Kırmız Kart ve Etik
Bizi Takip Edin Futbol ekonomisi facebookta futbol ekonomisi twitterde
x

Kırmız Kart ve Etik

28038

Recep Cengiz- 25 Aralık 2023 Gittikçe karmaşıklaşan ve çok sıkı bir rekabetin var olduğu günümüz futbol dünyasında rakipleri karşısında fark yaratmak ve güçlü kalabilmek için takımların oyunu eksik oyuncu ile oynamamaları önemlidir.

 Takımda eksilmeye neden olan kırmızı kartlarda pozisyon gereği veya zamanlama hatası gibi ihraç davranışları doğal görünmesine karşın kasıtlı olarak görülen kırmızı kart mantıklı tarafı yoktur.

Düşünün ki, takımınız skor ve psikolojik sağlamış, rakibin direnci kırılmış, derken takımınızdan bir oyuncu akla aykırı gereksiz bir şekilde rakibine tekme atıp kırmızı kart görüyor. 

Sorumluluk hissetmesi gereken bir oyuncunun yaptığı yanlış belirli bir amaç için bir araya gelen tüm takımı (oyuncu, yönetici, antrenör ve taraftar) olumsuz etkiliyor. Takım bütünlüğü bozuluyor, avantajlar bir anda ortadan kayboluyor, rakip direnç kazanıyor, mücadele gücünüz zayıflıyor, risksiz oyun bir anda riskli hale dönüşüyor.

Örneğin, saha içi tutum, değer ve davranışlarında özensiz ve disiplinsiz bir oyuncunun kasıtlı kırmızı kart görmesi “sorumsuzluğu” çağrıştırmıyor mu?

Hayır demek bir yana listeyi uzatabiliriz:

Psikolojik anlamda;

Bilinçaltı kirliliği,

Davranış bozukluğunu,

Güvensizlik,

Korkaklığı,

Özdenetim kontrolsüzlüğü,

Saldırganlığı,

Problem çözmemeyi,

Zayıf bir karakteri,

Sosyal anlamda;

Bilinçsizliği,

Düşüncesizliği,

Dengesizliği,

Mantıksızlığı,

Sebep-sonuç ilişkilerinde bağlantıları hızlı görememeyi,

Uyumsuzluğu,

Sportif anlamda;

Bencilliği,

Birlikte oyun oynayamama ve iletişim kuramamayı,

Disiplinsizliği,

Gereksizliği,

Kalitesizliği,

Oyunda ayrıntıları görememeyi,

Sorumsuzluğu,

Saygısızlığı ve/veya emek hırsızlığı…

Bunlar spor ahlakı, etik ilke ve faır play prensiplerine sahip insanların sahip olacakları kavramlar değil. Hepsi istenmedik duygular ve ağır eleştirilerde karşılık bulan yükümlülüğü olan kelimelerdir. Bu bağlamda kırmızı kart etik ilişkisine bakıldığında skor, oyun ve psikolojik üstünlük avantajı varken, en önemlisi gereği yokken bir oyuncunun kasıtlı kırmızı kart görmesi, o oyuncu için “yetenekleri değil sorunları transfer edilmiş” dedirtiyor. Bu durum, Rousseau'nun “karşılıklı yıkımı önleme amacıyla -dostlar arasında değil- düşmanlar arasında bir sözleşme yapılmaktadır” sözlerini anımsatıyor. 

Bir oyuncunun kasıtlı kırmızı kart görmesi sadece oyunun doğasıyla açıklanabilecek bir şey değildir. Oyuncuya, etik değerleri unutturan şey “kişisel, sosyal, sportif veya kültürel mi?” bilmiyoruz. Ancak, kırmızı kart eylemini, o eylemi gerçekleştirenin niyetine göre değil, takım ve taraftar üzerinde yarattığı etkiye göre değerlendirmek gerekirse oyunun kalitesi değil sonucu ile ilgilenen, haz değil hırs dolu oyuncu kazanmak ile kaybetmek arasındaki çizgi olduğunu biliyoruz.

Kırmızı karta itiraz etmeyi kural zanneden oyuncu rakibe söylenip hakeme itiraz ederek, aklınca (kendini tepkilerden korumak için karşı saldırı savunma mekanizmasını kullanıyor) haksızlığa uğramış görünerek bilinçaltındaki korkaklık ve güçsüzlüğünü gizlemek istiyor. İnandırıcı olmayan itirazında haklı, söylediklerini inandırıcı olmayınca, yanıltmak isterken yanılmış olarak soyunma odasının yolunu tutuyor. O yüzden, bu tarz oyuncular bana Konfüçyüs'ün şu sözünü hatırlatır: Ya bir yol bul, ya bir yol aç, ya da yoldan çekil. Ama ne olur bağırıp çağırma, çünkü hiç ciddi görünmüyorsun!

Sahada bir oyuncu eksik olunca sakin kalabilmek yapılabilecek en iyi şeylerden biridir. Ancak bu kolay kolay olmuyor. Sahada tartışmalı bir mevzuya dönüşüyor. Bu centilmenliğin bir kenara bırakılmış bir durumudur. 

Yaratılan mağduriyet algısı ile sanki tüm oyuncular kırmızı kart görmüş gibi itiraz ediyor. Kırmızı kartın (sözde) haksızlığını göstermekten için yapılan itirazlar sadece sakin oyuncuları sinirlendirme ve taraftarları kışkırtmaya yarıyor. Yani, kırmız kart bonusu ile gelmiş, nicelik ve nitelik elden gitmiştir. 

Sahada sorumluluk duygusu azaldığından bağrışlar, itirazlar, tehditler ve itişmeler artarken tribünde fanatik taraftarlar, sıkıntı yaratma fırsatını kaçırmıyorlar, oturaklı küfürler havada uçuşuyor. 

Etiğin yarattığı “adaletlilik, sadakat, dürüstlük, ahlaklılık, saygı, sorumluluk ve takım çalışması” gibi sportif ve sosyal değerlerin göz ardı edilmesi şiddete çeşitlilik kazandırmak için her türlü neden yaratıyor.

Bu negatif dayanışma etik değerler, faır play ilkeleri ve spor ahlakı prensiplerini zedelerken, her takımda faır play ruhuna sahip lider bir oyuncunun önemini ortaya koyuyor.  

Maç boyunca takımını rahat yöneten teknik direktörün rahatı kaçmış, kafası karışmış, sebepli bir can sıkıntısı kaçınılmaz olmuştur. Antrenörlerin “göğüsleri daralmış, kalpleri sıkışmış ve boğazları kurumuştur.” Bir an söylenecek söz, oyuncuları motive edecek bir şey bulamıyorlar. Söylemiyor, söyleniyorlar. Can sıkıcı bir durum, az önce “oh be!” demenin yerini “of of!” alıyor. 

Anlamsız kırmızı kart gören oyuncu maç sonunda “ileriye atmadığı her adımın onu geriye götüreceğini ve futbol kariyerini neyin uğruna feda ettiğini” düşünecek çok zamanı “bir daha olursa asla yapmam” diyeceği sözü olabilir.

Her şey bitti mi?

Yaptıklarına ne zaman nasıl bin pişman olur? 

Bilmiyorum.

Ancak, böyle olmaması, onu buraya getiren şey neydi? Hatırla(n)ması gerekiyor. Bir oyuncu kırmızı kart görebilir ama bunu yanlış nedenle yapmaması gerekiyor.

“Ya hatalarınla yüzleşir ya hatalarınla yüzsüzleşir” Dostyoveski

Sonuç olarak, Oyunlarda sportif yetenekleri geliştiriyoruz ama değerleri unutuyoruz. Spor ahlakı, etik ve faır play gibi pratikte karşılık bulması gereken değerler kitapçığın içine sıkıştırıp sporcuların eline vermekle öğretilmez. Uygun olmayan davranışları düzeltmek için uygun olan davranışların oyun stratejisinde karşılık bulması ve kişiyi istenmedik davranışa sürükleyen faktörleri bulup ortaya çıkarmakla etkili olur. 

“Kafayı hep kimin haklı olduğuna takmayıp, neyin doğru olduğunu düşünmek” sorunların çözümünü kolaylaştıracaktır.

Sakin kalmak mizaç özelliği olduğu kadar oyun anlayışının bir ürünü olmalıdır. Ayrıca oyunda centilmen, adil ve dürüstçe oynayarak daha akılcı bir şekilde elde edilecek kazanımların pratik kötülük ve utanç duyularak elde edilecek başarılardan daha değerli olduğu öğretilmelidir.

Sorumsuz, öfkeli ve saldırgan davranışlarla, büyük kulüplerde kalınamayacağının yüzlerce kanıtı var. Yeter ki hafızalar diri tutulsun. 

Sorumsuz davranış sonrası kırmızı kart gören her oyuncu “böyle biri olmadığını” ispat etmek zorunda… Ancak “önce kendine!”

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  404  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Recep Cengiz Cuma, 22 Kasım 2013.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

Neden Futbol Ekonomisi?

 

www. Futbolekonomi.com’un  vizyon ve misyonu temel olarak  Futbol Ekonomisi Stratejik Araştırma Merkezi’nin (FESAM) vizyon ve misyonuna paralel ve aynı düzlemdedir.

 

Bu bağlamda temel misyonumuz: Futbolun yerel ve küresel makro özelliklerini incelemek ve yeni yapısal modeller önermek; bu kapsamda entelektüel gelişimi hızlandırmak ve buna ilişkin referans olabilecek bir database oluşturmak ve bunu tüm futbol araştırmacılarının emrine sunmak... Bu amaçla yapılan çalışmaları yayımlamak; gerekli her türlü bilimsel futbol araştırma ve geliştirme projelerine entelektüel anlamda destek vermek.

 

Temel Vizyonumuz: Önerilen yeni modellerin gerçekleştiğini görmektir.

 devamı >>>

finansal-futbol-anim-1

tugrulaksar_ge_roportaj

Tuğrul Akşar Güngör Urasın sorularını yanıtlıyor

  Yazar Tuğrul Akşar,
Milliyet Gazetesi Yazarı Güngör Uras'ın
sorularını yanıtlıyor.
detay için tıklayınız..

 

Spor Endexi

 

05/11/2024

Kapanış Günlük
Değişim %
  BİST 100

8.698,48

-0,17

 bjk BJKAS

4,48

-2,18

 fb FENER

100,30

0.00

 gs GSRAY

6,83

+0,15

 trabzon TSPOR

0,93

0,00

   SPOR ENDEKSİ

3.075,321

-0,41

Videolar

Tuğrul, Tuğrul Akşar, Pusula, Ekonomi, Futbol, Futbol Ekonomi, Mali,VİDEONUN DEVAMI VE DİĞER VİDEOLAR İÇİN TIKLAYIN.

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 43569092

TRENDYOL SÜPER LİG 2024-2025 SEZONU

  

 

 Sıra TAKIMLAR 0 G B M A Y AV

1

Galatasaray 11 10  0 32 11 21 31
2 Fenerbahçe 11  8   2 1 27  9   18

26

3 Samsunspor 12 8 1  3

24

13 9

25

4 Eyüpspor 12  6   4  2 18  11 7 22
5 Beşiktaş 11 6 3  2  19  10 9 21
6 Göztepe 11 5 3 3 19  13 

  6

 18 
7

Sivasspor

12 5  2  5   17 20 -3 17
8 Başakşehir 11 4 4

17  14 3 16
9 Kasımpaşa 12 3 5 4 16    19  -3 14
10 Konyaspor 12 4 2 6 14  20 -4 14
11 Antalyaspor 12 4 2 6

15

24   -9 14
12 Rizespor 11 4 1 6 10  19 -9 13
13 Trabzonspor 11 2 6

3

12  14  -2  12
14 G.Antep FK 11 3 3 5 15 18 -3 12
15 Kayserispor 11 2 6 3 11 16 -5 12
16

Bodrumspor

12

3

2 7 10 16 -6 11
17 Alanyaspor 11 2 4 5 9 14  -5 10
18 Hatayspor 11 3 7 10 18  -8 6

19

A.Demirspor 11 0 2 9 9 25 -16

 

                 

Okur Yazar


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı  info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

 

Annual Review of Football Finance 2023

Annual Review of Football Finance 2023

Deloitte Sports Grup'un Avrupa Futbol Finansmanına ilişkin 32. kez düzenlediği yıllık futbol finans raporuna göre, Avrupa futbol pazarı 2021 - 22 sezonunda bir önceki yıla göre %7 büyüyerek 29.5 Milyar Euro büyüklüğüne ulaştı. Rapora ulaşmak için tıklayınız

Deloitte Money League - 2024

Deloitte Money league 2024

Deloitte Money League Raporunu 27. kez yayınladı. Rapora göre Avrupa'nın en zengin 20 kulübünün 2022-23 sezonunda gelirleri toplam 10.5 Milyar Euro'ya ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

UEFA Kulüp Finans&Yatırım Raporu 2024

 

UEFA Raporu-2023

UEFA Kulüp futbolunun finansal durumları ve yatırımlarına ilişkin yıllık görünüm ve benchmark raporunu yayınladı. Okumak için tıklayınız

 


 

2021-Money-league-Raporu

 

Yirmidördüncü Deloitte Money League raporuna göre Barcelona'nın 715.1 Milyon Euro'luk geliriyle ilk sırada yer aldığı, tamamı merkez lig kulüplerinden oluşan ve bir önceki yıla göre gelirleri %12 azalan Para Ligi raporunu okumak için tıklayınız

 


 

 

annual report 202021 photo

 

Avrupa Futbolunun patronu UEFA’nın gelirleri 5.7 Milyar Euro’ya Ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

 


 

 UEFA-Kulup-Futbolu-Lisanslama-2023


UEFA’nın 2023’te yayınladığı en son  Kulüp Lisanslamaya İlişkin Karşılaştırma raporuna göre kulüpler Pandemi döneminde 7.3 Milyar Euro zarar ettiler. UEFA raporu, Avrupa kulüp futbolunun endişe verici bir resmini çiziyor. Raporu okumak için tıklayınız.

 


    

191112 Aktifbank Ekolig

 

Türk futbolunun gelirlerinin ve ekonomik görünümünün mercek altına alındığı Futbol Ekonomi Raporu – EkoLig'in dördüncü sayısı yayınlandı. Süper Lig’in 2017-2018 sezonu sonunda 3,2 milyar TL olan geliri, 2018-19 sezonunda 4,2 milyar TL’na ulaştı. Bkz.

 

 

master bm report lowres

 

The European Club Footballing Landscape 2022


UEFA'nın Avrupa Lulüp futboluna ilişkin 13, kez yayınladığı, Covid-19'un etkilerinin de analiz edildiği raporu okumak için Bkz.


 

 EkoSpor-y

“Ekospor’un aylık bültenlerinden haberdar olmak için tıklayınız”

 

Süper lig Marka değeri araştırma

''Taraftar Algısına Göre Türkiye Süper Ligi Marka Değerini Etkileyen Faktörlerin ve Marka Değeri Boyutlarının Değerlendirilmesi'' Prof. Dr. Musa PINAR öncülüğünde yapılan bu araştırmayı okumak için tıklayınız.

 

 

the-european-elite-2019

KPMG Avrupa’nın 32 Elit Kulübünün değerlemesini yaptı. Süper Lig’den Galatasaray ve Beşiktaş’ın da bulunduğu bu raporda en değerli kulüp 3.2 Milyar Euroluk değeriyle Real Madrid oldu. Raporu okumak için tıklayınız.
 

Endustriyel_futbol

 

Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı Üzerine

Futbolun Endüstriyel gelişimi, kulüplerin sportif ve iktisadi/mali yapılanışını derinden etkiliyor. Dorukhan Acar’ın Kurumsal Yönetim temelli yaklaşımı ile "Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı"yı okumak için tıklayınız

 

 

Türkiye'de Kadın Futbolunun Gelişimi ve Günümüzdeki Durumu

 

imagesCAVM4O4L

 

Dr. Lale ORTA’nın Kadın Futboluna Entelektüel Bir Yaklaşım Sergilediği makalesi için tıklayınız.” 

 

 

İngiliz Futbolunda Kurumsal Yönetişim Üzerine

 

governance_in_football

 

Tüm kulüplerimize ve Türk Futbol yapılanmasına farklı bir bakış açısı kazandırabileceğini düşündüğümüz, İngiliz Parlementosu’nun Kültür, medya ve spor Komitesi’nin hazırladığı raporu okumak için tıklayınız. 

 

money-and-soccer

“Money scorring goals”, Gerçekten de “Para Gol Kaydedebiliyor mu? “

Euro 2012’nin olası ekonomik etkilerini
okumak için tıklayınız. 



FFP

Futbolda Finansal Sürdürülebilirlik Kapsamında ''Finansal Fair Play Başa Baş Kuralı ve Beşiktaş Futbol Kulübü Üzerinde Bir Uygulama 
Hüseyin AKTAŞ/Salih MUTLU,

okumak için tıklayınız.