Futbolda Kurumsallaşmış Trol ve Medyacılık
Bizi Takip Edin Futbol ekonomisi facebookta futbol ekonomisi twitterde
x
Buradasınız >> Ana Sayfa Haberler & Makaleler Genel Müslüm GÜLHAN Futbolda Kurumsallaşmış Trol ve Medyacılık

Futbolda Kurumsallaşmış Trol ve Medyacılık

100-hands-881975

Müslüm Gülhan- 14 Ocak 2024 Küreselleşme genel olarak; ekonomik bir içeriğe sahipken, neoliberalizm küreselleşmeyi tetiklediği gibi, küreselleşme de kalkınma politikalarının uygulanmasını gerekli kılmıştır.

Küreselleşme ve kalkınma neoliberalizmin ideolojik aygıtları olarak bir sisteme dönüşmesini sağlamaktadırlar. 

Günümüzde neoliberal küreselleşmenin yarattığı gelir eşitsizliği-özellikle özelleştirme kisvesi altında devlet içerisinden dışarıya aktarılan servet transferleri nedeniyle düşen refah seviyesinin ekonomik koşulları sonucu; dünyanın pek çok ülkesinde alt-orta sınıflar erimiştir. Gelir dağılımındaki bu eşitsizlik ve adaletsizliğe tepki olarak oluşan ve giderek artan bir popülist eğilimin kuvvetlenmesine neden olmuştur. Popülistler seçkin karşıtı olmanın yanı sıra çoğulculuk karşıtıdır. Sadece kendilerinin halkı temsil ettiği iddiasında bulunurlar. Bu yüzden popülistler dışlayıcı ve kutuplaştırıcıdır.

∗∗∗

Toplumların alt-orta sınıflarını kızgınlık ve öfkeye sevk ettiği ve anti-elitist ve düzen karşıtı bir tepkiye sebep olmuştur. Bu yüzden, neoliberal küreselleşme sürecinin yarattığı ekonomik eşitsizliklerin günümüz popülizmi süreç olarak faşizme evrilmesine neden olmaktadır. Ve bu sistem kendine ait olarak oluşmuş meslek gruplarını yeniden dizayn etme sürecine girmiştir. Ortaya çıkan insan modelinin var olan sosyokültürel yapıya uyum sağlaması ve bu popülist evrilme sürecinde kaybetme korkusunun bir politik argüman haline gelmesiyle, ‘biat’ eden ve üst hiyerarşiyi koruyan bir mesleki uygulama prensipler silsilesi ortaya çıkmıştır.

Oluşan eşitsizlik karşılığında, kendi eşitsizliğini sağlamaya çalışanların sisteme tutunma ve var olma duygusu ‘trol’ ve ‘medyacı’ iş uygulamalarına uygun insan figürlerini ortaya çıkarttı.  Uğur Mumcu’dan başlayıp Murat Ağırel, Timur Soykan, Barış Pehlivan ve Barış Terkoğlu’na kadar gelen gerçek ve saygın gazetecilik mesleğinin bunlarla hiçbir alakası yoktur ki bu insan figürlerinin de gazetecilikle bir alakası yoktur.

Bu iki iş alanı siyasi yapıda örgütlenerek alan bulması sonrası, futbol alanında da tıpkı siyasi yapıda olduğu gibi alan bularak örgütlenip aynı şekilde kurumsallaşmayı başardı. En önemli kaynak, eğitimdeki bilginin değersizleştirilmesi sonucu liyakatin ortadan kalmasıyla birlikte, çıkar üzerine kurgulanan ilişkiler bu noktada belirleyici olmasıdır.

∗∗∗

Futbol sermaye birikimini sağlayabilen bir kültür endüstrisi ürünü haline gelmesi nedeniyle siyasetten mafyaya ve tüm çıkar gruplarına kadar her yapının tacizine mahsur kaldı. Ekonomik çıkar aparatları ve futboldaki egemenliğin bir parçası olan ve ‘rant’ kurgusunun tetikçiliğini yapan ‘trol’ ve ‘medyacı’ yapıların örgütlenme alanı haline gelmesini sağladı.  Anadolu’daki takımların göbekten bağlı olduğu siyasi hiyerarşi nedeniyle, başkanlarının tek ve kudretli olmasını sağlanması üzerine kurgulanan bu örgütlenme, üç büyüklere de kendi mekanizmaları üzerinden farklı etkisi ve farklı zararı oldu.

Fenerbahçe’de Aziz Yıldırım döneminde, ‘trol’ ve ‘medyacı’ yapıların kuvvetli bir örgütlenmeye sahip olmasına rağmen, Ali Koç dönemi bu yapılanma üzerinde strateji belirlemedi. Galatasaray ise lise kültürü sayesinde oluşturduğu kontrol mekanizması nedeniyle buna ihtiyaç duymazken, Fatih Terim dönemleri kendi trolleri ile medyacılarının en aktif çalıştığı zaman dilimini oluşturdu.

∗∗∗

Aziz Yıldırım ve Fatih Terim dönemlerinde, kulüp medyacılarının bu iki isim üzerinden, kulüpten şahıs medyacılığına geçişini de çok net gördük. Beşiktaş’taki süreç daha acımasız yürütüldü ve bu sorun hala devam ediyor. Fikret Orman döneminde kurumsallaşmaya başlayan bu yapı, Ahmet Nur Çebi ile üst seviyeye çıkarken, Hasan Arat döneminde nasıl bir evreye geçeceği belli değilken, masada duran en büyük problem olarak görünmekte.

Fikret Orman’ın başarılarına rağmen-kulübe verdiği zararın ortaya çıkartılıp tartışılması gerekirken-bunu ciddi şekilde engellenmesi birlikte, Ahmet Nur Çebi’nin en başta başkan olmasının yanlışlığını söyleyenlerin ve ‘paralı başkan’ nidasına karşı çıkanları itibarsızlaştırmak için bu troller kullanıldı. Her iki dönemde de gerçek Beşiktaşlılar üzerine çok ciddi ‘linç’ sürecinin yaşanması sıkıntılara neden oldu. Bu durum ayrıştırmaydı, ötekileştirmeydi ve düşmanlaştırmayı tetikledi.  Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe 1903, 1905 ve 1907 yıllarında kurulmuş tarihsel ve kültürel derinliğe sahip birer sivil toplum kuruluşudur. 

Her üç kulüpte ülkeye mal olmuş misyona sahiptir. Sahibi şahıs anlamında yoktur ve genel kurulları tarafından belirli zaman aralığında yapılan seçimle süreli yönetilirler. Kulüplerin kendine ait tüzükleri ve yönergeleri vardır. Tüm başkanlar bunlara uymak zorundadır. Kendi yönetim stratejilerini bu sınırlar içinde kalarak uygulamak zorunludurlar. Ve kendi içinde denetim mekanizmasına sahiptirler.  Ve yasalar karşısında sorumlulukları olduğu gibi, kendi taraftarına ve spor kamuoyuna karşı etik ve ahlaki sorumlulukları vardır.

∗∗∗

Yapılan her işin şeffaf ve açıklanabilir olması gerekir. Kamuoyunun bilgilendirilmesi bu işin en demokratik yönü olduğundan, gerçek anlamda bilgi talepleri karşılıksız bırakılamaz.  Her üç kulüpte de başkanlar patron olmadığından, liyakat ile kulübü temsil etme yeterliliğine ve ahlaki-etik değerlere sahip olması gerekir. Bu konudaki tartışmaya açık konular varsa eninde sonunda gündeme gelerek sürece zarar verecek boyutlara çıkabilmektedir.

∗∗∗

Her eleştiriyi ya da öğrenilmesi gerekenin hak olduğu sorunun bir dedikodu modunda veya suç mahiyetindeymiş gibi algı manipülasyonu yapılarak konunun açıklanmasının engellenmesi, daha sonraki süreçlerin tartışılmaya kapalı olmasına neden olacağından, şeffaflıktan ve hesap verebilirlikten uzak, anti demokratik despotik bir anlayış ile bir mekanizmanın oluşturulmasına neden olunur. Ancak başarısızlıklar sonucunda tüm tartışmalar tekrara alevlenir ve açığa çıkar, ama gerekenler zamanında yapılamadığından kişi korunabilinir ama kulübün uğradığı zarar kat ve kat artarak devam eder.

Futbolun sosyal bütünlüğü sağlayan felsefesine zarar verecek olan ve futbola oyun özelliğini kaybettirecek bu oluşumlara ihtiyaç duymak yönetim ve yönetici acizliği olduğu gibi, bunların içinde olup insanların demokratik haklarını kullanma özgürlüğüne karşı eylemlerde bulunmak da işlenmiş bir suçtur.{jcomments on}

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  340  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Müslüm Gülhan Cuma, 20 Nisan 2012.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

Neden Futbol Ekonomisi?

 

www. Futbolekonomi.com’un  vizyon ve misyonu temel olarak  Futbol Ekonomisi Stratejik Araştırma Merkezi’nin (FESAM) vizyon ve misyonuna paralel ve aynı düzlemdedir.

 

Bu bağlamda temel misyonumuz: Futbolun yerel ve küresel makro özelliklerini incelemek ve yeni yapısal modeller önermek; bu kapsamda entelektüel gelişimi hızlandırmak ve buna ilişkin referans olabilecek bir database oluşturmak ve bunu tüm futbol araştırmacılarının emrine sunmak... Bu amaçla yapılan çalışmaları yayımlamak; gerekli her türlü bilimsel futbol araştırma ve geliştirme projelerine entelektüel anlamda destek vermek.

 

Temel Vizyonumuz: Önerilen yeni modellerin gerçekleştiğini görmektir.

 devamı >>>

finansal-futbol-anim-1

tugrulaksar_ge_roportaj

Tuğrul Akşar Güngör Urasın sorularını yanıtlıyor

  Yazar Tuğrul Akşar,
Milliyet Gazetesi Yazarı Güngör Uras'ın
sorularını yanıtlıyor.
detay için tıklayınız..

 

Spor Endexi

 

05/11/2024

Kapanış Günlük
Değişim %
  BİST 100

8.698,48

-0,17

 bjk BJKAS

4,48

-2,18

 fb FENER

100,30

0.00

 gs GSRAY

6,83

+0,15

 trabzon TSPOR

0,93

0,00

   SPOR ENDEKSİ

3.075,321

-0,41

Videolar

Tuğrul, Tuğrul Akşar, Pusula, Ekonomi, Futbol, Futbol Ekonomi, Mali,VİDEONUN DEVAMI VE DİĞER VİDEOLAR İÇİN TIKLAYIN.

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 43128520

TRENDYOL SÜPER LİG 2024-2025 SEZONU

  

 

 Sıra TAKIMLAR 0 G B M A Y AV

1

Galatasaray 11 10  0 32 11 21 31
2 Fenerbahçe 11  8   2 1 27  9   18

26

3 Samsunspor 12 8 1  3

24

13 9

25

4 Eyüpspor 12  6   4  2 18  11 7 22
5 Beşiktaş 11 6 3  2  19  10 9 21
6 Göztepe 11 5 3 3 19  13 

  6

 18 
7

Sivasspor

12 5  2  5   17 20 -3 17
8 Başakşehir 11 4 4

17  14 3 16
9 Kasımpaşa 12 3 5 4 16    19  -3 14
10 Konyaspor 12 4 2 6 14  20 -4 14
11 Antalyaspor 12 4 2 6

15

24   -9 14
12 Rizespor 11 4 1 6 10  19 -9 13
13 Trabzonspor 11 2 6

3

12  14  -2  12
14 G.Antep FK 11 3 3 5 15 18 -3 12
15 Kayserispor 11 2 6 3 11 16 -5 12
16

Bodrumspor

12

3

2 7 10 16 -6 11
17 Alanyaspor 11 2 4 5 9 14  -5 10
18 Hatayspor 11 3 7 10 18  -8 6

19

A.Demirspor 11 0 2 9 9 25 -16

 

                 

Okur Yazar


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı  info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

 

Annual Review of Football Finance 2023

Annual Review of Football Finance 2023

Deloitte Sports Grup'un Avrupa Futbol Finansmanına ilişkin 32. kez düzenlediği yıllık futbol finans raporuna göre, Avrupa futbol pazarı 2021 - 22 sezonunda bir önceki yıla göre %7 büyüyerek 29.5 Milyar Euro büyüklüğüne ulaştı. Rapora ulaşmak için tıklayınız

Deloitte Money League - 2024

Deloitte Money league 2024

Deloitte Money League Raporunu 27. kez yayınladı. Rapora göre Avrupa'nın en zengin 20 kulübünün 2022-23 sezonunda gelirleri toplam 10.5 Milyar Euro'ya ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

UEFA Kulüp Finans&Yatırım Raporu 2024

 

UEFA Raporu-2023

UEFA Kulüp futbolunun finansal durumları ve yatırımlarına ilişkin yıllık görünüm ve benchmark raporunu yayınladı. Okumak için tıklayınız

 


 

2021-Money-league-Raporu

 

Yirmidördüncü Deloitte Money League raporuna göre Barcelona'nın 715.1 Milyon Euro'luk geliriyle ilk sırada yer aldığı, tamamı merkez lig kulüplerinden oluşan ve bir önceki yıla göre gelirleri %12 azalan Para Ligi raporunu okumak için tıklayınız

 


 

 

annual report 202021 photo

 

Avrupa Futbolunun patronu UEFA’nın gelirleri 5.7 Milyar Euro’ya Ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

 


 

 UEFA-Kulup-Futbolu-Lisanslama-2023


UEFA’nın 2023’te yayınladığı en son  Kulüp Lisanslamaya İlişkin Karşılaştırma raporuna göre kulüpler Pandemi döneminde 7.3 Milyar Euro zarar ettiler. UEFA raporu, Avrupa kulüp futbolunun endişe verici bir resmini çiziyor. Raporu okumak için tıklayınız.

 


    

191112 Aktifbank Ekolig

 

Türk futbolunun gelirlerinin ve ekonomik görünümünün mercek altına alındığı Futbol Ekonomi Raporu – EkoLig'in dördüncü sayısı yayınlandı. Süper Lig’in 2017-2018 sezonu sonunda 3,2 milyar TL olan geliri, 2018-19 sezonunda 4,2 milyar TL’na ulaştı. Bkz.

 

 

master bm report lowres

 

The European Club Footballing Landscape 2022


UEFA'nın Avrupa Lulüp futboluna ilişkin 13, kez yayınladığı, Covid-19'un etkilerinin de analiz edildiği raporu okumak için Bkz.


 

 EkoSpor-y

“Ekospor’un aylık bültenlerinden haberdar olmak için tıklayınız”

 

Süper lig Marka değeri araştırma

''Taraftar Algısına Göre Türkiye Süper Ligi Marka Değerini Etkileyen Faktörlerin ve Marka Değeri Boyutlarının Değerlendirilmesi'' Prof. Dr. Musa PINAR öncülüğünde yapılan bu araştırmayı okumak için tıklayınız.

 

 

the-european-elite-2019

KPMG Avrupa’nın 32 Elit Kulübünün değerlemesini yaptı. Süper Lig’den Galatasaray ve Beşiktaş’ın da bulunduğu bu raporda en değerli kulüp 3.2 Milyar Euroluk değeriyle Real Madrid oldu. Raporu okumak için tıklayınız.
 

Endustriyel_futbol

 

Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı Üzerine

Futbolun Endüstriyel gelişimi, kulüplerin sportif ve iktisadi/mali yapılanışını derinden etkiliyor. Dorukhan Acar’ın Kurumsal Yönetim temelli yaklaşımı ile "Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı"yı okumak için tıklayınız

 

 

Türkiye'de Kadın Futbolunun Gelişimi ve Günümüzdeki Durumu

 

imagesCAVM4O4L

 

Dr. Lale ORTA’nın Kadın Futboluna Entelektüel Bir Yaklaşım Sergilediği makalesi için tıklayınız.” 

 

 

İngiliz Futbolunda Kurumsal Yönetişim Üzerine

 

governance_in_football

 

Tüm kulüplerimize ve Türk Futbol yapılanmasına farklı bir bakış açısı kazandırabileceğini düşündüğümüz, İngiliz Parlementosu’nun Kültür, medya ve spor Komitesi’nin hazırladığı raporu okumak için tıklayınız. 

 

money-and-soccer

“Money scorring goals”, Gerçekten de “Para Gol Kaydedebiliyor mu? “

Euro 2012’nin olası ekonomik etkilerini
okumak için tıklayınız. 



FFP

Futbolda Finansal Sürdürülebilirlik Kapsamında ''Finansal Fair Play Başa Baş Kuralı ve Beşiktaş Futbol Kulübü Üzerinde Bir Uygulama 
Hüseyin AKTAŞ/Salih MUTLU,

okumak için tıklayınız.