Bir Maç Üzerinden Türkiye’ye Bakmak
Bizi Takip Edin Futbol ekonomisi facebookta futbol ekonomisi twitterde
x
Buradasınız >> Ana Sayfa Haberler & Makaleler Genel Ahmet TALİMCİLER Bir Maç Üzerinden Türkiye’ye Bakmak

Bir Maç Üzerinden Türkiye’ye Bakmak

1720356907713-1720180858037-yeni-proje

Ahmet Talimciler- 8 Temmuz 2024 Sağın şovenizmden öteye gidemediği, bunun karşısında solun vatan ve ülke insanı ile bütünleşemediği bir yerde sadece futbol alanında değil, bütün alanlarda sorun yaşarsınız.

 

 

Kültürün ne kadar belirleyici olduğu gerçeği ile son birkaç gün içerisinde yeniden karşı karşıya geldik. Merih Demiral’ın Avusturya maçı bitiminde yaptığı bozkurt işareti sonrasında yaşanan gelişmeler, bir kez daha ülkemizin hemen her alanda olduğu gibi bu alanda da çok çabuk hareketlendiğini ve sakin kalmayı bir türlü başaramadığını ortaya koydu. Bu fevri olma halinin etkilerini yıllardır hissetmemize karşın yine aynı tepkileri verdik ve olay bir anda futbol sahalarında yaşanan gelişmelerden uzaklaştı. Ardından ise belki de çok daha farklı bir şekilde neticelenebilecek olan bir karşılaşmaya bambaşka anlamlar atfetmemiz sayesinde oynanacak olan çeyrek final müsabakası, bir futbol karşılaşması olmaktan çıkıverdi. Bu ise her zaman olduğu gibi bizim lehimize değil aleyhimize bir sonucun ortaya çıkmasını kolaylaştırdı. Sabretme, sakin kalma vb. pek çok kelimeyi sıkça kullanırız ancak iş gerçekten bu kelimelerin hakkını vermeye geldiğinde ise iş değişmeye başlar. Topyekûn bir davranış halinin içerisinde gidip gelmeye başladığımız anlarda, ipin ucunu kaçırmaya başladığımızı ve sapla samanı kaçırdığımızı bu vesile ile artık öğrenmek zorundayız. 

Sonda söyleyeceğimi başta söyleyerek meramımı anlatmaya çalışayım. Biz istesek de istemesek de yaşadığımız bütün tartışmalara ve son iki yüz elli yıllık tarihimize karşın Avrupa denilen uygarlığın öyle pek de sevdiği ve hazzettiği bir millet değiliz. Bizim onları ne kadar sevdiğimiz ve kabullendiğimiz meselesi de ayrı bir tartışma konusudur. Ancak içinde yaşadığımız dünyada var olan değerlerin yaratımında ve yönetiminde etkili olan bu milletlerle kurduğumuz ve kuracağımız ilişkilerde, daima bu gerçeği de bir tarafa not etmek durumumdayız. Buradan bir komplo teorisi üretmek son derece kolaydır buna karşın birlikte yaşayabilme ihtimallerini güçlendirmenin yolu da yine burasıdır. Bu son ceza üzerinden bile aslında ne kadar ayrımcı bir yaklaşım ile karşı karşıya kaldığımızı Van Basten gibi bir zamanların en önemli futbolcusu UEFA’nın yaklaşımını saçma bulduğunu belirterek ortaya koymuştur. Oldum olası ikili bir yaklaşım tarzı içerisinde olan ve bunu her fırsatta uygulamaktan geri durmayan bir anlayış ile karşı karşıyayız. Bu durum sadece futbol sahalarındaki kuralları kendi lehlerine eğip bükmeleri ile ortaya çıkmıyor ki, işlerine gelen her yerde bunu yapmayı sürdürüyorlar.  2023 yılının aralık ayında İngiltere’de oynanan FİBA Kadınlar Avrupa Kupası Basketbol karşılaşması için Bursa Uludağ Basketbol Kulübü’ne vize verilmedi ve rakibi London Lions karşısına sadece beş basketbolcu ile çıkmak zorunda kaldığı karşılaşmada ekibimiz 122-63 mağlup oldu. Örneğin bu uygulamayı bizim ülkemiz yapsa acaba ne olurdu? Büyük Britanya ekibi FİBA nezdinde ortalığı nasıl ayağa kaldırırdı! Ve bütün ekiplerin kurumu olması gereken FİBA nasıl bir karar verirdi! Benzer durumla ilgili önümüzdeki olimpiyat oyunlarında İsrail sporcularının kendi bayrakları altında yarışmalarına müsaade edilirken Rusyalı sporcuların yine kendi bayrakları altında mücadele edememeleri nasıl bir sportif adalettir? Ve nasıl bir hakkaniyet içermektedir, gelin bu soruları da tarihe not düşmüş olalım.

 

Biz yine kendimize dönelim ve Merih Demiral’ın bozkurt işareti üzerinden ayrışmayı başaran Türkiye’ye yakından bakalım. Bu işaret ile futbolu ve futbolda olan biteni konuşmayı rafa kaldırdığımız gibi futbol alanını olduğu gibi siyasetin ve tabii ki ideolojik angajmanların hizmetine sunduk. Hayatlarımızın daha iyi yaşanmasına vesile olması gereken siyasetin bir türlü bu derdimize merhem olmama hali sürerken, birdenbire siyasete adeta can simidi olan bir tartışmanın ateşlenmesini de hep birlikte sağlamış olduk. Ucuz siyasal tartışmalar bir kez daha aklımızı ve mantığımızı teslim almak suretiyle basiretimizle birlikte rasyonel davranabilmemizin de önüne geçiverdi. Bozkurt işaretinin ne kadar eski bir tarihsel kökten geldiğini konuştuk durduk ve ülkenin farklı siyasal partilerine oy verenlerin bu konuyla ilgili olarak nasıl bir savrulma içerisine girdiğini de bu vesile ile bir kez daha görmüş olduk. UEFA’nın ne kadar kaypak bir kurum olduğunu ve verilen cezanın futbola değil de Türklüğe verildiği savunması üzerinden, partililerine mesaj gönderen siyasiler kadar yaşananlar karşında nasıl bir tavır takınacağını bir türlü bilemeyen siyasilerin açıklamaları da gündeme düşüverdi. 

 

Futbolun sadece futbolu içermediği gerçeği ile bozkurt işareti üzerinden yaşanan gelişmelerin bir ülkede nasıl büyük bir karşılık bulması ile bir kez daha anlamış olduk. Kimliğin dolambaçlı yollarında dünyada yaşanan kafa karışıklığının bu topraklar içinde de geçerli olduğunu bir kez daha bu vesile ile fazlasıyla yaşamaya başladık. Siyah ve beyaz mantığının dışında içinde yaşadığı dünyayı anlamlandırmada herhangi bir argümanı bulunmayanların yaşanan her olayda olduğu gibi bu olayda yine benzer bir anlayışı dolaşıma soktuklarına şahitlik ettik. Türk milli takımını desteklemeyi faşizmle özdeşleştiren ve bunun için de Hollanda’yı destekleyenlerin açıklamaları sosyal medyada tartışma yarattı. Türkiye’de sol cenah içerisinde böyle bir ruh hali oldum olası vardır ve bu durum, solun kendisini bu topraklarda kabul ettirmesinin önündeki engellerden bir tanesidir. Portekiz’in golüne sevinen eski bir milletvekilinin yaklaşımı da bu konudaki bir diğer örnek olarak gösterilebilir. Sağın şovenizmden öteye gidemediği bunun karşısında solun vatan ve ülke insanı ile bütünleşemediği bir yerde sadece futbol alanında değil bütün alanlarda sorun yaşarsınız. Aidiyet ve kimlik ilişkisi üzerinde yeniden düşünmenin tam zamanıdır. 

 

Futbolla olan ilişkim çocukluğumu, gençliğimi ve şimdiyi kapsıyor, 1978 Dünya Kupası’ndan bu yana büyük turnuvaları izliyorum. Öte yandan son otuz yıldır akademik anlamda sporun sosyolojik açıdan bu topraklarda nasıl bir etki yarattığı ile ilgileniyorum. Futbolu bir afyon olarak niteleyenler kadar futbol üzerinden kendisini gerçekleştirmek isteyenlerin yaklaşımlarından da haberdarım. Ancak bu topraklarda yaşayanlar kadar kendi kendilerine sadece ve sadece adından, renginden ve yaptıklarından ötürü karşı olan bir kitlenin varlığı kadar tuhaflığı 2008 sonrasında bir kez daha gördüğümü de belirtmeliyim. Futbola bu kadar çok anlam yüklediğinizde ve futbolun sınırlarını başka alanlar üzerinden çizmeye çalıştığınızda işlerin bambaşka mecralara gidebileceğini de öngörmek durumundasınız. İnsanların kendi ülkelerinin milli takımlarını sevmelerinin ve onlarla gurur duymak istemelerini küçümsemek veyahut bu ruh halini bayağı bulmak en hafif tabiri ile aymazlıktır. İmparatorluk bakiyesi bir milletin torunları olduğumuz gerçeğini siz hatırlamak istemesiniz bile size hatırlattıklarını/hatırlatmayı da sürdüreceklerini unutmayın! Öte yandan yeşil sahalar üzerinden milliyetçilikle kazanılacak olan zaferlerin bizi sadece bir yere kadar götürebileceğini ve bunun için de yaşadığımız dünyada yeterli olmayacağını da anlamak durumundayız. O yüzden kurucu liderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediği sözü hayatlarımıza uygulamanın tam zamanıdır: Vatanını en çok seven görevini en iyi yapandır. Bu sözü hayatlarımıza daha çok uyarlayabilir ve daha çok çalışmayı şiar edinebilirsek, çok daha iyi işlere imza atabileceğimize şüphe yok. Bu sadece futbol için de geçerli bir durum değil, yeter ki sapla samanı birbirinden ayırmayı becerebilelim ve birbirimizi ötekileştirmeden, gerçek anlamda bu ülkenin evlatları olduğumuzu idrak edebilelim.

 

                    linkedin-logo Paylaş                        Flipboard -logo Paylaş

Bu İçerik  191  Defa Okunmuştur
 

Degerli yazarimiz Ahmet Talimciler Perşembe, 25 Kasım 2010.

YAZARIN DIGER YAZILARINI GORMEK ICIN TIKLAYIN

Neden Futbol Ekonomisi?

 

www. Futbolekonomi.com’un  vizyon ve misyonu temel olarak  Futbol Ekonomisi Stratejik Araştırma Merkezi’nin (FESAM) vizyon ve misyonuna paralel ve aynı düzlemdedir.

 

Bu bağlamda temel misyonumuz: Futbolun yerel ve küresel makro özelliklerini incelemek ve yeni yapısal modeller önermek; bu kapsamda entelektüel gelişimi hızlandırmak ve buna ilişkin referans olabilecek bir database oluşturmak ve bunu tüm futbol araştırmacılarının emrine sunmak... Bu amaçla yapılan çalışmaları yayımlamak; gerekli her türlü bilimsel futbol araştırma ve geliştirme projelerine entelektüel anlamda destek vermek.

 

Temel Vizyonumuz: Önerilen yeni modellerin gerçekleştiğini görmektir.

 devamı >>>

finansal-futbol-anim-1

tugrulaksar_ge_roportaj

Tuğrul Akşar Güngör Urasın sorularını yanıtlıyor

  Yazar Tuğrul Akşar,
Milliyet Gazetesi Yazarı Güngör Uras'ın
sorularını yanıtlıyor.
detay için tıklayınız..

 

Spor Endexi

 

05/11/2024

Kapanış Günlük
Değişim %
  BİST 100

8.698,48

-0,17

 bjk BJKAS

4,48

-2,18

 fb FENER

100,30

0.00

 gs GSRAY

6,83

+0,15

 trabzon TSPOR

0,93

0,00

   SPOR ENDEKSİ

3.075,321

-0,41

Videolar

Tuğrul, Tuğrul Akşar, Pusula, Ekonomi, Futbol, Futbol Ekonomi, Mali,VİDEONUN DEVAMI VE DİĞER VİDEOLAR İÇİN TIKLAYIN.

İstatistikler

İçerik Tıklama Görünümü : 43354027

TRENDYOL SÜPER LİG 2024-2025 SEZONU

  

 

 Sıra TAKIMLAR 0 G B M A Y AV

1

Galatasaray 11 10  0 32 11 21 31
2 Fenerbahçe 11  8   2 1 27  9   18

26

3 Samsunspor 12 8 1  3

24

13 9

25

4 Eyüpspor 12  6   4  2 18  11 7 22
5 Beşiktaş 11 6 3  2  19  10 9 21
6 Göztepe 11 5 3 3 19  13 

  6

 18 
7

Sivasspor

12 5  2  5   17 20 -3 17
8 Başakşehir 11 4 4

17  14 3 16
9 Kasımpaşa 12 3 5 4 16    19  -3 14
10 Konyaspor 12 4 2 6 14  20 -4 14
11 Antalyaspor 12 4 2 6

15

24   -9 14
12 Rizespor 11 4 1 6 10  19 -9 13
13 Trabzonspor 11 2 6

3

12  14  -2  12
14 G.Antep FK 11 3 3 5 15 18 -3 12
15 Kayserispor 11 2 6 3 11 16 -5 12
16

Bodrumspor

12

3

2 7 10 16 -6 11
17 Alanyaspor 11 2 4 5 9 14  -5 10
18 Hatayspor 11 3 7 10 18  -8 6

19

A.Demirspor 11 0 2 9 9 25 -16

 

                 

Okur Yazar


Futbolun ekonomisi, mali, hukuksal ve yönetsel kısmına ilişkin varsa makalelerinizi bize gönderin, sizin imzanızla yayınlayalım.

Yazılarınızı  info@futbolekonomi.com adresine gönderebilirsiniz. 

 

 

Annual Review of Football Finance 2023

Annual Review of Football Finance 2023

Deloitte Sports Grup'un Avrupa Futbol Finansmanına ilişkin 32. kez düzenlediği yıllık futbol finans raporuna göre, Avrupa futbol pazarı 2021 - 22 sezonunda bir önceki yıla göre %7 büyüyerek 29.5 Milyar Euro büyüklüğüne ulaştı. Rapora ulaşmak için tıklayınız

Deloitte Money League - 2024

Deloitte Money league 2024

Deloitte Money League Raporunu 27. kez yayınladı. Rapora göre Avrupa'nın en zengin 20 kulübünün 2022-23 sezonunda gelirleri toplam 10.5 Milyar Euro'ya ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

UEFA Kulüp Finans&Yatırım Raporu 2024

 

UEFA Raporu-2023

UEFA Kulüp futbolunun finansal durumları ve yatırımlarına ilişkin yıllık görünüm ve benchmark raporunu yayınladı. Okumak için tıklayınız

 


 

2021-Money-league-Raporu

 

Yirmidördüncü Deloitte Money League raporuna göre Barcelona'nın 715.1 Milyon Euro'luk geliriyle ilk sırada yer aldığı, tamamı merkez lig kulüplerinden oluşan ve bir önceki yıla göre gelirleri %12 azalan Para Ligi raporunu okumak için tıklayınız

 


 

 

annual report 202021 photo

 

Avrupa Futbolunun patronu UEFA’nın gelirleri 5.7 Milyar Euro’ya Ulaştı. Raporu okumak için tıklayınız.

 


 

 UEFA-Kulup-Futbolu-Lisanslama-2023


UEFA’nın 2023’te yayınladığı en son  Kulüp Lisanslamaya İlişkin Karşılaştırma raporuna göre kulüpler Pandemi döneminde 7.3 Milyar Euro zarar ettiler. UEFA raporu, Avrupa kulüp futbolunun endişe verici bir resmini çiziyor. Raporu okumak için tıklayınız.

 


    

191112 Aktifbank Ekolig

 

Türk futbolunun gelirlerinin ve ekonomik görünümünün mercek altına alındığı Futbol Ekonomi Raporu – EkoLig'in dördüncü sayısı yayınlandı. Süper Lig’in 2017-2018 sezonu sonunda 3,2 milyar TL olan geliri, 2018-19 sezonunda 4,2 milyar TL’na ulaştı. Bkz.

 

 

master bm report lowres

 

The European Club Footballing Landscape 2022


UEFA'nın Avrupa Lulüp futboluna ilişkin 13, kez yayınladığı, Covid-19'un etkilerinin de analiz edildiği raporu okumak için Bkz.


 

 EkoSpor-y

“Ekospor’un aylık bültenlerinden haberdar olmak için tıklayınız”

 

Süper lig Marka değeri araştırma

''Taraftar Algısına Göre Türkiye Süper Ligi Marka Değerini Etkileyen Faktörlerin ve Marka Değeri Boyutlarının Değerlendirilmesi'' Prof. Dr. Musa PINAR öncülüğünde yapılan bu araştırmayı okumak için tıklayınız.

 

 

the-european-elite-2019

KPMG Avrupa’nın 32 Elit Kulübünün değerlemesini yaptı. Süper Lig’den Galatasaray ve Beşiktaş’ın da bulunduğu bu raporda en değerli kulüp 3.2 Milyar Euroluk değeriyle Real Madrid oldu. Raporu okumak için tıklayınız.
 

Endustriyel_futbol

 

Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı Üzerine

Futbolun Endüstriyel gelişimi, kulüplerin sportif ve iktisadi/mali yapılanışını derinden etkiliyor. Dorukhan Acar’ın Kurumsal Yönetim temelli yaklaşımı ile "Futbolda Endüstriyel Denge ve Başarı"yı okumak için tıklayınız

 

 

Türkiye'de Kadın Futbolunun Gelişimi ve Günümüzdeki Durumu

 

imagesCAVM4O4L

 

Dr. Lale ORTA’nın Kadın Futboluna Entelektüel Bir Yaklaşım Sergilediği makalesi için tıklayınız.” 

 

 

İngiliz Futbolunda Kurumsal Yönetişim Üzerine

 

governance_in_football

 

Tüm kulüplerimize ve Türk Futbol yapılanmasına farklı bir bakış açısı kazandırabileceğini düşündüğümüz, İngiliz Parlementosu’nun Kültür, medya ve spor Komitesi’nin hazırladığı raporu okumak için tıklayınız. 

 

money-and-soccer

“Money scorring goals”, Gerçekten de “Para Gol Kaydedebiliyor mu? “

Euro 2012’nin olası ekonomik etkilerini
okumak için tıklayınız. 



FFP

Futbolda Finansal Sürdürülebilirlik Kapsamında ''Finansal Fair Play Başa Baş Kuralı ve Beşiktaş Futbol Kulübü Üzerinde Bir Uygulama 
Hüseyin AKTAŞ/Salih MUTLU,

okumak için tıklayınız.