kural da çalışmamaktadır. Desteklediği takım sezon sonunda kupa kazanamasa, şampiyon olamasa, hatta ligden düşse bile tüketici taraftar desteklediği takımın maçları için bilet alır, logolu ürününe önemli para harcar, fayda sağlamak amacıyla başka bir kulübün taraftarlığına yönelmez. Bu süreçte desteklediği takımın logolu ürünlerine ve kombine biletlerine zam da gelmiş olabilir.” [5] 

“Sonuçta, futbol ekonomisi asimetrik, inelastik ve irrasyonel bir yapıya sahiptir. Her ne kadar bir endüstri haline gelmiş olsa da, diğer endüstrilerden çok daha farklı, kendine özgü farklılıkları bünyesinde taşıyan bir iş koludur. Bu endüstri taraftar bağlılığı temelinde yükselir ve hayat bulur.”[6]

 

Hiç Birimiz Rasyonel Değiliz!

Yukarıdaki anlattıklarımız ve ortaya koyduklarımız bize gösteriyor ki, futbol taraftarı, günümüzde her ne kadar tüketici taraftara evrilse de, taraftarı olduğu takımını desteklerken tercihleri ve kararlarında rasyonel değil. Sadece desteklediği takımına sadakatle bağlanıp genellikle aklını dışarıda, taraftarlığını gönlünde tutarak, takımını destekliyor, maçlarına gidiyor, logolu ürünlerini tüketiyor, yıllık kombine kartına önemli bütçeler ayırıyor ve takımını sportif performans olmasa da, her koşulda desteklemeye devam ediyor.

 

 

Takımımızı desteklerken akılcı kararlar alamadığımız gibi, klasik iktisatta gösterilen fayda maliyet analizi yapmıyor, desteklenen takımın performansında taraftar bazında beklenen tatmin düzeyine ulaşılamayan zamanlarda bile, başka ürün/takım tercihine yönelmiyoruz. Aksine, tamamen irrasyonel bir şekilde bireysel tatmin sağlamaktan çok, takımına kolektif destekle, kulübe fayda sağlamaya çalışıyoruz. Rasyonellikten uzak bu davranışsal ekonomik yaklaşım, sonuç itibariyle insanoğlunun her zaman klasik iktisatta belirtilenin aksine rasyonel olamadığını bize gösteriyor. Taraftarlıkta da, tüketicilikte de sporsever/futbolsever aklıyla hareket edemiyor, sağlıklı/rasyonel karar veremiyor.



[1]Tuğrul Akşar, Endüstriyel Futbol, İstanbul 2005, Literatür yay., sh. 4

[2]Tuğrul Akşar- Kutlu Merih, Futbol Ekonomisi, İstanbul, 2006, Literatür Yay., Sh. 199.

[3]Futbol Ekonomisi, a.g.e., sh. 202-203

[4]Futbol Ekonomisi, a.g.e., sh. 211-212.

[5]Tuğrul Akşar, Futbolun Ekonomi Politiği, Literatür Yay., İstanbul 2010, sh. 3

[6]Futbolun Ekonomi Politiği, a.g.e., sh.4.

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  11882  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Tuğrul Akşar Cuma, 02 Nisan 2010.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

Neden Futbol Ekonomisi?

 

www. Futbolekonomi.com’un  vizyon ve misyonu temel olarak  Futbol Ekonomisi Stratejik Araştırma Merkezi’nin (FESAM) vizyon ve misyonuna paralel ve aynı düzlemdedir.

 

Bu bağlamda temel misyonumuz: Futbolun yerel ve küresel makro özelliklerini incelemek ve yeni yapısal modeller önermek; bu kapsamda entelektüel gelişimi hızlandırmak ve buna ilişkin referans olabilecek bir database oluşturmak ve bunu tüm futbol araştırmacılarının emrine sunmak... Bu amaçla yapılan çalışmaları yayımlamak; gerekli her türlü bilimsel futbol araştırma ve geliştirme projelerine entelektüel anlamda destek vermek.

 

Temel Vizyonumuz: Önerilen yeni modellerin gerçekleştiğini görmektir.

 devamı >>>

finansal-futbol-anim-1

tugrulaksar_ge_roportaj

Tuğrul Akşar Güngör Urasın sorularını yanıtlıyor

  Yazar Tuğrul Akşar,
Milliyet Gazetesi Yazarı Güngör Uras'ın
sorularını yanıtlıyor.
detay için tıklayınız..

 

Spor Endexi

 

05/11/2024

Kapanış Günlük
Değişim %
  BİST 100

8.698,48

-0,17

 bjk BJKAS

4,48

-2,18

 fb FENER

100,30

0.00

 gs GSRAY

6,83

+0,15

 trabzon TSPOR

0,93

0,00

   SPOR ENDEKSİ

3.075,321

-0,41

Videolar

Tuğrul, Tuğrul Akşar, Pusula, Ekonomi, Futbol, Futbol Ekonomi, Mali,VİDEONUN DEVAMI VE DİĞER VİDEOLAR İÇİN TIKLAYIN.

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 43184968

TRENDYOL SÜPER LİG 2024-2025 SEZONU

  

 

 Sıra TAKIMLAR 0 G B M A Y AV

1

Galatasaray 11 10  0 32 11 21 31
2 Fenerbahçe 11  8   2 1 27  9   18

26

3 Samsunspor 12 8 1  3

24

13 9

25

4 Eyüpspor 12  6   4  2 18  11 7 22
5 Beşiktaş 11 6 3  2  19  10 9 21
6 Göztepe 11 5 3 3 19  13 

  6

 18 
7

Sivasspor

12 5  2  5   17 20 -3 17
8 Başakşehir 11 4 4

17  14 3 16
9 Kasımpaşa 12 3 5 4 16    19  -3 14
10 Konyaspor 12 4 2 6 14  20 -4 14
11 Antalyaspor 12 4 2 6

15

24   -9 14
12 Rizespor 11 4 1 6 10  19 -9 13
13 Trabzonspor 11 2 6

3

12  14  -2  12
14 G.Antep FK 11 3 3 5 15 18 -3 12
15 Kayserispor 11 2 6 3 11 16 -5 12
16

Bodrumspor

12

3

2 7 10 16 -6 11
17 Alanyaspor 11 2 4 5 9 14  -5 10
18 Hatayspor 11 3 7 10 18  -8 6

19

A.Demirspor 11 0 2 9 9 25 -16

 

                 

Okur Yazar


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı  info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

 

Annual Review of Football Finance 2023

Annual Review of Football Finance 2023

Deloitte Sports Grup'un Avrupa Futbol Finansmanına ilişkin 32. kez düzenlediği yıllık futbol finans raporuna göre, Avrupa futbol pazarı 2021 - 22 sezonunda bir önceki yıla göre %7 büyüyerek 29.5 Milyar Euro büyüklüğüne ulaştı. Rapora ulaşmak için tıklayınız

Deloitte Money League - 2024

Deloitte Money league 2024

Deloitte Money League Raporunu 27. kez yayınladı. Rapora göre Avrupa'nın en zengin 20 kulübünün 2022-23 sezonunda gelirleri toplam 10.5 Milyar Euro'ya ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

UEFA Kulüp Finans&Yatırım Raporu 2024

 

UEFA Raporu-2023

UEFA Kulüp futbolunun finansal durumları ve yatırımlarına ilişkin yıllık görünüm ve benchmark raporunu yayınladı. Okumak için tıklayınız

 


 

2021-Money-league-Raporu

 

Yirmidördüncü Deloitte Money League raporuna göre Barcelona'nın 715.1 Milyon Euro'luk geliriyle ilk sırada yer aldığı, tamamı merkez lig kulüplerinden oluşan ve bir önceki yıla göre gelirleri %12 azalan Para Ligi raporunu okumak için tıklayınız

 


 

 

annual report 202021 photo

 

Avrupa Futbolunun patronu UEFA’nın gelirleri 5.7 Milyar Euro’ya Ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

 


 

 UEFA-Kulup-Futbolu-Lisanslama-2023


UEFA’nın 2023’te yayınladığı en son  Kulüp Lisanslamaya İlişkin Karşılaştırma raporuna göre kulüpler Pandemi döneminde 7.3 Milyar Euro zarar ettiler. UEFA raporu, Avrupa kulüp futbolunun endişe verici bir resmini çiziyor. Raporu okumak için tıklayınız.

 


    

191112 Aktifbank Ekolig

 

Türk futbolunun gelirlerinin ve ekonomik görünümünün mercek altına alındığı Futbol Ekonomi Raporu – EkoLig'in dördüncü sayısı yayınlandı. Süper Lig’in 2017-2018 sezonu sonunda 3,2 milyar TL olan geliri, 2018-19 sezonunda 4,2 milyar TL’na ulaştı. Bkz.

 

 

master bm report lowres

 

The European Club Footballing Landscape 2022


UEFA'nın Avrupa Lulüp futboluna ilişkin 13, kez yayınladığı, Covid-19'un etkilerinin de analiz edildiği raporu okumak için Bkz.


 

 EkoSpor-y

“Ekospor’un aylık bültenlerinden haberdar olmak için tıklayınız”

 

Süper lig Marka değeri araştırma

''Taraftar Algısına Göre Türkiye Süper Ligi Marka Değerini Etkileyen Faktörlerin ve Marka Değeri Boyutlarının Değerlendirilmesi'' Prof. Dr. Musa PINAR öncülüğünde yapılan bu araştırmayı okumak için tıklayınız.

 

 

the-european-elite-2019

KPMG Avrupa’nın 32 Elit Kulübünün değerlemesini yaptı. Süper Lig’den Galatasaray ve Beşiktaş’ın da bulunduğu bu raporda en değerli kulüp 3.2 Milyar Euroluk değeriyle Real Madrid oldu. Raporu okumak için tıklayınız.
 

Endustriyel_futbol

 

Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı Üzerine

Futbolun Endüstriyel gelişimi, kulüplerin sportif ve iktisadi/mali yapılanışını derinden etkiliyor. Dorukhan Acar’ın Kurumsal Yönetim temelli yaklaşımı ile "Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı"yı okumak için tıklayınız

 

 

Türkiye'de Kadın Futbolunun Gelişimi ve Günümüzdeki Durumu

 

imagesCAVM4O4L

 

Dr. Lale ORTA’nın Kadın Futboluna Entelektüel Bir Yaklaşım Sergilediği makalesi için tıklayınız.” 

 

 

İngiliz Futbolunda Kurumsal Yönetişim Üzerine

 

governance_in_football

 

Tüm kulüplerimize ve Türk Futbol yapılanmasına farklı bir bakış açısı kazandırabileceğini düşündüğümüz, İngiliz Parlementosu’nun Kültür, medya ve spor Komitesi’nin hazırladığı raporu okumak için tıklayınız. 

 

money-and-soccer

“Money scorring goals”, Gerçekten de “Para Gol Kaydedebiliyor mu? “

Euro 2012’nin olası ekonomik etkilerini
okumak için tıklayınız. 



FFP

Futbolda Finansal Sürdürülebilirlik Kapsamında ''Finansal Fair Play Başa Baş Kuralı ve Beşiktaş Futbol Kulübü Üzerinde Bir Uygulama 
Hüseyin AKTAŞ/Salih MUTLU,

okumak için tıklayınız.