Recep Cengiz- 12 Mayıs 2019 Ligin sonu yaklaşırken hakemler yine ligin kaderini değiştirmeye devam ediyor.

 Galatasaray-Rize maçında olduğu gibi Emre Akbaba’nın sakatladığı pozisyonda (büyük geçmiş olsun, acil şifalar dilerim) verilmemesi gereken kırmızı kart, VAR hakeminin işgüzarlığı ve katkılarıyla yaratılan bir penaltı ligi kaderini değiştirdi. Galatasaray son iki hafta hakem hatalarından dolayı şampiyonluğun en büyük adayı haline getirildi. 

Bu durum 10 yıl önce olsa şike, teşvik veya FETÖ ilişkisi yazabilirdi.  Ancak, bu sorunun en önemli nedenlerinden biri hakem seçimi ve klasman yükseltmelerinin liyakat üzerinden yapılmama hastalığının devam ettirilmesidir. 

Türkiye’de yaratılan algı hakem kuruluna seçilen kişiler nasıl seçiliyorsa, aynı mantıkla hakem ataması yapıyor, aynı mantıkla klasmana yükseltilecek hakemler belirleniyor ve aynı mantıkla FIFA’ya hakem öneriliyor. 

Sistem böyle olunca hakemlerde birilerine yaranmak veya mevcut durumlarını korumak için birilerinin canını yakıyor. Bu nedenle liglerimizde kim şampiyon olsa hakem katkısı, kim küme düşse hakem acısı yaşıyor.

Oysaki hakemlik öznel insanların yapabileceği özel bir meslektir. Çünkü:

- Maçı adil ve dürüstçe maç yönetmek bir meziyettir. 

- Maçı oyunun önüne geçmeden maç yönetmek bir meziyettir.

- Saha da özgürce karar verebilmek bir meziyettir.

- Saha da sorumluluk ile hareket etmek bir meziyettir.

- Kararlarda tutarlı olmak ve standartı sağlamak bir meziyettir.

- Maçta oyuncuları rahatlatacak kadar mizah yapabilmek bir meziyettir.

- Sakin ve soğukkanlı maç yönetmek bir meziyettir.

- Bir takımın kaderiyle oynamadan maç yönetmek bir meziyettir. 

- Futbol severlerin saygısını kazanmak bir meziyettir.

- Tahrik edici veya kışkırtıcı kararlar vermemek bir meziyettir.

- Sahada gerginliği yönetmek ve ortadan kaldırmak bir meziyettir.

- Saha da stresle mücadele etmek bir meziyettir.

- Sahaya hakim olmak ve hakim kalmakbir meziyettir.

- Genç hakemlere örnek olmak bir meziyettir.

- Kural dışı hareketleri görmek bir meziyettir.

- Saha da problemlere çözüm üretmek bir meziyettir.

- Sahada aldatılmamak ve aldatmamak bir meziyettir.

- Saha da güven vermek ve saygı yaratmak bir meziyettir.

- Sahada duygularını kontrol edebilmek bir meziyettir.

- Saha da otorite olmak/kalmak bir meziyettir.

- Sahada his ve mantığı birlikte kullanmak bir meziyettir.

- Bir müsabakayı centilmence yönetmek bir meziyettir.

- Evham yapmadan maç yönetmek bir meziyettir.

-  Pozisyonları sezmek bir meziyettir.

- Oyuna doğru zamanda doğru müdahale de bulunmak bir meziyettir.

- Saha da güzel, etkileyici ve akıcı konuşmak bir meziyettir.

- Saha da diğer hakemlerle anlaşmak ve onlarla uyum içinde olmak bir meziyettir.

- Bir müsabakayı güzelleştirerek yönetmek bir meziyettir.

Bu özelliklere sahip hakemleri dürüstçe seçmek ve geliştirmek bir başka meziyettir. Hakemlerin seçimi ve klasman yükseltmelerinde atletik performans değerleri kadar zihinsel yeterlilikleri de sorgulanmalıdır. Bu yeterliliğe sahip ol(a)mayan; evhamlı, saplantılı, panik atak, nevrotik kişilik, duygu durum bozukluğu ve zayıf karakterli kişiler hakem olmamalıdır. 

Bu hastalıklı kişiler bir şekilde hakem olmuşlarsa klasman yükseltilmemeli, yine bir şekilde klasman atlatılmışsa sözleşmeleri uzatılmamalıdır. 

Bu hakemlerin isimleri kartvizitlerde yazmaz. Bu hastalıklı kişiler kulisle, torpille, yaranmak ve kayırmakla iyileşmez, virüsün temizlenmesi gerektirir. 

Tweet

Tweetle                      Paylaş                        Paylaş