Beşiktaş’ın Yüz Bin Üyesi ve Sergen Yalçın
x
Buradasınız >> Ana Sayfa HABERLER & MAKALELER Genel Müslüm GÜLHAN Beşiktaş’ın Yüz Bin Üyesi ve Sergen Yalçın

Beşiktaş’ın Yüz Bin Üyesi ve Sergen Yalçın

1a90x450

Müslüm Gülhan- 12 Mart 2021 2000 kişi ile çok rahat bağlantı kurarsanız, 1000 kişiyi çok rahat Ankara’dan İstanbul’a getirirseniz, takım taraftarı olmayan kişileri üye yapıp-parasını yatırsanız ve her şey dahil tur organizasyon yaparsanız başkan olabilirsiniz. Kolay!

 

 

Bir kulüp için bundan daha tehlikeli ve daha kötü ne olabilir?

 

20 milyon taraftarın sahip olduğu takımı yönetmek için bu kadar küçük operasyonlara teslim oluna bilinir mi?

 

Halkın takımı tanımının karşılığı, halkın sahip çıktığı ve kontrol etme şansını hukuki ve demokratik olarak kazandığı zaman mümkün olur. Dışlanarak, dışarda kalarak olanların sanki bir kader çizgisiymiş gibi kabul etmenin karşılığı yok olmaya yüz tutmuş 100 yıllık takım olur.

 

Kabullenmek kaybetmektir.

 

100 bin kişiyi bir kişi kontrol edemez. Ama 100 bin kişi her şeyi kontrol edebilir.

 

Kimse 100 bin üyenin aidatını yatıramaz. Kimse 100 bin üyeyi otobüslerle taşıyamaz…

 

100 bin kişi de kimsenin kaşına gözüne, akşam yemeğine, sabah kahvaltısına kanıp oy vermez. 100 bin kişi projelere ve bunların nasıl yapılacağına oy verir.

 

Kısa, orta, uzun vadeli beklentilere ve bunlara nasıl kaynak yaratacağına ve nasıl organize edip kimler ile çalışacağına oy verir. Geçmişine oy verir, duruşuna oy verir, konuşma üslubuna oy verir, kulübü ve taraftarı taşıyıp taşıyamayacağına oy verir, nerede durduğuna oy verir…

 

Bir kulübü ve 20 milyon taraftarı taşımak çok kolay değildir. Hele hele kulübün kültür kodlarını bilmiyorsa, hele hele tarihsel derinliğini bilmiyorsa, hele hele o kapalı tribünde bulunmamışsa ne yaparsa, ne söylese nafile kalır.

 

Bitirilen üniversitenin yararı kişiyi ve ailesini bağlar. Okuduğu kitaplar kişiyi bağlar. Seyrettiği filimler ise sinema sektörünü bağlar, kulüpleri bağlamaz. Kimse sırf bu yüzden iyi yönetici diye ya da başarılı diye aksedilmez. Sporun ve futbolun kendi iç dinamikleri vardır, bunlarla birlikte neye ve kime hizmet ettiğinin bilinmesi elzemdir. Yapılan hata, temsil edilen 20 milyon kişiye hesap verme zaruretini doğurur.

 

Sergen Yalçın gibi, Yasin Sülün gibi, Nihat Kahveci gibi, Tunç Kip gibi, Ozan Biber gibi, Aker Çıtak gibi… o Fulya’nın çamurlu sahalarında antrenman yapıp canını dişine takıp Beşiktaş’ı temsil etmenin bedelinin karşılığını öğrenmemişseniz, ne Sergen Yalçın’ı anlaya bilirsiniz, ne Beşiktaş için her alanda mücadele eden o pırıl pırıl gençleri, ne de Şeref Beyi anlaya bilirsiniz. Ancak ve ancak beklenti, popülist söylemlerin yaratacağı algı manipülasyonun etkilerinden nemalanmak olur.

 

Sergen Yalçın şu anda o kulüp içinde tarihsel davranış derinliğini ve kültür kodlarını bilen ve yaşayan tek kişidir. Aldığı sorumluluğun karşılığının ne olması gerektiğini çok iyi bildiği için ortaya bir değer çıkartmaya çalışmaktadır. Sergen Yalçın için, başarının kıstasını sadece şampiyonluğun içine sıkıştırıp tüm değerleri arkasında koymak sadece bugün için değil gelecek için de çok büyük tehlikedir. Kıymeti şimdi bilinmeli, gittikten sonra değil…

 

Sergen Yalçın’ı yok saymaya çalışmak, geçmiş ile hesaplaşmayı göze alıp geçmişin tüm içerikleri silmek anlamına gelir ki bu artık farklı bir boyut halini alır. Bunu Beşiktaş adına kabul etmek mümkün değildir.

 

Demokrasi bir yaşam şeklidir. Kişinin kendisine karşı duruşu olması onun gerçek karşılığı değildir. Aksine, yaşadığı toplum içindeki tüm paydaşlara gösterildiği zaman demokrasi anlam kazanır. Çoğulcu demokrasiler kendi içinde bir kontrol mekanizması oluşturduğu gibi, aynı zamanda bir kültürel değer olarak derin kaynak yaratır.

 

Demokratik bir ortamı yaratacak olan 100 bin üyenin kabulünde, öncelikle kombine kart sahiplerine yıllık bin küsur lira karşılığı yapılacak üyelik ile ilk etapta 100 milyon TL, yıllık alınacak 30 Euro karşılığı aidatın yaratacağı kaynak ile de kulübe yıllık 30 milyon TL civarında bir girdi sağlanacaktır. Gelirlerin, bu rakamların finansal çeşitlilik, dinamik katılımcılık ve yöneticilik marifetiyle de çok üstünde olacağı aşikardır. Yapılan katkı ile beraber ne bankalara yüksek faiz ödenir, ne tefecilere mahkûm kalınır, ne de siyasi kurumlardan yardım için ödün verilir. Kendi insanı kendi takımını yönettiği gibi kalıcı temelleri olan kaynakta yaratılır.

 

Bunun için dört işlemi bilmek ile ciddi bir irade ortaya koymak yeterlidir.{jcomments on}

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  1394  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Müslüm Gülhan Cuma, 20 Nisan 2012.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

futbolekonomihakkimizdabanner2

esitsizliktanitim

aksartbmmraporbanner

Yazarlarımızın Son Yazıları

Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Murat  Başaran
Murat Başaran
Mete İkiz
Mete İkiz
Hüseyin Özkök
Hüseyin Özkök
Ömer Gürsoy
Ömer Gürsoy
Neville Wells
Neville Wells
Kenan Başaran
Kenan Başaran
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Lale Orta
Prof. Dr. Lale Orta
Müslüm Gülhan
Müslüm Gülhan
Tuğrul Akşar
Tuğrul Akşar
Av. Hüseyin Alpay Köse
Av. Hüseyin Alpay Köse
Doç. Dr. Recep Cengiz
Doç. Dr. Recep Cengiz
Dr. Ahmet Güvener
Dr. Ahmet Güvener
Av. Arman Özdemir
Av. Arman Özdemir
Dr. Tolga Genç
Dr. Tolga Genç
Tayfun Öneş
Tayfun Öneş
Dr. Bora Yargıç
Dr. Bora Yargıç
Alp Ulagay
Alp Ulagay
Dr. Sema Tuğçe Dikici
Dr. Sema Tuğçe Dikici
Prof. Dr. Fuat Tanhan
Prof. Dr. Fuat Tanhan
Prof. Dr. Turgay Biçer
Prof. Dr. Turgay Biçer

Kimler Sitede

Şu anda 5138 konuk çevrimiçi

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 53448824

raporlaranas

kitaplar aksar

1

futbol ekonomi bulten

fesamlogobanner

ekosporlogo


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

futbolekonomisosyal2

 

sosyal1