Futbolda 'Naftalinli' Kriz
x
Buradasınız >> Ana Sayfa HABERLER & MAKALELER Genel Ömer GÜRSOY Futbolda 'Naftalinli' Kriz

Futbolda 'Naftalinli' Kriz

Ömer Gürsoy- 19 Ekim 2012 2001 yılında gazeteci Mario Rosa’nın yazdığı ‘Aşil Sendromu’ adlı kitabının en vurucu cümlesi kriz ile ilgiliydi:


“Kriz her zaman sinyallerini önceden verir,”

Milli Takımımızın önce Romanya maçı, ardından da Macaristan maçı hezimetiyle devam eden süreci maç maç değerlendirmeye kalkmaya ne gerek var. Zaten maçların yorumlanacak pek bir hali de yok. Seyri tahammül ötesi, taktiği, dizilişi anlaşılmaz, futbolcuların pozisyon almalarda, müdahalelerde, topa vuruşta, pas verişte amatör kümede yeni öğrenme sürecinde oldukları izlenimi veren, 20 yılın en kötü “performans”ını sergileyen bir takım var karşımızda… 

Açık konuşalım, fırtınaların arka bahçemize hücum etmesinden hemen önce gönderdiği rüzgarı bahar esintisi olarak gördüğümüz için bugünlere kadar geldik. Mesela belki de milli takımlar seviyesinde yeryüzünün en başarılı teknik direktörlerinden biri olan Guss Hiddink’in bizdeki performansını değerlendirdiğimizde ülke futbolunun aslında ne kadar geriye düştüğünü yok sayarak suçu sadece Hiddink’e mal etmedik mi? Hemen yerli hoca-yabancı hoca polemiklerine başlamadık mı? Hâlbuki ülke futbolunu planlamanın yerlisi olur da performansın yerlisi yabancısı olmaz diyemedik. Hatta onu paragöz ilan ederken bazı siyasetçiler de yağmurda ıslanmamak için kulübeden kalkmadığını dahi söylemediler mi?

Evet, tek suçluyu bulmuştuk: Hiddink.

O’nu gönderince her şey güllük gülistanlık olacaktı. Hiddink’i gönderdik ama hiç bir şey güllük gülistanlık olmadı, hatta daha da kötüye gitti. Aslında Türk futbolunda yıllardır göz ardı ettiğimiz yapısal problemler vardı. Ve biz bu mesajları okuyamıyorduk.

Bence yaşadığımız süreci en iyi anlatan cümleleri planlı bir şekilde ve acımasızca medya tarafından dövülerek şekil alan yüreği ve de bu süreçte acı çeke çeke olgunlaşan karakteriyle sevgili arkadaşım ve dostum Ersun Yanal Milliyet Gazetesi’ne söylemiş:

“Milli takım masanın üzerine gelen yemek. Siz tarlalarınızda doğru dürüst sebze yetiştiremiyorsanız, mutfağınızda doğru dürüst araç gereç yoksa, ne yapsanız nafile. Anlık bir fotoğrafa bakıp büyük resmi görmeden, sağlıklı yüzleşme ve tartışma ortamı yaratmadan, sorunlarımıza çare bulamayız. Memleket futbolunun neresi doğru ki, Mili Takım içe sinecek performans sergilesin? Bu takımın ne kadarı yerli üretim?

Futbolun dertleri büyük. Boyumuzdan büyük işlere kalkışmışız. Ama cesaretle vuruşuyoruz. Neyi neden yaptığımıza, ne kadar yol aldığımıza bakmadan, bir önceki nesil de üzerine düşeni fazlasıyla yapmış, ama bu arada bugünkü dertlere yol açmış isimleri Demokles’in kılıcı gibi başımızın üzerinde tutup durmadan, ne Türkiye’nin futbolu düzlüğe çıkar, ne de Milli Takım.”

Aslında röportajın bir yerinde sanırım üzerinde uzun yıllar düşündükten sonra doğruları zarafetle ve bir edebiyatçı kıvraklığıyla söylemiş: “Benim zamanımda ’Ersun gitsin, yerine Terim gelsin, Denizli gelsin’lerden ibaret bir yıpratma kampanyası vardı. Şimdi de, zihinlerin gerisinde naftalinli sandıklardan aynı isimler dolaşıma sokuluyor.”

Kriz, sinyallerini yıllar önce vermeye başlamıştı. Biz bunu görmezden geldik. ‘Ersun gitsin, Terim gelsin, ‘Hiddink gitsin, yerli hoca gelsin’ manşetlerinden kurtulamadığımız için de bugünlere geldik. Şimdi de yine aynı hataları tekrarlıyoruz:  “Abdullah Avcı gitsin, Cuper, Denizli gelsin”

Böyle bir durumda Rosa’nın sözleriyle “yapabileceğimiz tek şey, kaçınılmaz tahribatla mümkün olduğunca baş etmeye çalışmaktır.” Aynı hep aynı şeyleri yapıp farklı sonuçlar bekleyen bir ülkede bunu dahi yapamayacağız diye karamsarlık duyuyorum.

 

Hasan Polat belgeseli

TRT’nin Türk sporunun isimsiz kahramanlarının hayatlarını konu alan programı Sporda İz Bırakanlar’ın bu haftaki bölümünde Hasan Polat’ın yaşamı konu ediliyor.

Daha önce Hayri Gür ve Ahmet Suat Özyazıcı’nın anlatıldığı Sporda İz Bırakanlar,TRT Spor’da yarın saat 20:05’te yayınlanacak. 

TRT SPOR  muhabiri Devrim Hacısalihoğlu’nun hazırladığı Sporda İz Bırakanlar- Hasan Polat belgeselinde  1954-1957 ve 1970- 1976 yılları arasında iki dönem Türkiye Futbol Federasyonu başkanlığı yapan Hasan Polat’ın kişiliği ve Türk sporuna katkıları  farklı yönleriyle anlatılıyor.

Özellikle dönemin Gençlik ve Spor Bakanı İsmet Sezgin’in 1969 yılında Federasyon Başkanı’nın belirlenmesi sürecinde yaşananları anlattığı bölümü izlemenizi tavsiye ederim.{jcomments on}

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  5204  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Ömer Gürsoy Pazartesi, 21 Haziran 2010.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

futbolekonomihakkimizdabanner2

esitsizliktanitim

aksartbmmraporbanner

Yazarlarımızın Son Yazıları

Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Murat  Başaran
Murat Başaran
Mete İkiz
Mete İkiz
Hüseyin Özkök
Hüseyin Özkök
Ömer Gürsoy
Ömer Gürsoy
Neville Wells
Neville Wells
Kenan Başaran
Kenan Başaran
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Lale Orta
Prof. Dr. Lale Orta
Müslüm Gülhan
Müslüm Gülhan
Tuğrul Akşar
Tuğrul Akşar
Av. Hüseyin Alpay Köse
Av. Hüseyin Alpay Köse
Doç. Dr. Recep Cengiz
Doç. Dr. Recep Cengiz
Dr. Ahmet Güvener
Dr. Ahmet Güvener
Av. Arman Özdemir
Av. Arman Özdemir
Dr. Tolga Genç
Dr. Tolga Genç
Tayfun Öneş
Tayfun Öneş
Dr. Bora Yargıç
Dr. Bora Yargıç
Alp Ulagay
Alp Ulagay
Dr. Sema Tuğçe Dikici
Dr. Sema Tuğçe Dikici
Prof. Dr. Fuat Tanhan
Prof. Dr. Fuat Tanhan
Prof. Dr. Turgay Biçer
Prof. Dr. Turgay Biçer

Kimler Sitede

Şu anda 1310 konuk çevrimiçi

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 54126766

raporlaranas

kitaplar aksar

1

futbol ekonomi bulten

fesamlogobanner

ekosporlogo


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

futbolekonomisosyal2

 

sosyal1