Türk Futbolunda Yönetici Sorunu (II)
x
Buradasınız >> Ana Sayfa HABERLER & MAKALELER Genel Recep Cengiz Türk Futbolunda Yönetici Sorunu (II)

Türk Futbolunda Yönetici Sorunu (II)

imagesY03EK2DA

Yrd.DoçDr.Recep CENGİZ- 3 Şubat 2016 Dünyanın hiçbir yerinde kurumsallaşmış kulübünde bir sezonda ortalama 5 (Mersin İdman Yurdu bir hafta da 4 teknik direktör değiştirerek rekor kırdı)  teknik adam değiştirilmez.

 

       Dünyanın hiçbir yerinde  profesyonel bir teknik adam 6 gün, bir başkası 1 gün çalışacak kadar ön araştırma yapmadan, kulübün kendisinden, kendisinin kulüpten para dışında ne istediğini bilmeden, kendisinden önceki teknik adamın istifa gerekçesini öğrenmeden ve o sorunlar çözülmeden “ayak oyunlarına”  gelip amatörce imza atmaz.

       Bir sezon önce “burdan bir şey olmaz” veya karşı tarafın “bundan bir şey olmaz” gerekçeleri ortadan kalmadan aynı teknik adamla, aynı yöneticilerin çalışma isteğinin arka planındaki mesele bu takımlara çalışacak teknik adamın; bilgi-birikimi, yaptığı-yapacağı,  güvenirliliği-kişiliği, duruşu -temsil yeteneği, tutumu veya samimiyeti değildir.

Madalyonun iki tarafından bakmak, yani ”empati ypmak” gerekirse, Teknik adamların hiç mi kabahati yok? Sousunun cevabınının etik açıdan gerkli olduğunu düşünürsek; her türlü prestij kaybının altında bir takım nedenler gizlidir. Bunların en belirgin olanlarını şöylece sıralaya biliriz:

TEKNİK ADAM NEDEN KOVULUR?

Doğru Konuşursak:

-          Kulübüne; sabır, sebat ve vefa gösterdiği için,

-          Duygulu, akıllı ve mantıklı olduğu için,

-          Sözleşme maddelerine uyulmasını istediği için,

-          Futbolcusunun hakkını koruduğu için,

-          Yöneticilerin, istedikleri oyuncuları oynatmadığı veya oyundan çıkarmadığı için,

-          Dik durduğu için,

-          Yöneticilerden çok medyatik olduğu için,

Yani, “her kulübün kendine has şartları ve yönetim tarzı var. Şartlar teknik adamları istemediği şeylere mecbur kılabiliyor.

Eğri Oturup, Doğru Konuşursak:

-          Takımının kalitesine, kulübün yapı ve bütçesine uygun hedefler koyamadığı için

-          Mehmet olacak bir futbolcuyu Messi olacak diye transfer ettirdiği için,

-          Kriz yönetimini bilmedikleri için,

-          Alkol,kadın veya kumarı futboldan daha fazla sevdiği için,

-          Uyumsuz, kaprisli veya dedikoducu olduğu için,

-          Yöneticilere itaat etmedikleri için,

-          Sorumluluktan kurtulmaya çalıştığı için,

-          İki canbaz bir ipte oynamadığı için,

-          Yöneticilerin kişisel beklentilerinin altında kaldığı için,

BİR YÖNETİCİ KOVDUĞU TEKNİK ADAMI TEKRAR GÖREVE GETİRİR?

Türk Atasözlerinin her biri, ciltlerle ifade edilebilecek bir konuyu bir cümleyle özetlemektedir. Günümüz futbol anlayışında atasözlerimizin çoğu gündeme gelmiş oldu. Bunlardan bir kaçına bakarsak;

-          Gelen gideni aratır,

-          Ne doğrarsan aşına, o gelir karşına

-          Kim ne ekerse onu biçer,

-          Büyük lokma ye, büyük söz sözyleme

-          Çayı görmeden paçayı sıvama

Bu çeşit atasözlerimizi çoğaltmak mümkündür. Her bir atasözümüz, anlayana ibret ve ahlak dersi vermektedir1. Görülüyor ki her etik dışı ayrılık; ilkesiz, seviyesiz, bilinçsiz ortamın bir ürünüdür.

BİR TEKNİK ADAM KOVULDUĞU KULÜPLE NEDEN TEKRAR ANLAŞIR?

Doğru Konuşursak:

-          Çaresiz kaldığı için,

-          Kendini ispatlamak için,

-          Piyasadan kopmamak için,

-          Profesyonel düşündüğü için,

Eğri Oturup, Doğru Konuşursak:

-          Dik dur(a)madığı için,

-          Ego’suna yenik düştüğü için,

-          Herkesin, her yönetimin adamı olduğu (Herkesin adamı, kimsenin adamı değildir, sözünü unutmamak gerekiyor)için,

Bir teknik direktörün istifa etme nedenleri ortadan kalkmadan ikinci,  üçüncü veya dördüncü kez aynı kulüple sözleşme imzalamasının, türk sinemasında karşılığı  “Şener Şen’in “Ağa” veya “Bankertiplemeleri, Türk edebiyatında “Ala vere dala vere kürt memet nöbete” kara mizahı, Türk kültüründe “bile bile lades”  deyişi olarak gösterilebilir. Ancak futbolda karşılığını “çaresizlik mi?”, “bilgisizlik mi?”, “cahillik mi?, “ekonomik sebepler mü?, “duygusallık mı?”, “ilkesizlik mi?”    

                     Bazı teknik adamlar kendi eksiklikleriyle yüzleşmekten hoşlanmaya bilir, ama bu defoyu onarmak gerekiyor. Bunun için ilkeli teknik adam farkındalığı çoğaltılmalıdır. Bu saygın insanlar kendilerinin farkına varmalı, kendi iç güçlerinden, kendi imkanlarından kuvvet alabileceklerini, bu şekilde sorunlarla başa çıkabileceklerine inanmalıdır.

                     Teknik direktör; doğruluğu, dürüstlüğü, açık sözlülüğü ve manevi varlığı oranında saygı ve itibar görür. Bu nedenle her teknik direktör önce “omurgalı bir duruş“ sergilemelidir.

                     Omurgalı bir duruş: Yönetenlerin adil olmadığı bir durumda, yönetilenin kişilik, karakter, ilke ve prensiplerinden taviz vermediğini ifade eden bir kavramdır. Yönetimde anlayışında amatörlük, bilgisizlik, kültürsüzlük, becerisizlik; yöneticilerde kabarık bir ego ve tatminsizlik varsa; kulüp ortamında anlaşmazlık ve çatışma durumunda teknik direktörün omurgalı duruşuna ihtiyaç var demektir. 

                     Omurgalı duruş ve mücadele gücünden yoksun olduğu durumlarda, sırf göreve devam etmek için yapılacak her hamle, gerçekte güçsüzlüğün, korkaklığın, özgüvensizlik, fırsatçılık ve çaresizliğin bir göstergesidir.

Kaynaklar:

  1. Küçük, A. (2015), Siyaset Yazıları(m), Berikan Yayınevi, Ankara, s. 17.
  2. Güney, S. (200). Yönetim ve Organizasyonun Bazı Temel Kavramları, Yönetim ve Organizasyon, 2.Baskı, Nobel Yayınları, Ankara. S.36.
  3. Ateş, T. (2007). Üniversitelerimiz ve Demokrasi, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, İstanbul. S.141.
  4.  http://www.posta.com.tr/spor/HaberDetay/Fatih-Terim-den--teknik-direktor--aciklamasi.htm?ArticleID=320967 (Erişim 16 Ocak 2016)
  5.  http://www.milliyet.com.tr/gumusdag-dan-cavcav-aciklamasi--genclerbirligi-basaksehir-2171797-skorerhaber/(Erişim 16 Ocak 2016)
  6.  http://www.karar.com/spor-haberleri/ismail-dilberden-genclerbirligi-yilmaz-vural-ayriligina-yorum-63321(Erişim 16 Ocak 2016){jcomments on}
                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  3605  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Doç. Dr. Recep Cengiz Cuma, 22 Kasım 2013.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

futbolekonomihakkimizdabanner2

esitsizliktanitim

aksartbmmraporbanner

Yazarlarımızın Son Yazıları

Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Murat  Başaran
Murat Başaran
Mete İkiz
Mete İkiz
Hüseyin Özkök
Hüseyin Özkök
Ömer Gürsoy
Ömer Gürsoy
Neville Wells
Neville Wells
Kenan Başaran
Kenan Başaran
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Lale Orta
Prof. Dr. Lale Orta
Müslüm Gülhan
Müslüm Gülhan
Tuğrul Akşar
Tuğrul Akşar
Av. Hüseyin Alpay Köse
Av. Hüseyin Alpay Köse
Doç. Dr. Recep Cengiz
Doç. Dr. Recep Cengiz
Dr. Ahmet Güvener
Dr. Ahmet Güvener
Av. Arman Özdemir
Av. Arman Özdemir
Dr. Tolga Genç
Dr. Tolga Genç
Tayfun Öneş
Tayfun Öneş
Dr. Bora Yargıç
Dr. Bora Yargıç
Alp Ulagay
Alp Ulagay
Dr. Sema Tuğçe Dikici
Dr. Sema Tuğçe Dikici
Prof. Dr. Fuat Tanhan
Prof. Dr. Fuat Tanhan
Prof. Dr. Turgay Biçer
Prof. Dr. Turgay Biçer

Kimler Sitede

Şu anda 1588 konuk çevrimiçi

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 54101686

raporlaranas

kitaplar aksar

1

futbol ekonomi bulten

fesamlogobanner

ekosporlogo


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

futbolekonomisosyal2

 

sosyal1