Tenisin Obama’sı
x
Buradasınız >> Ana Sayfa HABERLER & MAKALELER Genel Ömer GÜRSOY Tenisin Obama’sı

Tenisin Obama’sı

30 Kasım 2012 -En son söyleyeceğimi baştan söyleyeyim: Barack Hussein Obama Amerika’nın ilk siyahî başkanı, Osman Tural da Tenis Federasyonu’na başkan olan ilk “siyah Türk”tür.


Obama, Fransız Devrimi’nin olduğu tarihte George Washington ile başlayan başkanlık sürecinde kırk üçüncü, Osman Tural, Cumhuriyet’in ilan edildiği tarihte Server Bey başlayan Tenis Federasyonu başkanlığında yirmi dördüncüsü sırada.

Obama’nın babası Kenya’nın Siaya Bölgesi'ndeki Nyang’oma Kogelo yerleşim yerinde doğmuş ve büyümüş bir Kenyalıydı. Hem babası hem de üvey babası çok dindar olmasalar da Müslüman kökenli ailelerden geliyordu.

Tural ise, Samsun’un Alaçam ilçesinde doğmuş, İmam Hatip Lisesi’nde okumuş, dindar bir ailenin çocuğu.

Obama, 1983 yılında Columbia Üniversitesi Siyasal Bilgiler Bölümü’nden mezun olurken ondan 3 yıl sonra Tural Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden mezun oldu.

Obama, fırsatlar ülkesi Amerika’da Başkanlığa kadar ulaşırken gözünün sevdiğim ülkemizin fırsatlarından da yararlanan Tural ise önce PTT Genel Müdürü şimdi ise Tenis Federasyonu Başkanı oldu.

Tural’ın Başkanlığı niye bu kadar tepki toplayıp haber konusu oldu? Hâlbuki daha önce hiçbir Federasyon Başkanı’nı değil kamuoyu tenis camiası bile doğru dürüst bilmezdi. İki bilgi verip daha “sert” bir tespit yapayım: Ülkemizde tenisin toplam hacmi 135 milyon lira, federasyonun bütçesi ise 3 milyon civarında. Yani pastanın çok küçük bir diliminde federasyon var. Bugün bugüne kadarki performansını ve halini düşündüğümüzde Tenis Federasyonu’nu kapatsak Türk tenisi ne olur? Daha da geriler mi?

Köylerde tenis oynanır mı?

Geçtiğimiz yıl ‘Çetin Altan’ın tenis hayali’ yazımda da yazmıştım: “Bana kalırsa tenisi, golf ve binicilikten ayıran en önemli özellik yıllardır tenisin ülkemizdeki algılanmasında bir statü, bir sınıf farklılığı yaratmasıdır. Altan, bu farkın ortadan kalkmasıyla ülkenin kalkınması konusunda paralellik kurmuş.”

Ve Altan çok uzun seneler önce Türkiye’nin kalkınması için fantastik bir referans noktası açıklamıştı: “köylerinde tenis oynanan bir ülke.”

Tenis camiasının aktörleri 1923 yılından beri Anadolu’ya tenisin yayılması için kılını bile kıpırdatmazken ne ilginçtir bugün köyden gelen birisi camianın başına geçmiştir.

Yalnız, son 1 yıldır yakından tanıma fırsatı bulduğum Tural’ın konjoktürel bir başkan olduğunu da kabul edelim. “PTT Genel Müdürü olmasaydı Tenis Federasyonu Başkanı olabilir miydi? diye sorarsanız “Kesinlikle hayır, 4 yıl önce Yönetim Kurulu Üyesi bile olamazdı” cevabını veririm. Ama bunun “kusur”, absürd bir durum” olarak sunulmasını da pek anlamış değilim doğrusu.

Tural’ın başkan olmasında hükümetin dahli olduğu savı da doğru değil. Çünkü seçimden 6 ay önce havada ikmal yapıldı, camia ve yönetim kurulu üyeleri Tural’ı yönetim kurulu üyeliğinden başkanlığa, mevcut başkanı ise yönetim kuruluna taşıdı.

Çünkü ülkemizde tenis sporunun gelişmesi tıkanmıştı, belki Tural bu tulumbanın suyunu bulabilirdi. Tenis elitlerinin beklentisi de bu olsa gerek!

İlgilenenler için yazayım: Zaman zaman oğlumla da tenis oynayan Tural’ın oyununu analiz etme fırsatım oldu. Geç yaşta tenise başlamış olduğu için teknik ve fundemental zayıf. Her ne kadar sahada pozisyon hataları yapsa da, vuruşları problemli de olsa; hırsı, azmi ve mücadeleci ruhuyla, şakacı, doğal ama bazen de rakiplerinin moralini bozan diliyle maçları kazanmasını biliyor.

Bu da bize nasıl bir Federasyon Başkanlığı yapacağının ipuçlarını da veriyor. İşte yeni dönemin Tenis Federasyon Başkanı kendisinden önceki Federasyon Başkanları kadar güçlü tenis tekniği  olmasa da kesinlikle onlardan daha fazla mücadeleci ruhuna sahip olduğu için iyi bir başkanlık yapacağını  düşünüyorum. Tural sonuçta Federer’e Nadal’a  rakip olmayacak ki..Projelerini ve hedeflerini dinleyince en azından beni buna inandırdı.

Bundan sonra iş, “Siyah Türk”ün tenisteki sınıf farkı algısını kırarak halkla buluşturması, kendini işiyle kamuoyunu inandırması ve bu zamana kadar “anlayıp da yap(a)mayanlar”a temiz bir tenis dersi vermesidir. Ne demiş Ziya Paşa; ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz!

Son söz: Ne Obama’nın Amerikan Başkanı olması ne de Osman Tural’ın Tenis Federasyonu Başkanı olması asla tesadüfi değil, yaşanması gereken bir süreçti.{jcomments on}

 

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  5481  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Ömer Gürsoy Pazartesi, 21 Haziran 2010.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

futbolekonomihakkimizdabanner2

esitsizliktanitim

aksartbmmraporbanner

Yazarlarımızın Son Yazıları

Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Kutlu Merih
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Doç. Dr. Deniz Gökçe
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu
Murat  Başaran
Murat Başaran
Mete İkiz
Mete İkiz
Hüseyin Özkök
Hüseyin Özkök
Ömer Gürsoy
Ömer Gürsoy
Neville Wells
Neville Wells
Kenan Başaran
Kenan Başaran
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Ahmet Talimciler
Prof. Dr. Lale Orta
Prof. Dr. Lale Orta
Müslüm Gülhan
Müslüm Gülhan
Tuğrul Akşar
Tuğrul Akşar
Av. Hüseyin Alpay Köse
Av. Hüseyin Alpay Köse
Doç. Dr. Recep Cengiz
Doç. Dr. Recep Cengiz
Dr. Ahmet Güvener
Dr. Ahmet Güvener
Av. Arman Özdemir
Av. Arman Özdemir
Dr. Tolga Genç
Dr. Tolga Genç
Tayfun Öneş
Tayfun Öneş
Dr. Bora Yargıç
Dr. Bora Yargıç
Alp Ulagay
Alp Ulagay
Dr. Sema Tuğçe Dikici
Dr. Sema Tuğçe Dikici
Prof. Dr. Fuat Tanhan
Prof. Dr. Fuat Tanhan
Prof. Dr. Turgay Biçer
Prof. Dr. Turgay Biçer

Kimler Sitede

Şu anda 1600 konuk çevrimiçi

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 54111858

raporlaranas

kitaplar aksar

1

futbol ekonomi bulten

fesamlogobanner

ekosporlogo


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

futbolekonomisosyal2

 

sosyal1